CÜNEYT TÜRKOĞLU

Tarih: 18.11.2024 21:43

NİĞDE BAĞLARI

Facebook Twitter Linked-in

Anadolu coğrafyasında yaşayanların gönlünde çok farklı bir yere sahiptir Neşet Ertaş. Niğde Bağları türküsü de onun yorumuyla dinlemeye alışık olduğumuz muhteşem  bir türküydü…

 

Bu türküyü çok sevdiğim için hikayesini de araştırdım.

Bilinenin aksine bu türkü Neşet Ertaş’a ait değildir. Nurettin Bayhan’a ait olan bu türküyü Neşet Ertaş sözlerini biraz değiştirerek yorumlamıştır. 

 

Cumhuriyetten önceki yıllarda kaçak rakı, üzümü bol olan Niğde'ye 5 kilometre mesafedeki Fertek kasabasında imal edilmekteydi. İç içe bulunan Fertek ile Niğde'nin Tepe Bağları'nda eski oturak alemleri yapılmaktaydı. Bu tarihlerde Niğde'de, emrinde 8-10 kişi bulunan küçük beylikler bulunurdu. Gençlerden biri eski oturak alemlerinde beylerden birinin kızını görmüş ve ona aşık oluvermişti. Bu olay da beyin kulağına gitmişti. Bey, kızına aşık olan genci yakalattırıp, hapishaneye attırmıştı. Bey’den merhamet dileyen genç de bu türküyü yakmış.

Gine yeşillendi anam anam Niğde Bağları,

Bize mesken oldu anam anam hapis damları,

Merhamet eyleyin anam anam Niğde Beyleri,

Aman bülbül, saçların da sümbül, ayrılmak müşkül…

 

İDEAL KADRO

 

Takımımız bir ileri bir geri gittiği için Niğde maçı kazanma alışkanlığını oturtabilmek açısından son derece önemli bir maçtı. Maça geçen haftaki 11 ile başladık. Hocanın sanırım ideal kadrosu da şekillenmeye başlamıştı. Karşılaşmayı Youtube kanalından canlı izledikten sonra bir daha uzun bir özet şeklinde izledim. Geçen haftaki yazımda Niğde’nin tehlikeli bir takım olabileceğini yazmıştım. İlk yarıda pozisyonlar bulsak da gol atmakta yine zorlandık. 42.dakikada rakip kendi kalesine atarak bizim yapamadığımızı yaptı ve devre arasına rahat bir şekilde girmiş olduk.  Bu tip maçlarda ilk golü bulabilmek önemliydi, golü bulunca da zor görünen maç kolaylaşmıştı.

 

EN KRİTİK AN

 

İkinci yarı Niğde, gol atmak için oynayacağı için açık alan bulma ihtimalimiz de artmıştı. Buna rağmen ikinci yarı bir pozisyon dışında çok net pozisyonlara da giremedik.  İkinci yarı için en kritik an Can’ın sakatlanmasaydı. Can sakatlandıktan sonra açık alanda etkili olan, rakip eksilten Burak’ın oyuna girmesini beklemiştim. Hoca ise Ensar’ı oyuna aldı. Yani aklımızda gol atmak pek yoktu. Bundan sonra da 86’ya kadar da oyuncu değiştirmedik. O dakikada Adem’i alarak skoru korumaya çalıştık. Kalecinin son dakika Yıldıray’a yaptığı ikramı Yıldıray da geri çevirmedi ve maçtan 2-0 skorla galip olarak ayrıldık. Futbol olarak tatmin edici bir futbol oynadığımızı düşünmüyorum. Hatta ikinci devre kalecimiz Furkan, frikik atışını kurtarmasa belki de puan kaybıyla ayrılacaktık. 

OYUNCU DEĞİŞİKLİKLERİ

 

Hocanın rakipleri iyi analiz ettiğini, takımı maça iyi hazırladığını daha önce de söylemiştim. Geçen hafta özellikle oyuncu değişikliği konusuna değinmiştim, bu hafta da maalesef buna değineceğim. Kaybettikten sonra herkes eleştirir ama maçları kazanırken bazı yanlışları görüp söylemezsek bu kayıplara zemin hazırlamış oluruz. 

 

Genel olarak hocanın değişikliklerine bakalım. Turgutlu maçı 0-0 giderken ve bize gol lazım iken 66.dakikada oyuna Buğra girdi. 87.dakikada da Adem’i alarak 0-0’u korumaya çalıştık. Yani ligin sonundaki takıma karşı 0-0’ı korumaya çalıştık!

 

Denizli maçında ilk yarı çok iyi oynayıp golleri kaçırdık. İkinci yarı başladığında 3 oyuncu değiştirdik ve iyi giden maçı bir anda tersine çevirdik. Sonucunda da herkesin 4-5 attığı Denizli ile evimizde 1-1 berabere kaldık.

