CHP, Türk siyasetinin haylaz çocuğu?
Hatta parti içi demokrasi kılıcının fazlasıyla keskin işlediği ve kullanıldığı tek parti.
İç demokrasiyi hiçbir siyasi oluşumun cesaret edemeyeceği şekilde işletirken bazen eline yüzüne bulaştırmasıyla dikkat çeken bir parti
Yani CHP´linin CHP´liyi aşamadığı bir siyasi oluşum. Kökleri Cumhuriyete dayanan ve Mustafa kemal´in kurduğu Türkiye´nin tek partisi.
Geçmiş tarihimize şöyle bir baktığımızda ne zaman bir seçim atmosferine girilse mutlaka CHP´de bir kargaşa bir karışıklık yaşanır.
CHP tarihini derinliklerine doğru inceleyip irdelediğiniz vakit bu durum derin izleri ile bir şekliyle karşınıza çıkar.
Geçtiğimiz hafta üç Milletvekili Kırıkkale´ye geldi. 3 Ayrı ilden üç vekil, Ziyaretlerinin maksadı seçim sürecinde CHP´nin durumu
Bu süreçte her ne kadar koalisyon ortağı olmak istese de tutmadı. Tutmamasının sebebi, niçinleri ve nedenleri aslında ortada
Her neyse Milletvekillerinin ziyaret programına çok arzu etmeme rağmen katılma şansım olmadı. Katılamadım
Katılanlardan dinlediğime göre hiç yanılmadığımı söyleyebilirim. Çünkü parti içi demokrasi yine müthiş biçimde işlemiş!
Düşünün bir kere 3 vekil içinde bulunduğumuz süreci değerlendirmek teşkilatların nabzını tutmak için, partinin izleyeceği yolu anlatmak sivil toplum kuruluşlarının görüşünü alarak yol haritasını anlatmak için gelmiş
Tabi ki kural gereği bismillah il binasına ayak atar atmaz karşılaştıkları manzara malum. Partililer gurup, gurup. Her hallerinden belli
Karşılama töreni hoş geldiniz, sefa getirdiniz seremonisinden sonra birkaç söz, bir kelime ve salonda malum hareketlilik
Vekillerin karşısında toplanmış partililer belli ki eski alışkanlıklardan henüz arınmamışlar. Söz isteye gerek yok
Oysa üç ayrı ilden 3 ayrı Milletvekili. Hiçbir şekilde şikâyet merci olmadıkları gibi öyle bir görevlerinin olması mümkün değil
Ama gel de sen kendini siyaseti yutmuş gören partililere bu durumu anlat. Her biri belli görevlerde bulunmuş partililer
Aman Allah´ım.. Açmışlar ağızlarını, yummuşlar gözlerini. Hazır bulmuşken vekilleri şu yönetimi, şikayet edelim diye girmişler yarışa
Birisi hızını alamamış hala 7 Haziran´daki milletvekili adayını eleştiriyor. Diğeri ?Beni delege yazmadılar? diye feryat figan ediyor.
Üstelik bir hanım. Daha önce bilmem ne partisinin il başkanlığını yaptığını ve şimdi il yönetim kurulu üyesi olduğunu anlatıyor.
Kendini takdim edip arkasından delege yazmadıkları için yönetimden şikayetçi olduğunu ince ifadelerle dile getirip feryat ediyor.
Yine bir başka hanım. Milletvekili adayı kendilerine veya tüm partililere teşekkür etmemiş, partililerin gönlünü almamış!
Diğer birkaç kişi, yani polis ifadesiyle malum bazı şahıslar da aynı istikamette yarı öneri yarı şikayet bir şeyler anlatıyor.
Yani vekiller seçim çalışması yapmak üzere geldikleri Kırıkkale´de parti içi sorunları dinlemek zorunda kalmış. Veya bırakılmış
Geçtiğimiz gün yine bir Milletvekili Aylin Nazlıaka Kırıkkale´yi ziyarete geldi. Önce il başkanlığına sonra cenaze evine uğradı.
Rahmetli Mehmet Şenses´in ailesine başsağlığı diledi. İl Başkanı Önal ile birlikte. Daha sonra Hasandede köyüne gitti
Hasandede de kendisine yoğun ilgi gösterildi. Cem evinin bahçesindeki kamelyada ağırladılar. Tam işte burada başladı her şey
Milletvekili seçim süreci. Sonraki durumlar, koalisyon hadisesi, CHP´nin bu süreçte duruşunu anlatı. Daha doğrusu anlatamadı. Nedeni malum.
Oradaki hemen tüm partililer Milletvekili Nazılıaka´ya sanki hesap sorarcasına niçin koalisyon yapmadıklarını sordu.
Hani serde parti içi demokrasi var ya. Ağzı olan konuşuyor. Hemde öyle bir konuşma ki karşısındaki sanki şamar oğlanı
Şimdi isterseniz eğri oturup doğru konuşalım. İğneyi önce kendimize batıralım. Sonra kaybettiklerimizi başka yerlerde aramayalım
Büyük küçük, makam mevki, ast üst, kalfa çırak, patron çalışan, yönetici yönetilen, baba evlat, konuşan dinleyen, başkan yönetim kurulu vs.
Tüm bunları bir zincirin halkasına benzetecek olursak bu zincirin taşıma gücü elbette fazla olacak istenilen iş layığı ile tamamlanacak
İşte tam bu noktada 40 yıldan bu yana bir türlü iktidar olamadığı için sürekli nedenleri başka yerlerde arayan CHP bugün işte bu noktada
Türkiye şimdi yeni bir seçim sürecine girdi. Eğer herkes aklını başına alır, davasına, sahip çıkarsa sanırım sorun önemli ölçüde çözülür
Yok aksi halde ?Parti içi demokrasi, memlekette konuşma özgürlüğü var, sen ne biliyorsun? Benim dediğim doğru, ben ne dersem o olur? derseniz.
O da sizin bileceğiniz şey. Benden söylemesi.