AFET ZARARLARINI AZALTMALIYIZ
Türk Kızılay?ı tarafından başlatılan afet zararlarının azaltılması ve toplumu harekete geçirmek amacıyla başlatılan ?Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projesi? başarıyla devam ediyor. Projenin önemli paydaşlarından olan Valiliklerden destek almak ve projeyi tanıtmak amacıyla İl Müftülüğü?nde seminer düzenlendi. Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi Jeofizik Mühendisi Yavuz Güneş, Türkiye?nin deprem bölgesinde olduğunu ve Van depreminde eski yaraların açıldığını söyledi. Kırıkkale?nin de risk grubunda olduğunu belirten Güneş, Türkiye?de sadece Kırıkkale?nin; birinci, ikinci ve üçüncü derece risk grubunda olduğunu bildirdi.
50 FARKLI BELİRTİ VAR
Depremin gece, gündüz veya ne zaman olacağının tam olarak belli olmadığını dile getiren Güneş, depremi önceden belirlemede kullanılan yaklaşık 50 farklı öncül belirti olduğunu, suların ısınmasının bunlardan sadece bir tanesi olduğunu kaydetti. Güneş, belirli bir düzen içerisinde olmayan davranışların depremin önceden belirlenmesinde yeterli olmadığını ifade etti. Güneş, olası bir afete hazırlamak, yapısal olmayan tehlikelerin azaltılması ve depreme karşı dayanıklı yapı üretimi konusunda da öğrencilere bilgiler verdi. Güneş, depremlerin Allah`ın bir lütfü olduğunu savunarak, ?Depremler neticesinde çok önemli tabiat olayları meydana geliyor. Depremlerden kaynaklanan ölüm ve yıkımlar için bir suçlu aranacaksa suçlu insandır? dedi.
DEPREM AÇISINDAN RİSKLİ BÖLGELER
Güneş konuşmasının devamında, ?Türkiye`de de doğudan batıya gidildikçe depremin büyüklüğüne oranla can ve mal kayıplarının azaldığını görüyoruz. Çünkü Doğu Anadolu`da gelir düzeyi ile batıdaki aynı değil. Dolayısıyla batıda yaşayanlar ev yaptırırken jeofizikçi, mimar, mühendis gibi teknik insanlardan profesyonel yardım alabiliyor. ?Doğu`da ise hala çamurdan yapılan evler bulunuyor. Hititler`den kalan yapı alışkanlığı 4 bin yıl geçmesine rağmen ülkemizin doğusunda aynen devam ediyor ve evler de bu nedenle yıkılıyor? diye konuştu. Güneş, Anadolu`nun kuzey ve güneyden sıkıştırılarak batıya doğru kaydırıldığına dikkati çekerek, ?Bu durum Türkiye`de etkili depremler oluşmasına sebep oldu. Irak ve Adana-Hatay tarafından gelen fay hatlarının Kuzey Anadolu fay hattı ile birleştiği yer olan Bingöl`ün Karlıova ilçesi, deprem açısından talihsiz bir bölge? dedi.
TOPLUM LİDERLERİNİ BİLİNÇLENDİRİYORUZ
Kızılay Kırıkkale Şube Başkanı Cengiz Kaplanhan, Proje kapsamında olası afet zararlarını azaltmak, toplumu afet konusunda bilgilendirmek ve bu bilgileri toplumun çeşitli kesimlerine yansıtmak amacıyla toplum liderleri olan muhtarlar, öğretmenler, din görevlileri ve toplum destekli polislere çeşitli seminerler verdiklerini söyledi. Kaplanhan, din görevlilerinin topluma liderlik yaptığını söyledi. Bu liderlik aracılığıyla halkında bilgilendirilerek, eğitileceğini belirten Kaplanhan, ?Projenin halkımızı bilinçlendirmek amaçlı çok yararlı olacağını düşünüyorum? diye konuştu.
TOPLUMSAL DAYANIŞMA VURGUSU
Müftülüklerin ve din görevlilerinin toplumsal dayanışma sağladığını vurgulayan İl Müftüsü Bekir Gerek ise; ?Barış sağlayıcı yönlerinin yanı sıra, toplum üzerinde yapıcı ve birleştirici özelliğe de sahiptir. Nasihat yolu ile bilgiyi yayma üstünlüğüne sahip olduğu bir gerçektir. Bundan dolayı Müftülüklerin ve din görevlilerinin afet öncesi, afet anı ve sonrasında çok önemli rol ve sorumlulukları bulunmaktadır? şeklinde konuştu.
DİN GÖREVLİLERİNE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR
Vali Ali Kolat ise, toplumu bilinçlendirmek amaçlı din görevlilerinin önemli bir etken olduğunu söyledi. Kolat, Kızılay projelerinin din görevlileri tarafından insanlara iletilmesinin önemli bir proje olduğunu bildirdi. sKolat konuşmasını ?Kırıkkale?de riski yüksek kuruluşlar var. Geçmişte bir takım bazı üzücü olaylar yaşanmış. Bu üzücü olayların tekrar yaşanmaması için de gerekli tedbirler ve önlemler alınmış. Bunun yanı sıra doğal afetlerden oluşan ve risk arz eden bir deprem bölgesiyiz. Bunun için her türlü tedbirlerimizi alarak, halkımızı bilinçlendirmeliyiz? şeklinde konuştu.