Maça değinmeden önce nasıl bir takımı yendiğimizden bahsetmek istiyorum. Çünkü Sebat, üzerinde durulması gereken, çok önemli ve güçlü bir rakipti.
***
TRABZON’UN ÇOCUKLARI
Sebat, 2 yıl önce 3.lige çıktı. Takımın genlerinde az gol yeme gibi maharet var. 2 yıl önce Bölgesel Amatör Lig’de ligin en az gol yiyen takım olarak şampiyon oldular. Geçen sene 3.ligde grubunu 2.bitirdiklerinde yine grubunun en az gol yiyen takımıydılar. Bu sene de 5 maç sonunda yalnızca tek gol yemiş, o golü de kendi kalelerine atmışlardı. Yani savunma, kulüp için oyun kültürü olarak oturmuş durumdaydı. Oyuncularının çoğu Trabzonlu ve uzun süredir birlikte oynuyorlar. Stoper ikilisi oldukça sert oynayan bir ikiliydi. Emrah Çırak 36 yaşında olmasına rağmen tecrübesiyle defansı yönlendiren oyuncu konumundaydı. Kanattaki Ziya Alkurt Kayserispor ile Süper Ligde oynaması dışında yıllarca üst liglerde oynamış bir oyuncuydu. Yine orta sahadaki Burak Özbakır, geçen sene Efeler 09 takımının play-off oynamasında büyük role sahip bir oyuncuydu. Takımın 10 numarası olan Veysel, bu sene izlediğim en iyi ofansif orta sahaydı. Trabzonspor altyapısından yetişen ve Trabzonspor U19 takımında 14 gol atan Veysel, maçın başından sonuna kadar büyük bir sorumluluğu üstlendi. 21 yaşındaki oyuncu bitmek bilmeyen enerjisiyle, duran toplardaki hakimiyeti ve oyun görüşüyle defansımızı bayağı zorladı. Forvetlerinde ise yine bu sene izlediğim en hareketli ve en güçlü oyuncu vardı, bu oyuncu da Samet Bulut’tu. Samet Bulut, geçen sene attığı 13 golle Kestelspor’u play-off’a götüren en önemli isimdi. Hollanda doğumlu oyuncu, Ajax altyapısından yetişmiş ve Ajax U19 takımıyla önemli başarılar imza atmıştı. O dönem Ajax altyapısında oynadığı oyuncular arasında olan Van De Beek, 2020 yılında 39 milyon Euro’ya Manchester United’a transfer olmuştu. Van De Beek dışında oynadığı başka oyuncular da önemli takımlara transferler gerçekleştirdi. Samet Bulut o zamanlar talihsiz bir sakatlık yaşamasa belki o da bugün çok başka yerlerde olabilirdi. Veysel ile beraber Samet imrenerek izlediğim oyuncular oldular.
***
SAVUNMA ARKASINA KOŞULAR
Maça gelirsek kadroda kaleci ve sağ bekimiz Seyit dışında bir sürpriz yoktu. Aslında Onur’un önceki haftalarda performansına baktığımızda Furkan’ın kalede olması çok da sürpriz sayılmazdı. Seyit’in ise her zaman yazılarımda 11’de olmamasını eleştirmiştim. Bu maçta da Seyit beni utandırmadı.
Maça biraz tutuk başladık ve ilk yarıda topu genelde Sebat’a bıraktık. Taktik olarak kontralarla ileri çıkmaya çalıştık. Maçın 42.dakikasında Seyit’in savunma arkasına attığı müthiş topa Burak hareketlendi, Burak'ın şutunu kaleci çıkarttı ama dönen topu Nurettin iyi takip edip ilk yarıyı 1-0 önde tamamlamamızı sağladı.
İkinci yarıya oyuncu değişikliği yaparak başlamamızı bekliyordum. Çünkü yoğun tempoda geçen ilk yarıda oyuncularımız yorulmuştu. Sebat, beklendiği gibi ikinci yarıya daha agresif ve istekli başladı. Takım olarak tam düşmüşken Osman, kendi kişisel gayreti ve süratiyle sağdan müthiş bir depar attı. Ceza sahasına girip yaptığı ortada Fırat topu tamamladı ve bizi rahatlatan golü attı. Golden hemen sonra da Fırat oyundan çıktı. Aslında ikinci yarıda Fırat oyunda hiç yoktu. Golü atması kendisi için sonraki maçlar açısından itici bir güç oldu. Sonraki dakikalarda da Sebat hücumları sonuç vermedi ve maçtan 2-0 gibi net bir skorla galip ayrıldık.
