KIRIKKALE´NİN KADİFE SESLİ GÜZEL KIZI: NURHAN İNER (2)

KIRIKKALE´NİN KADİFE SESLİ GÜZEL KIZI: NURHAN İNER (2)

HANGİ ÜNLÜ "TÜRKÜBİLİMCİ" HACI TAŞAN´IN ESERİNİN MUHARREM ERTAŞ ADINA TESCİLLENMESİNE ÖNAYAK OLDU?

HP- Peki, kendinizi geliştirmek adına ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Nİ- Bir yandan, genelde halk ozanlarımızın türkülerinin üstüne beste yapıyorum, bir yandan da Hacı Taşan gibi, Neşet Ertaş gibi, Muharrem Ertaş gibi yöremizin dünyaya mal olmuş üstatlarının eserlerini çalışıyorum. Defalarca okuyor, kendi ses tonuma uygun yorumlar geliştiriyorum. Açıkçası ikinci albümümü için bir yandan anonim türküleri okurken diğer yandan da kendi türkü repertuarımı oluşturuyorum. İstiyorum ki insanlar yeni albümümde kendi türkülerimle beni tanısınlar biraz da?

HP- Kültür Bakanlığı Gençlik Korosu Üyesi olmanızın dışında ne tür eğitim faaliyetleri içindesiniz? Eğitiminiz için yaptığınız bir çalışma var mı?

Nİ- Sanatımla ilgili olarak Kültür Bakanlığı Gençlik Korosunda olduğumu söylemiştim. Zaten burası bir okul? Hocalarımız her konuda bizlere yardımcı oluyorlar. Ama ben bunun haricinde çok farklı bir alanda eğitim aldım; Adalet Meslek Yüksek Okulu okudum. Bu bölümü kazandığımda ilk zamanlar amacım yalnızca bir diploma sahibi olmaktı. Ancak zamanla baktım ki, öğrendiğim hukuki bilgiler hayatımın her aşamasında bana katkı sağlıyor, daha da bir coşkuyla sarıldım derslerime. Emin olun şu anda ?yarı Hukuk Fakültesi? mezunu bilgisine sahibim.

HP- Sürekli bağlı olduğunuz bir mekân, bir kurum ya da kuruluş var mı?

Kültür Bakanlığı haricinde yok? Zaten yaz kış devam eden Belediye Konserleri, Festivaller, Kırıkkale ya da farklı şehirlerdeki düğün organizasyonları gibi çalışmalar sürekli çok vaktimi alıyor. Bu yüzden de sürekli çalıştığım bir mekân yok.

HP- Kırıkkale´ye olan sevgimin bir tezahürü olarak sizi biraz terletecek bir soru yöneltmek istiyorum. Biliyorsunuz ki, Kırıkkale´de doğup, büyüyüp, yetişip, bu toprakların ekmeğini yiyip suyunu içtikleri halde farklı şehirlere ya da ülkelere gidince Kırıkkaleli olduklarını gizleyen, başka bir ifadeyle Kırıkkaleli olmaktan utanan sanatçılar hakkında sizin düşünceleriniz öğrenebilir miyiz?  

Nİ- Habilhan Bey, Kırıkkale ve Kırıkkaleli olmak konusunda ben da en az sizin kadar hassasım. Sonuçta ben Selim Özer Mahallesinde doğdum. Kırıkkale´nin en kenarındaki mahallelerinden en merkezi caddelerine kadar ben bu şehirde yetişmiş bir insanım. Zaten yaptığım iş itibariyle de ilk amacım bu şehrin kültürünü tanıtmak ve yaymak. Bu yüzden buna ben de tepkiliyim. Bizler bu halkın içinde yetiştik. Birazcık yükselince, bir yerlere gelince kibir ve ukalalık yapmak, tepeden bakmak insani olarak hoş bir davranış değil.

İnsan olan geçmişini unutmaz, çıktığı kabuğu inkâr etmez. Dışınızda ne olursanız olun, önemli olan iç güzelliği. Kırıkkale bizim içimiz, özümüz?

