Kırıkkale’de MKEK’nin anonim şirketi olmasına tepkiler çığ gibi büyüyor. Kırıkkale’de geçtiğimiz dönemlerde görev yapan Kırıkkale eski Belediye Başkanları Cemalettin Akdoğan, Mustafa Pekdoğan, eski DYP Milletvekili Sadık Avundukluoğlu, eski AK Parti Milletvekili Kemal Albayrak, KTSO eski Başkanı Ali Uzel ve Ahılı eski Belediye Başkanı Şevki Köksal dün basın mensupları ile bir araya gelerek açıklamalarda bulundular. Ayrıca bugün TBMM’ne gidecek olan heyet orada bir açıklama yaparak konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacaklarını söylediler.
Heyet adına açıklamalarda bulunan eski DYP Milletvekili Sadık Avundukluoğlu
Belirtmek isteriz ki yasa teklifi yasalaştığı takdirde Kırıkkalelinin emanetinde olan Makine Kimya Kurumu Kırıkkalelinin elinden alınacaktır. Bir diğer anlatımla Türk milleti tarafından Kırıkkaleliye teslim edilmiş silahı (savunma ve mühimmat araçları) elinden alınacaktır. Kırıkkale MKE fabrikalarında silah üretilmektedir. Üretilen bu silah Türk Milletinin güvenliğinin güvencesidir. TBMM'ye sunulan kanun teklifi ile Türk milletinin güvenliğinin güvencesi olan silahına el atılmaktadır. Silaha el atılması da Türk milletinin her evladını tedirgin eder. İşte bu tedirginlik bizleri huzurunuza getirmiştir.
MKE Kırıkkale Silah Fabrikalarının Türk milletine ait. Türk milleti bu fabrikaları Kırıkkale halkına teslim etmiştir. Bu fabrikaların geçmişi Fatih Sultan Mehmet döneminde İstanbul-Tophane semtindeki Top Dökümhanesi bir diğer deyişle Top Asithanesi'ne kadar uzanmaktadır. Bu fabrikalar İmparatorluğun dağılma sürecinde Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki İstiklal Harbi'nde henüz cumhuriyet ilan edilmeden kurulan Askeri Fabrikalar Umum Müdürlüğü adı ile Ankara'ya, devamında da Kırıkkale'ye taşınmıştır. Kırıkkale de de Mustafa Kemal Atatürk' ün emriyle silah fabrikaları kurulmaya devam etmiştir
Kırıkkaleli Türk milletinin kendisine emanetini korumak zorundadır. Kırıkkale halkına emanet bu silah fabrikaları ile ilgili esasta değişiklik öneren bir kanun çalışması yapılacaksa; bunun Kırıkkale halkının temsilcileri tarafından yapılması gerekir. Çünkü üretilen silah Türk milletinin güvencesidir. Ancak silah üretilirken elde edilen gelirden de Kırıkkale geçimini sağlamaktadır. Bu demektir ki Kırıkkaleli bu fabrikalarla bütünleşmiştir. Bu fabrikalara dokunmak demek Kırıkkale halkının her bir ferdinin maddi ve manevi varlığına dokunmak demektir. Silah Türk milletinindir ancak Kırıkkaleliye emanettir. Bu da demektir ki Kırıkkalelinin maddi ve manevi varlığı Türk milletinin maddi ve manevi tüm değerleriyle özdeşleşmiştir.
Makina Kimya Endüstrisi Kurumu'nun bugünkü hukuki yapısı Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı kamu iktisadi teşekkülü şeklindedir. Kanun teklifindeki tabir ile MKE Kurumu, Türk Ticaret Kanunu ve özel hukuk hükümlerine tabi başlangıç sermayesi 1 milyar 200 milyon TL olan MKE A.Ş. şekline dönüştürülmektedir. Bu apaçık özelleştirmedir. Hukuktaki karşılığı budur. MKE Kurumu Kanununda esaslı değişiklik yapılabilmesi için Kırıkkale halkının bilgisi ve olurunun olması gerekir. Kırıkkale'nin çok iyi yetişmiş temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve kurumlan vardır. Bu kurumların başında Kırıkkale Üniversitesi gelmektedir. Kırıkkale'nin Ticaret ve Sanayi Odası, Esnaf Odaları ve barosu vardır.
Kanun teklifini inceledik. Kanun teklifi yapısı itibariyle şirketleşmeyi ifade etmektedir, bu ucu açık bir özelleştirmedir. Bu kanun ile Makina Kimya'nın özelleştirildiğini söylememizin hukuki gerekçesi, daha önce özelleştirilen kamu iktisadi teşekküllerinin özelleştirme yasalarındaki şablona aynıyla uymasıdır. Özellikle de daha önce özelleştirilen kamu iktisadi teşekküllerinde çalışan işçi ve personele uygulanan hükümlerle bu değişiklik teklifi tıpatıp aynı hükümleri taşımaktadır” dedi.
BU NEDENLE ÇEKİNCELERİMİZ
1. Kanun teklifi hazırlanacaksa bunun öncelikle başta Kırıkkale Üniversitesi olmak üzere bilimsel kurullarda incelenmesi gerekirdi.
2. Kırıkkale Sanayi ve Ticaret Odasının görüşlerinin alınması gerekirdi.
3. Kırıkkale'deki siyasi parti temsilcilerinin görüşlerinin alınması gerekirdi.
4. MKE'nin Kırıkkale, Ankara, Antalya, İzmir, İstanbul gibi şehirlerimizin en mutena yerlerinde çok geniş arazileri vardır. Yalnızca bu arazileri dahi milyarlarla ifade edilen değerler taşırken sermayesinin 1 milyar 200 milyon TL olarak belirlenmesi kuşku yaratmaktadır.
5. MKE kurum olarak hem Meclis hem de Sayıştay denetimine tabidir. Özelleştirme ile bu denetimin dışına çıkarılmaktadır. Bu tehlikelidir. Bu husus kuşku vericidir.
6. Kanun teklifinde aynen "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumunda; Yönetim Kurulu Üyesi, Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Teftiş Kurulu Başkanı, I. Hukuk Müşaviri, Daire Başkanı, Şube Müdürü, Fabrika/İşletme Müdürü, Fabrika/İşletme Müdür Yardımcısı, Müdür, Kısım Müdürü, Müdür Yardımcısı ve benzeri idari görevleri olanların görevi başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erer. Bu kişilere ayrıca herhangi bir tebligat yapılmaz. " Hükmü vardır.
Bu görevlere bilgi birikimi ve tecrübe ile getirilen kalifiye elemanlar bu yasa ile topyekûn bulundukları yerlerden alınınca sistem bozulacaktır. Kurumun geçmişi ile bağı kopanlacaktır. Böylece 500 yıllık silah sanayinin hafızası(belleği) yok edilecektir. Bu Türk silah sanayine vurulabilecek en büyük darbedir. Milli savunmamıza vurulabilecek en büyük darbedir.
7. MKE bugün Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı kamu iktisadi teşekkülüdür. Kanun teklifi ile Milli Savunma Bakanlığına bağlı anonim şirket haline getirilmektedir. Milli Savunma Bakanlığına bağlı bir kurum iken bu yapıyı bozmak kuşku vericidir.
8. Bu kanun şaibelidir. Mevcut idari ve teknik yapı çağın şartlarına göre ülkenin savunma ihtiyacı ve menfaatleri açısından her an daha iyi bir şekle dönüştürülmeye müsaittir.