Puan tablosundaki durumumuz ve moral açısından pamuk ipliğine bağlı durumdaydık. Kopmamız an meselesiydi. 90 dakika çok iyi mücadele eden takımımız ve kariyerindeki ilk lig galibiyetini alan hocamız, bu ipi koparmadan maçı alınlarının akıyla atlattılar.
***
ÖNE ÇIKANLAR, SINIFTA KALANLAR
Bu maça kadar tek gol yiyen Sebat’a 2 gol atarak namağlup unvanlarını da sonlandırmış olduk. Genel olarak takım halinde çok iyi mücadele ettik. Maçın en iyileri bana göre savunma oyuncularımızdı. Muharrem bitmek bilmeyen enerjisiyle maça damga vurdu. Müthiş bir efor sarfetti. Emre de savunmada ona eşlik etti. Samet gibi bir forveti tutmak Emre açsından da kolay değildi ama başarılı oldu. Yine Seyit defansta çok kritik müdahaleler yaptı, gollerin hazırlanışında büyük paya sahip oldu. Hücumda da Osman yaptığı koşularla savunmalarını çok zorladı. Bu maçta Nurettin de önceki maçlara göre daha fazla sorumluluk almaya çalıştı. Attığı gol ona da ayrı bir moral oldu. Diğer oyuncularımız da büyük mücadele örneği gösterdiler.
Maçta aksayan tek bir oyuncumuz vardı. O da sol bekimiz Canberk. Çok fazla pas hatası yaptı, arkaya çok adam kaçırdı. Bu maç Canberk’in olduğu taraftan gol yemedik ama sonraki maçlar için sol bekimiz büyük bir tehlike arz ediyor. Kupa maçlarında oynayan Emir de kendisine verilen şansları çok iyi değerlendiremedi ama Canberk’ten de kötü olacağını sanmıyorum. Sene başında transfer ettiğimiz ama talihsiz şekilde sakatlanan sol bek Serkan Özen, devre arasında sakatlığı atlatıp takıma dönecek. O gelene kadar gerekirse Seyit’i ya da Muharrem’i sol beke çekebiliriz. Hocanın bu anlamda bir şeyler denemesi gerekiyor.
***
AYKUT ERDOĞAN
Hocamız bu maçta oyuncu değişikliği anlamında biraz geç kaldı. Onu dışında rakibi iyi analiz etmiş. En sevdiğim yönü ise bir taraftar gibi maçı içinde yaşaması. 90 dakika boyunca hiç yerinde duramadı, her pozisyonda oyuncularımızı ikaz etti ve yönlendirdi. Kendisi için bu maç en kritik sınavdı. Buradan alınacak bir mağlubiyet Kırıkkalespor hocalığı kariyerini belki de başlamadan bitirecekti. Bizi de ligden koparacaktı. Hocanın bu maçtan artısıyla eksisiyle önemli dersler aldığını da düşünüyorum. Kendisi zaten takımı çok iyi tanıyor, maçlar geçtikçe tecrübe de kazanacaktır ama puan kaybetme lüksümüzün bazı maçlar için artık kalmadığının da farkında olması gerekiyor. Haftaya oynayacağımız Turgutlu maçı da bunlardan birisi. Bu maçta alınacak bir beraberlik bile tüm heyecanımızı yitirmemizi sağlayabilir. Ligin son sırasındaki Turgutlu da hoca değiştirdi ve yeni hocayla ilk maçlarında İstiklal’e farklı yenildiler. O maçı da biraz izledim. Turgutluspor genelde kendi sol tarafından çok pozisyon verdi. Duran toplarda da çok basit hata yaptılar. Hocamız umarım doğru bir analizle 3 puanı almamızı sağlayacaktır.
***
TARAFTAR
Oynadığımız son 3 maçı kaybetmemize rağmen beklemediğim kadar kalabalık taraftarımız maçı izledi. Demek ki bu sene taraftarımız da şampiyonluğa inanmış durumda. Heyecanın kaybolduğunu düşünmeye başlamıştım ki bu kadar taraftarı görünce o heyecanın yok olmadığını anladım. Gelen herkesin ayağına, sesine ve yüreğine sağlık. Bu şehir artık başarı, artık şampiyonluk istiyor. Haftaya da yine önemli sayıda taraftarımız Turgutlu deplasmanında olacak. Kazasız belasız ve sakatlıksız 3 puanla dönmek dileğiyle…