Her ne kadar 20 yaşından sonra Ankara´da ikamet etmeye başlamış olsam da bir ayağım Kırıkkale´de. Ben bu şehirde kendimi buluyorum. Akrabalarım, çocukluktan beri arkadaşlarım hep Kırıkkale´de. Ankara´daki arkadaşlarım arasında da benim sürekli Kırıkkale´ye gelmem, Kırıkkale sevdam espri konusudur. Ama Kırıkkaleli olmayan hiç kimse Kırıkkale´nin niçin sevildiğini bilemez!

Ayrıca insan özünü kaybetmemeli? Bugün Neşet Ertaş, Neşet Ertaş ise özünü kaybetmediği içindir. Sigaraya ?cuvara?, gönüle ?göongul? diyen Neşet Ertaş´ı seviyor bizim milletimiz.

Röportajımızın başından beri sizlere yaşadıklarım anlatırken, yeri gelip çok ciddi maddi sıkıntılar içerisinde boğuştuğum günleri anlatırken o günlerimden asla gocunmadığımın da bilinmesini isterim. Aslımı ne kadar inkâr edersem edeyim, benim aslım değişecek mi?

Demem o ki, aslımızı inkâr etmememiz, kültürümüze sahip çıkmamız, üstatlarımızın, türkülerini yaşatmamız lâzım.

Hazır konu buraya gelmişken sizinle çok üzüldüğüm, içimi acıtan bir durumu da paylaşmak istiyorum. ?Ben Gidiyom Emanetim Allah´a? isimli bozlak MESAM´da Hacı Taşan üzerinde kayıtlıdır ve bunun böyle olduğunu da eskiden beri herkes bilir. Fakat nasıl oluyorsa merhum Neşet Ertaş vefat etmeden önce birileri bu bozlağı Muharrem Ertaş üzerine kaydettiriyor. Dahası, Kalan Müzik isimli firma da bu bozlağın telifini alıyor.

Ben de bir programda okumak üzere MESAM´a başvurduğumda bu gerçeği öğrendim ve şok oldum. Dahası, kendi üstadımın, kendi toprağımın, kendi memleketimin sanatçısının bozlağı için Kalan Müzik´e 3 bin lira telif ücreti ödedim.

Birincisi, hadi o anda param vardı da ödeyip bu bozlağı okudum, olmayan sanatçılarımız ne yapacak?

İkincisi, ben bu 3 bin lirayı bu bozlağın ?havalandırıldığı? topraklarla uzaktan yakından alakası olmayan birilerine verdim ve çok gücüme gitti. Emin olun, bu bozlağın telif hakları Hacı Taşan´ın ya da hadi Muharrem Ertaş´a geçti, onun yakınlarının elinde olsa da, ödemeyi o kişilere yapmış olsaydım, emin olun hiç gücüme gitmezdi. Hem Hacı Taşan, Neşet Ertaş ya da diğerlerinin hayatları boyunca hangi eserleri için telif ücreti istediğini duydunuz? Neşet Ertaş üstat, bırakın telif ücreti istemeyi, kendi eserlerini okuyup, bir de ortaya telif çıkmasın diye okuduğu esere ?anonim? diyen sanatçılara, ?Neşet Ertaş olarak, türkülerimin genç nesil tarafından okunmasından mutlu oluyor, gurur duyuyorum. Yalnız, türkülerimi okurken keşke adımı söyleseniz? Sizden para isteyen mi var?? diyerek nazikçe sitem etmekten başka bir şey yapmazdı ki!

Ne acı ki, merhum Neşet Ertaş hastanede yatarken, ?Ben Gidiyom Emanetim Allah´a? bozlağının Muharrem Ertaş´ın üzerine kaydedilmesi fikrini de Bayram Bilge Tokel vermiş. Bayram Hoca ki, türkülerimize ve kültürümüze sahip çıkan, akademik seviyede eğitim veren bir hocamız. Böyle bir yaklaşımın bizlere ne denli zarar vereceğini hiç mi düşünmemiş Bayram Bilge Hoca?



1

HEMŞEHRİMİZDEN, TÜRK TARİHİNE ÖNEMLİ HİZMET

2

Ahilik Haftası “sessizce” kutlanıyor

3

Yahşihan Belediyesinden örnek “Türkçe” kararı

4

Kırıkkale’yi “görmeye değer”

5

Zaferin 949. yılında Kırıkkale de yerini aldı

6

Tarihi eser kaçakçılarına aman yok!

7

Çaşnigir yeniden ziyarete açıldı