Teröre teslim olmamalıyız
Ankara´da meydana gelen olayın, bir yandan terörün alçak yüzünü gösterirken, diğer yandan da meydana geldiği yer ve saat itibariyle düşündürücü olduğunu belirten Türk Enerji-Sen Kırıkkale İl Temsilcisi İlker Mazılıgüney, ?Her olayda bizden sükûnet bekleyenler, bizi sükûnete davet edenler acaba sakin olabilmemiz için ne gibi çabalar gösteriyorlar? Türkiye, başkentinin orta yerinde bombalar patlatılacak kadar teröre teslim olmuş bir ülke değildir, olmayacak da. Bunu için herkes elinden gelenin fazlasını yapmalıdır? dedi.
OLAY, EN GÜVENLİ SOKAKTA MEYDANA GELDİ
Bilindiği üzere dün akşam Ankara´da servis araçlarına yönelik düzenlenen bombalı saldırıda 28 kişi hayatını kaybetmiş, çoğu ağır 61 kişi de yaralanmıştı. Konuya ilişkin bir basın açıklaması yapan Türk Enerji-Sen Kırıkkale İl Temsilcisi İlker Mazılıgüney, ?Son 9 aydır Türkiye´yi alev alev yakıp kavuran terör saldırıları dün kanlı yüzünü bir kez daha gösterdi. Devletin beyni, Başkent Ankara´da, askerleri hedef alan hain saldırıda 28 kişi insanımızı kaybettik, 61 kişi de yaralandı. Genelkurmay Başkanlığı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvet Komutanlıklarının tümünün bulunduğu bölgede, hepsine sadece birkaç yüz metre mesafede, yani Türkiye´nin en güvenli sokağı Merasim Sokak´ta meydana gelen patlama, anlamı derin bir olaydır. Olayın bir an önce açıklığa kavuşturulup müsebbiplerinin ve sorumluların cezasını bulmasını istiyoruz? diye konuştu.
?NEDİR BU ASKERLERİMİZİN ÇEKTİĞİ ÇİLE??
Mazılıgüney sözlerine şöyle devam etti: ?Kimi kızına, kimi oğluna, kimi eşine, kimi ise anne-babasına gidiyordu. Hepsinin ortak amacı ise her gün olduğu gibi evlerine sağ-salim varmak sevdikleriyle buluşmaktı. Çoğu askerdi zaten? Son bir yıldır ülkeyi yangın yerine çeviren terör ateşi en çok onların yüreğini dağlıyordu? Kim bilir? Kimi komutanını kimi devresini kimiyse arkadaşını şehit vermişti teröre? Artık sıradanlaşan ?Ne olacak bu memleketin hali?´ sorusu en çok muvazzaf askerler ve ailelerinin sohbetlerinde telaffuz ediliyordu? İşte muhtemelen içerisinde, o sorulara cevap bulmaya çalışılan acı sohbetlerin edildiği askeri servis araçları hareket edip İnönü Caddesi´ne çıkarken yanan kırmızı ışığı beklemeye başladı. O esnada caddeden son sürat bir araç ilerliyordu? Kimse ne olduğunu anlayamadan karanlık ellerin beynini uyuşturup bomba yüklü araca bindirdiği terörist tam da hedeflenen noktada önce acı bir fren yaptı ardından düğmeye bastı? Kulakları sağır eden şiddetli patlama sesi Ankara´nın hemen her yerinde yankılandı? Önce kısa süreli bir sessizlik ardından ise panik havası? Alev alev yanan araçlar, ambulans sesleri, polis sirenleri, yaralılar, cesetler? Peki, bu olayın hesabını kim verecek? Diğer olaylar gibi, bir maşa ortaya atılıp işin başındakiler yine mi gizlenecek??