 

Mardin maçında yine çok iyi oynadığımız bir ilk yarı olmuştu ama hemen ikinci yarı başında 2 oyuncu değiştirerek etkinliğimizi azalttık ve hak etmediğimiz bir mağlubiyet aldık.

Kazandığımız Ordu ve Niğde maçlarında ise neredeyse hiç oyuncu değiştirmedik. Yani diğer maçlar iyi giderken 3 oyuncu değiştiren hocamız, ilk 45 dakikasında vasat oynadığımız 2 maçta erken oyuncu değiştirmeyi düşünmedi. 

Niğde maçında zaten ilk yarıyı önde kapatıp rakibin de direncini tamamen kırmıştık. Neden 50-60 arası düşen orta sahamıza takviyeler yaparak 2.golü bulmayı düşünmedik anlamıyorum. Eğer maç  1-1 olsaydı maçın döneceğini asla düşünmüyordum. Neyse ki gol yemeden maçı bitirdik.

 

KORKMAYI BIRAKMALIYIZ

 

Artık hocanın skoru korumayı bırakması gerekiyor. Zirveye oynayan takımlara karşı özellikle deplasmanda öne geçersek skor korumayı düşünebiliriz, ona asla bir şey demem ama Niğde ve Turgutlu gibi takımlara karşı skoru koruyorsak işimiz var demektir. Artık biz de rakiplere 4-5 atarak gözdağı vermeliyiz. Skor korumanın acı tecrübesini zaten çektik, neden tekrar bu acıyı çekmeye çalışıyoruz?

 

HOCAYA İNANILIYOR

 

Şu an bizi takip eden çok fazla teknik direktör var. İçlerinden çok değerli bazı teknik direktörlerle de direkt muhabbet ediyorum. Onlarla da konuştuğumda hocanın devam edeceğini, camianın ona inandığını söylüyorum. Hem camia, hem taraftar hocanın arkasında. Hoca da çok değerli bir konumdaki, imkanları fazla olan Kırıkkalespor’u çalıştırıyor. Zaten ne kadar değerli bir yerde olduğunun da farkında olduğunu düşünüyorum. Teknik direktörlük olarak ilk deneyim yeri burası. Ondan dolayı maçlara daha garanti ve  temkinli yaklaşmasını anlayabiliyorum ama bunun da bir ölçüsü olmalıdır. Cesur olacaksa bu cesurluk Mardin maçındaki gibi 45.dakikada 2 oyuncu değişikliği gibi olmamalıdır. Temkinli olmak da Turgutlu maçında 0-0’ı, Niğde maçında 1-0’ı koruyacak kadar olmamalıdır. Bu ince çizgileri tam ayarladığı zaman bizi zafere ulaştıracaktır.

 

GEÇMİŞ OLSUN

 

Bu hafta kulüpte maalesef olumsuz gelişmeler yaşandı.

Kulüp başkanımız Adnan Duman, Japonya’da iş seyahatinde iken rahatsızlandı ve Ankara’da tedavi altına alındı. Durumu şu an gayet iyi.

Kulüp asbaşkanı Ramazan Ayan’ın oğlu da ağır bir trafik kazası geçirmesine rağmen önemli bir yara almadan kazayı atlattı. 

Niğde maçında forvetimiz Can Muhammet topa zıplarken sakatlandı ve ambulansla hastaneye götürüldü. Maalesef ayağını kırdığı için 3-4 ay aramızda olamayacak. 

 

Adnan Duman’a, Furkan Ayan’a ve Can’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Sanırım kulüpte bir koyun ya da deve kesmemiz gerekecek.

 

İZMİR ÇORUHLU MAÇI

 

Bu hafta evimizde eski adı Bergama olan İzmir Çoruhluspor’u ağırlayacağız. Onlar haftayı İstiklal’i 1-0 yenerek moralli geçirdiler.  Çoruhlu’da dikkat edilmesi gereken çok tehlikeli oyuncular bulunuyor. 3 hafta öne göreve tecrübeli teknik adam Levent Eriş’i getirdiler ve onunla 2 maç kazandılar. Levent Eriş’i getirerek hedeflerinin play-off olduğunu gösterdiler diyebiliriz. Play-off yolunda bu maç onlar açısından da son derece önemli olacak. Her ne kadar Levent Eriş ile çıkışa geçseler de çok gol yiyen bir takım olarak dikkat çekiyorlar. Yani skor korumaktan ziyade goller atmayı daha fazla düşünürsek zor görünen maçta çok farklı skorları da elde edebiliriz.

 

Taraftarımıza da çok önemli görev düşüyor. Bu sene hiç üst üste 3 maç kazanamadık. Artık kapalı ve maratonla beraber diğer yerlerin de yavaş yavaş dolması gerekiyor. 

 

Pazar Başpınar’da görüşmek üzere…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —