Geçen hafta iyi oynamamıza rağmen puan alamamıştık. Bu hafta Ordu maçında aynı oyunu devam ettirip galibiyet almak niyetindeydik.
Erken ya da ilk golü atmak artık bu ligin en önemli anahtarlarından birisi oldu. Ordu gibi iddialı görünen bir takıma karşı da ilk golü bulunca işimiz daha da kolaylaşmış oldu. Zaten açık oynayan Ordu, yediği golden sonra daha da açık oynamaya başladı. Bu da özellikle Yıldıray tarafından çok fazla hücum aksiyonları yapmamızı sağladı.
Maçın genelinde üstün oynayan taraf bizdik. Hak ettiğimiz bir 3 puan alarak şanssızlığımızı da kırmış olduk.
Ordu için “iddialı görünen” terimini kullandım. Çünkü kadro yapısı ve iç sorunları nedeniyle zirvede kalması sürpriz olan bir takımdı. Diğer takımlara göre fikstür avantajını kullanan Ordu, daha dişli rakiplerle karşılaşınca puan kayıplarına başladı. Tesisleşme anlamında da sorunları olduğu söyleniyor. Tüm sorunlar ve başarısız sonuçlar bir araya gelince teknik direktörleri Ramazan Çelik bizim maçtan sonra istifa etti. Haftaya Zonguldak’ı konuk ettikten sonra Sebat’a konuk olacaklar. Bu iki maç Ordu’nun gidişatını tamamen belirleyecektir.
Bu maç özelinde teknik olarak yanlış yaptığımız tek şey vardı. Bunu maalesef çoğu maçta da yapıyoruz. Aykut hocanın takımı maça iyi hazırladığını, rakipleri iyi analiz ettiğini düşünüyorum. Şansı da yaver gitmiyor ama maç içinde en kritik hatalar genelde oyuncu değişikliklerinde oluyor. Bu maçta 60’dan sonra oyundan düşen çok oyuncu vardı ama değişiklik için 80’e kadar bekledik. O dakikada bile sadece tek oyuncu değiştirdik. Çıkan oyuncu da Can’dı. Can’dan önce düşen orta saha ve kanatlarda değişiklik yapılması gerekiyordu. Yine son dakikada golü yiyerek maçı riske ettik ama bu sefer korktuğumuz başımıza gelmedi.
Hocadan daha cesur hamleler bekliyorum. Turgutlu ve bu maçta skoru korumak adına yaptığımız hamleler şampiyonluğa oynayan bir takıma yakışmıyor. Hocanın değişiklik konularını bence bir daha gözden geçirmesi gerekiyor. Maçı iyi analiz edip iyi yazabilirsiniz ama bir de yazdığınızı okumak gerekiyor. Okumazsanız yazdığınız da boşa gidebilir, gittiği de maalesef oldu.
Hoca konusunda Denizli maçından sonra yazdığım köşe yazısında birçok taraftardan ayrılarak birkaç maç daha sabretmemiz gerektiğini savunmuştum. 2 maçı da bence iyi geçirdi. Bahsettiğim hususlarda da hata yapmazsa bizi zafere ulaştırması sürpriz olmayacaktır.
Haftaya Niğde Belediyespor deplasmanına gidiyoruz. Niğde geçen hafta İstiklal karşısında 2 puan kaybederek evine döndü. 1 puan kazandı demiyorum çünkü hakem hem penaltılarını vermedi, hem de rakibin kırmızı kartını es geçti. 10 kişi kalmalarına rağmen iyi mücadele ettiler. Niğde’nin kadrosunda geçen sene Bölgesel Amatör Lig’den çıktığı 5-6 oyuncu var. Kadro olarak belki şu anki yeri normal gelebilir ama oyun olarak ilk 6’da olmayı hak edecek futbol sergiliyorlar. Oyuncuları birbirini tanıyor, çok istekli oynuyorlar. Dikkat etmemiz gereken bir maç. Kimse basit bir maç olarak görmesin. Sebat maçını kazandıktan sonra rehavete girip Turgutlu deplasmanında bir puana razı olmuştuk. Bu sefer mutlaka kazanmamız gerekiyor.
Önümüzde 5 maç var. Bu 5 maçı da alırsak şampiyonluk iddiamız devam eder. 11 puan fark çok gibi duruyor ama bu dereden daha çok sular geçecektir. Her takımın birbirinden puan alabilecek kapasitesi var. Zor bir gruptayız. Devre arasına kadar kayıpsız gitmemiz halinde ikinci devre gelecek takviyelerle özlediğimiz şampiyonluğa ulaşabiliriz.
Haftaya patatesin başkenti Niğde’de görüşmek üzere…