Dört haftadır galip gelmeyi unutan takımımız, bu hafta kötü gidişatı durdurmak için Mardin deplasmanındaydı.
Son 4 maçımızda yalnızca 2 puan toplayarak hızla alt sıralara indik. Rakibimiz Mardin ise son 3 maçını kaybetmişti. Onlar da düşüşe geçen bir takımdı. Geçen hafta hoca değişimine gittiler ve bu hafta bunun meyvesini aldılar.
EKSİKLER
Kısıtlı kadromuzun üstüne bir de eksikler eklenince maç kazanmamız oldukça zor hale geliyor. Bu eksiklerden en önemlisi de Yusuf’tu. Hopa maçının sonunda gördüğü kırmızı kartla 3 maç ceza aldı. O maçtan sonra da kendisini eleştirmiştim. Bir pozisyon icabı görse neyse de biten bir maçtan sonra böyle disiplinsizce kart görmenin ceremesini hep beraber çekiyoruz. Gol atmakta zorlanan takımımız Yusuf da olmayınca iyice zorlandı ve son 3 maçta sadece bir gol atabildi. Yusuf özelinde tüm takımın kartlara dikkat etmesi büyük önem arz ediyor. Lütfen sorumluluk bilincinde olun, formanıza ihanet etmeyin.
MÜCADELE DE BİR YERE KADAR
Maç başlar başlamaz gol yedik ve bizim için zor olan maç daha da zorlaştı. Gol yediğimiz için klasik bir deplasman takımı gibi kapanıp gol arayamazdık. Mecbur hücum yapmak zorundaydık ama sorun kimle bu hücum varyasyonlarını gerçekleştireceğimizdi. Nitekim maç genelinde de bunun zorluğunu yaşadık. Sadece ikinci yarı çok net bir golü kaçırdık, onun dışında çok da tehlikeli olamadık. Mücadelemiz iyiyidi ama gol atamadığımız zaman mücadele de yetmiyor artık. Rakip Mardin, kağıt üzerinde iyi oyunculara sahip olsa da kötü bir futbol sergiledi ama skor avantajını son dakikalara kadar korumasını bildi. Son dakikada attığı golle de altın değerinde 3 puanı kazandı. Sonuç olarak bizden çok da iyi olmayan vasat bir takıma 3 puanı verdik.
UYARMIŞTIM
Hopa maçından sonra rehavete girmememiz konusunda uyarıp önümüzdeki 2 maçın kritik olduğunu söylemiştim. O 2 maçtan 1 puanla ayrılarak aşağıya yaklaşmıştık. Bu maçla beraber de artık hedefin ligde kalmak olduğu iyice aşikar oldu. Ordu maçına kadar playoff hattında yer alıyorduk ama artık oradan uzaklaştık. İşin kötü yanı maç kazanamıyor ve gol de atamıyoruz.
GOL İÇİN ÖNERİM VAR
Ligin en az gol atan 4 takımından biriyiz. Belirgin bir forvetimiz yok. Taha ve Bora ile gol arıyoruz ama ikisinin de geçmişinde parlak bir sezonu yok. Taha zaten genç bir oyuncu. Oynadıkça pişecek ama şu an pişirecek durumda değiliz. Belki ikinci forvet olarak sahada yer alabilir. Bora da zaten profesyonel kariyerinde bir sezonda en fazla 3 gol atabilmiş. Bugün defans oyuncuları bile daha fazla gol atıyor. Hocanın bu sene 11’de pek düşünmediği bir isim olan Onur Çakmakçı, geçmiş yıllarda kritik anlarda ortaya çıkarak ya gol atıyordu ya da asist yapıyordu. Ön libero ve sağ bekte oynamasına rağmen Bora kadar gol atan bir isim. Tecrübesi var, yaptığı asistlere bakarsak ayağı da gayet düzgün. Boyu da kısa olmayan Onur’u forvette deneyebiliriz. Hoca madem defansta ya da liberoda kendisini düşünmüyor, forvette düşünebilir. İlk devre sonuna kadar en azından birkaç maçta denemeliyiz. İkinci önerim ise Yusuf’un forvete geçip Onur’un kanada geçmesi. Yani Onur Çakmakçı bir şekilde bu kadronun içinde olmalı. Gol yollarında daha etkin olacağımızı düşünüyorum.
ZOR BİR MAÇ
Haftaya evimizde Ayvalıkgücü’nü ağırlayacağız. Ayvalık bu sene sadece bir kere mağlup oldu. Az atıyorlar, az da gol yiyorlar. Eğer gol bulabilirsek 3 puan alabileceğimizi düşünüyorum. 3 puan almamız da gerekiyor. Başarılar dilerim…
