Tarih: 29.08.2021 14:08

İklim değişikliği çeşitliliğe yol açacak

Facebook Twitter Linked-in

Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürü (TAGEM) Nevzat Birişik, iklim değişikliği nedeniyle alışagelen çeşitlerin ve yetiştiricilik kültürünün aynı şekilde devamının mümkün olmayacağını söyledi.

TİGEM'İN KATKILARIYLA ÇÖZECEĞİZ

Birişik, 2021'de birçok ülkede olduğu gibi Türkiye'de de kuraklık, sel ve orman yangını gibi doğal afetlerle karşılaşıldığını hatırlattı. Kırıkkale'de de kuraklıktan dolayı hububat başta olmak üzere kayıplar yaşandığına dikkati çeken Birişik, şöyle devam etti: "Türkiye'de tohum üretimimizi etkileyecek ölçüde, kayda değer bir düşüş olmayacağını ve daha önceki yıllardan devreden stoklarımızla birlikte tohumculukta bir sıkıntı yaşanmayacağını düşünüyoruz. Belki bazı spesifik çeşitlerle ilgili bir miktar tedarikte sıkıntı olabilir ama bunu da özellikle Tarım ve Orman Bakanlığının enstitüleri ile TİGEM'in katkılarıyla çözeceğiz."

BİYOLOJİK SERVETİ MUHAFAZA EDİYOR

Tohum konusunda genel bir sıkıntı yaşanmayacağını, çiftçilerin hiçbir şekilde ekimden, üretimden vazgeçmemeleri gerektiğini vurgulayan Birişik, Tarım ve Orman Bakanlığı olarak 34 gen bankasında Türkiye'nin biyolojik servetini muhafaza ettiklerini aktardı. Birişik, "Yerli ve Milli Tohum Projesi" kapsamında her ilde, o bölgede uzun yıllardır yetiştirilen ve oradaki iklime uygun, hastalıklara karşı dayanıklı olan çeşitleri aldıklarını ifade ederek, "Bunları enstitülerimizde ıslah edip, tekrar o illerde deniyoruz. Dolayısıyla asıl hedefimiz, Kırıkkale'nin zenginliğini tekrar Kırıkkale'ye geri vermek. İklim değişikliği bize şunu gösteriyor, alışageldiğimiz çeşitlerin ve yetiştiricilik kültürümüzün aynı şekilde devam etme imkanı yok. Hep birlikte kendi imkanlarımızla, kendi çeşitlerimizi en uygun arazimize dikip, çiftçilerimize göstermeliyiz." ifadelerini kullandı.

TIBBİ AROMATİK BİTKİ ÇALIŞMALARI

Birişik, Türkiye'de 65 ilde çok sayıda tıbbi aromatik bitkinin denemelerinin yapıldığını dile getirdi. Bu konudaki sıkıntılarının, aynı anda birçok ilde lavanta ya da çörek otu yetiştirilmesi olduğuna dikkati çeken Birişik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunlar temel gıda olmadığı için de bir süre sonra arz fazlasından dolayı çiftçinin satış problemi ortaya çıkıyor. Tıbbi aromatik bitkilerle ilgili diyoruz ki içerik, kalite ve verim açısından en iyi hangi ilde üretiliyorsa, ol il veya o minvaldeki birkaç ilde yetiştirelim, daha fazla yaygınlaştırmayalım. Örneğin Kırıkkale'de özellikle tıbbi amaçlı çok kaliteli çörek otu yetişiyor. Dolayısıyla Kırıkkale'de çiftçimizin çörek otundan para kazanmasını temin etmek amacıyla belki Kırıkkale dışındaki bazı illerde bu bitkiyle ilgili çalışma yapmaktan vazgeçmemiz veya çörek otunu tıbbi ürünlere işleyecek sanayiyi desteklememiz gerekiyor."

HAYVAN ISLAHI PROJELERİ

Birişik, şu anda 57 ilde 187 "Halk Elinde Islah Projesi" yürüttüklerini de dile getirerek, şunları kaydetti: "Proje kapsamında biz vatandaşın hayvanını almıyoruz. Üniversiteden bir hocamız ve ilgili araştırma enstitüsünden bir iki arkadaşımız o sürüyü takip ediyor. Bu sürüler genelde 6 bin baş dişiden ve 300 baş erkekten oluşuyor. Bir süre sonra sürünün içerisinde genetik ilerlemesi iyi olanları seçiyoruz ve onları damızlık olarak üreticilerimize dağıtıyoruz. Böylelikle 10-15 yılın sonunda ikizlik oranında, süt veriminde, yapağısında ve doğum sıklığında artış sağlıyoruz."




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —