Tarih: 24.02.2017 00:35

Sistemin toplumu kuşatmama sorunu var

Facebook Twitter Linked-in

Sistemin toplumu kuşatmama sorunu var

KÜ Mavi Salon´da Maliye Bakan Yardımcısı Cengiz Yavilioğlu tarafından "Ekonomik, Siyasal ve Sosyal Boyutlarıyla Türkiye´de Hükümet Sistemi Tartışmaları" konulu konferans verildi. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi tarafından düzenlenen konferansa Rektör Ekrem Yıldız, Vali Yardımcısı Adnan Kayık, Belediye Başkanı Mehmet Saygılı,  akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

TARTIŞMALAR SAYGI İÇİNDE OLMALI

Tartışmaların Demokratik Saygı İçerisinde sürdürülmesi gerektiğini belirten Yavilioğlu ?Türkiye´de anayasa değişikliği ve hükümet sistemi değişikliği çalışmaları ile birlikte Cumhuriyet tarihinin en önemli zamanlarından birine tanıklık edildiğini belirten Dr. Cengiz Yavilioğlu, ?Bir sosyal bilimci olarak yıllardır tecrübe ettiğimiz parlamenter sistem üzerine kendime bazı sorular sordum ve cevaplar aradım. ?Evet? diyenleri de ?hayır? diyenleri de dinleyin. Sonrasında vicdanınıza ve aklınıza hangisi uygun geliyorsa seçiminizi ona göre yapın. Anayasa referandumunda "hayır" diyenler de "evet" diyenler de bu topraklarda beraber yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıdır. "Evet" çıktığında "hayır" diyenler de "evet" diyenler de birlikte yönetilecek. ?Evet? demek de ?hayır? demek de demokratik bir tercihtir. Yani ´evet´ diyen vatanperver, ´hayır´ diyen vatan haini değildir. Demokratik saygı içerisinde tartışmalarımızı sürdürelim. Bu tercihin bir sistem tercihi olduğunu her yerde, her zaman paylaşalım. Çünkü herkesin oyu değerli ve kıymetlidir. Değerli ve kıymetli olana ancak saygı duyulur. Sevgili öğrenciler ?evet? ve ?hayır? toplumu ikiye bölmeyelim. Yüreğimizi de ikiye bölmeyelim? dedi.

DEMOKRATİK BİR ANAYASA

Türkiye´nin ihtiyaçlarına cevap verebilecek demokratik bir anayasanın gerekliliğine vurgu yapan Dr. Yavilioğlu, ?61 ve 82 anayasaları millete güvensizlik üzerine kurulduğu için halkın tercihlerine doğrudan müdahale edebilecek yapılar üretti. Bunun bir örneği olan Milli Güvenlik Kurulu kaos dönemlerinde siyasal partilere ve meclise müdahale edecek şekilde kurgulandı. En yakın örneği 2007 Cumhurbaşkanlığı seçimi ve 28 Şubat dönemiydi. 28 Şubat kararlarıyla milli güvenlik siyaset belgesinde iktidara destek veren halk terör eyleminin bir odağı olarak kaydedildi. Teröre destek olmakla itham edilen toplumun farklı kesimlerinden insanların kimi okuldan atıldı kimi işten çıkartıldı. En vahimi ise bir iktidar iktidarlıktan indirildi? şeklinde konuştu.

SİSTEMİN TOPLUMU KUŞATAMAMA SORUNU

Toplumun değişim sürecine yetişemeyen, ona dar gelen anayasanın ve vesayet sisteminin değiştirilmesi gerektiğini belirten Dr. Yavilioğlu, ?1960 yılında darbe oldu ve sağcılar mağdur edildi, 1970 yılında muhtıra oldu ve solcular mağdur edildi.1980 yılında sağcılar, solcular, İslamcılar, MHP´liler hemen hepsi hapislere tıkıldı arkadaşlar. Demek ki sistemin toplumu kuşatamama sorunu var. Bu sistemin mağduru ne sadece sağcılardır ne solculardır ne İslamcılardır ne de ülkücülerdir. Toplumun tamamında bir mağduriyet var. Demek ki bu sistemde var olan arızanın giderilmesi lazım. Yapılan değişikliklerden ilki, sistemin bu arızasının yani topluma dar gelen, toplumu kuşatmayan bu arızanın giderilmesi. Diğer bir husus istikrar meselesi.7 Haziran´da yüzde 41 oy alan bir parti, iktidar olamadı. Ondan sonra bir sürü kaos oldu. Yatırımcılar yatırım yapmadı. Yaprak kıpırdamadı. Bir sürü terör olayları oldu. Demek ki bu hükümet kuramama sorununun giderilmesi lazım. Getirilen yeni anayasa ile çözülmek istenen ikinci gerekçe budur. Ekonomik sorunlar gibi terör sorunları gibi büyük sorunların olduğu bir coğrafyada ancak güçlü iktidarlar ve yönetimlerle problemlerin üstesinden gelebiliriz. Onun için güçlü iktidarları üretecek, bu sorunları giderebilecek, güçlü iktidarların varlığını sağlayabilecek sistemin olması gerekir? dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —