KÖLE SİSTEMİ
Keskin, “Bunların yanı sıra sağlık çalışanlarının aldığı sabit ek ödemelerin her ay geç yatırılması, yoğun çalışmaya rağmen performans ücretlerinin 1.5 TL gibi komik ücretlere inmesi gibi ekonomik kayıplara dayanılacak güç kalmamış bıçak kemiğe dayanmıştır. Türk doktorlarının sorunlarına sürekli kulak tıkayanlar yabancı doktor rüyalarına yatmakta, niteliği olmadan ucuz doktor çalıştırmak için ince ince hesaplar yapmaktadırlar. Asistanlar 36 saate varan nöbetlerde helak olmakta, hemşireler, ebeler gibi birçok sağlık çalışanı ağır iş yükü altında adeta kan ağlamaktadırlar. Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarına angarya Cumartesi nöbeti dayatılmakta, Pazar günü de çalışacaksınız diyerek hızla köle sistemine gidilmektedir.” dedi.
UMUTSUZCA BEKLEMEKTEDİR
Kamu hizmeti yürüten ama kadro talepleri yerine getirilmeyen kamu dışı aile sağlığı çalışanları, vekil ebe hemşireler ve 4/C’liler umutsuzca beklememektedir diyen Keskin, “ Memurlarımız yok sayılmış, Hizmetliler hak ettikleri memur kadrosuna atanmamışlardır. Kısacası Sağlık hizmetlerinde görev alan doktorumuzdan hemşiresine, ebemizden sağlık memurumuza sağlık teknisyenine, teknik personelden, memura, hizmetli arkadaşlara kadar her birinin sorunu ve sıkıntısı vardır. Bol keseden atmakla olmuyor artık sağlık çalışanını yalanla dolanla kandıramazsınız. Sağlık çalışanları olarak ne lütuf bekliyoruz, ne de çok şey istiyoruz. Sadece hakkımızı talep ediyoruz.”diye konuştu.
İŞ BIRAKACAĞIZ
Keskin, konuşmasına şu şekilde devam etti: “ Haklı taleplerimizi dile getirmek ve çalışanların talepleri karşısındaki vurdumduymazlığa tepki olarak Tıp Bayramı Arifesinde 13 Mart’ta iş bırakıyoruz. Çalışanların taleplerinin yerine getirilmesi ve Türkiye kamuoyunda tekrar güçlü bir şekilde gündeme gelmesi adına yaptığımız bu eylemle alanlara çıktık. Ayrıca 14 Mart Cumartesi günü de kararlığımızı devam ettirip, aile hekimliklerinde ve TSM’lerde Cumartesi nöbetine hayır diyerek iş bırakacağız. Bir noktaya daha değinmek istiyorum. Bugün iş bırakma eylemine neredeyse sağlık alanında faaliyet gösteren tüm STK`lar katılıyor. Bizim dilekçe kampanyamızı karalayanlar çalışan hakkı için iş bırakıldığında da ortada yoklar. Toplantılarında idareci ağırlayıp, bakandan oy toplayın talimatı alanların bugün bu alanda olması zaten çok zordur. Onların yeri idareci yanıdır. Çalışanlarla alanlara çıkmak yerine idarecilerle poz vermek tek yaptıkları iştir. Tüm sağlık çalışanları kendilerini uçurumun kenarına götüren bu sendikayı iyi tanımalı ve görmelidir. Bunlara üye olarak kalman her saniye çalışanın kendine verdiği en büyük zarardır. Türk Sağlık-Sen olarak bizlerde 14 Mart Tıp bayramını kutlamak, sorunların çözümü için acil düzenlemeler yapılmasını istiyoruz.”