DR. HABİLHAN PEHLİVANLI


Başlıksız bir yazı

Sen senliğini ararken sende, benlik dehlizlerinde kaybolanları anlatan bir yazı bu...


İsimsiz sokakların adsız yolcularına nispet bir yazı bu...
Başlıksız bir yazı...

Göğün yedinci katında başlayıp yerin yedinci katında biten duyguların telaşında yazılmış
Hiçliğin varlıkta yitip gittiği bir anda başlayıp varın bir anda yok olduğunun ilamı bir yazı bu...

Sağa sola savrulan gölgeler içerisinde benliğini arayan
Maddenin kaskatılığına inat mana bedeninde bir yazı bu...

Beynin mantığında yoğrulmuş fikirlerin
Yüreğin sıcaklığında kıvama gelip
Uçsuz bucaksız gözler içerisinde kaybolmak göreviyle
Ele, dile ve dudağa zimmetlenmiş bir yazı bu...

Çaresizlikle kıvranan çarenin “Kim bilir ne zaman çare olacağım” çığlıklılarını sessiz ve derinden haykırıp avaz avaz susan, bir o kadar da kelime kelime çığlıklar atan bir yazı bu…

Zıtlıkların bir olduğu, birlerin de aksi yönlere doğru gözden kaybolduğu kâinatın zerre noktalarından birisinde doğmuş
Ağaran güne inat alacakaranlıktan zifiriye doğru emekleyerek koşan bir yazı bu…

Kim bilir tarihin hangi yaprağına nokta olmuş,
Virgüllerin inadına cümle bitirmiş,
Yeni yeni paragraflara yelken açmış bir yazı bu...

Hüzünlerin bahçe bahçe çiçek açıp kırlara ulaştığı bir anda patlayan bir papatya misali neşe saçıp
Matemlerin katre katre kar olup yağdığı bir anda fırlayan bir kardelen misali umut saçıp
Kaçıp gelen bir yazı bu...

Sen senliğini ararken sende, benlik dehlizlerinde kaybolanları anlatan bir yazı bu...

Kararsız bir anın kararı
Umutsuz bir anın umudu
Çaresiz bir anın çaresi
Hayalsiz bir gecenin hayali
Bir yazı bu...

Öylesine yazılmış
Satırları cismin de dışında isimsiz bir yazı bu...
Başlığı bile olmayan bir yazı bu...

  • Salı 6.4 ° / -0.9 ° false
  • Çarşamba 6.9 ° / 0.2 ° false
  • Perşembe 6 ° / 2.1 ° false