Çorum, bir kısmı İç Anadolu?da, büyük bir kısmı da Karadeniz?de bulunan iklim ve yer şekilleri bakımından daha çok İç Anadolu karakteristiği taşıyan, halk kültürü ve özellikleri bakımından da klasik bir İç Anadolu şehri olabilme vasfını taşıyan tarihî bir kent.
Hititlerin başkentliğini yapmış ?Hattuşa? antik şehrinin de içinde bulunduğu Çorum, milattan öncesi ve sonrası için önemli özelliklere sahip bir kent olarak ülke ekonomisine çok farklı alanlarda katkısı var.
Çorum denilince yıllarca akla gelen iki sembol:
Leblebi ve Tuğla-Kiremit imalatı?
Ancak tertemiz caddeleri, tarih-kültür-medeniyeti bir araya getiren şehircilik anlayışı ile ?leblebi?nin çok ötesinde şu anda Çorum.
Şehre Kırıkkale yönünden girerken bizleri karşılayan büyük otomobil markalarının bayilikleri ve servisleri şehirde satışlarının oldukça iyi olduğunun göstergesi olabilecek seviyede ve büyüklükte. Samsun yönünden girişteki çam ormanı ile Kırıkkale yönünden girişteki bu oto galeriler aslında şehrin çevreye saygılı ama teknolojiyi de sonuna kadar kullanan karakterini ve İç Anadolu?dan Karadeniz?e geçişi de en güzel şekilde anlatmakta.
***
Geçtiğimiz hafta ayrıntılı olarak gezme ve bilgi alma imkânı bulduğumuz Çorum?da gözlemlediğimiz en önemli nokta şu oldu:
Çorum, öz yatırımcısını kendi şehrine çekebilmeyi başarmış nadir Anadolu kentlerinden bir tanesi?
Aslında Kayseri, Gaziantep gibi çok belirgin örnekleri saymazsak Çorum, gizli kalmış bir ekonomi devi olma yolunda emin adımlarla ilerlerken Kırıkkale gibi şehirlere de nispet edercesine büyüyor.
Çorum?da gezdiğimiz ve her geçen gün dünya ihracat devi olma yolunda ilerleyen firmaları gördüğümüzde Kırıkkale adına kıskanmadık desek yalan olur aslında.
1925?te sanayi şehri olarak doğan Kırıkkale?nin Birinci OSB?yi yeni yeni doldurmaya başlaması gerçeğini bir kenara koyduğumuzda, Çorum gibi adını sanayi ile henüz özdeşleştiremeye başlayan bir tarih-kültür şehrinin Üçüncü OSB?nin inşaatına başlamasını kıskanmayalım da ne yapalım?
Hâlihazırda 87 orta ve büyük ölçekli sanayi kuruluşuna sahip, 5 bin 700 personelin çalıştığı bir organize sanayi bölgesi hem gıpta edilecek hem de örnek alınacak bir ekonomi gerçeği.
***
Çorum?da konu hakkında görüştüğümüz, medya ve bürokrasinin ileri gelenleri, son teşvik yasasında 4. Bölge içerisinde yer alan Çorum?un bu konumundan hiç de memnun değiller.
Onca yatırıma onca ekonomik canlanmaya rağmen 4. Bölgedeki yerlerini beğenmeyen Çorumluları ve bu tepkilerini candan ve yürekten alkışlamak gerek.
Zira 1925?te silah fabrikalarına, 1986?da da petrol rafinerisine sahip olan Kırıkkale?de ne silah ne de petrol sanayine dair yan sanayi oluşturulamamasının utancını taşımamız gerekirken, bunca yatırımsızlığa rağmen 4. Teşvik Bölgesinde bulunan Kırıkkale?de ciddî bir tepki gösterilmemesi neyle açıklanabilir ki?
Kimden, neden korktuklarını bir türlü anlayamadığımız ve söz açıldığında her ortamda Kırıkkale sevdalısı olduklarını haykıran Kırıkkale OSB Başkanının sessiz kalması, Ticaret ve Sanayi Odası, esnaf odaları gibi STK?ların ise konuya tamamen ilgisiz durmaları utancın baş kaynağı?
Koskoca bir şehirde yalnızca İşadamı Ekrem Gök?ün ses getirir bir tepki açıklaması yapması, bu şehrin sahipsizliğinin de ispatı?
İşte Çorum mantığı?
İşte Kırıkkale mantığı?
Vah bize vah?
