BİZİ DE SERBEST BIRAKIR MISIN ?
Habur’da kurulan çadır mahkemelerini hatırlatan Tunçbilek, bebek katili teröristlerin pişman olmamalarına rağmen affedildiğini, kurulan ihanet çadırlarında Türk Bayrağı’nın ve Atatürk’ün resminin bulunmadığını söyledi. Tunçbilek “Yine sinsice kurulmuş bir tezgâhla karşı karşıyayız. Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da olan olaylar âdeta ikinci bir habur vakasıdır. Birinci Habur’da dağdan inen eli kanlı teröristler ayaklarına bağımsız mahkemelerimiz götürülerek pişmanlık yasasından yararlanmak istememelerine rağmen affedilip serbest bırakılmıştı. Bu mahkemelerde ne Türk Bayrağımız nede Atatürk’ün resmi vardı. Şimdi soruyorum sana başbakan bizlerde masum insanları öldürsek kundaktaki bebeklere kıysak suçsuz kızlara tecavüz etsek ülkede iç isyan çıkarsak ayağımıza bağımsız mahkemeleri getirip bizi de serbest bıraktırır mısın” dedi.
BAŞBAKAN DA KÜRDİSTAN DEDİ
Tunçbilek açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “İkinci Habur’da ise yüz binlerce bölücü vatan haini toplanmış, sözde baş çomarı olan Barzani muhatap kabul edilmiş baş konuk olarak ağırlanmıştır. Bütün bunlar yetmezmiş gibi çomar konuşmaya çağırılırken özerk Kürdistan cumhurbaşkanı olarak lanse edildi. Bu köpekler bu cesareti gösterirken benim cumhuriyetimin başbakanı rahatsız olmak bir tarafa bu sözlerden haz duymuş ve sözde kürdistanı ağzına alarak tarihte şeref yoksunluğuna adını altın harflerle yazdırmıştır”
BÖLÜCÜLERDEN FARKI YOK
“Çünkü pkk ile görüşen şerefsizdir, namussuzdur diyen boş bakan ifadesini değiştirerek devlet görüşür hükümet görüşmeze çevirmiştir. Daha sonra ise Oslo görüşmelerini ben başlattım diyerek ne kadar şerefli bir insan olduğunu göstermiştir. Bu olayların devamında şivan perver söylediği şarkıda doğuyu kan emici Türklerden biz koruduk derken Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Tayyip Erdoğan denilen zat büyük bir sevinçle alkış tutmuştur. Şimdi soruyorum sana boş bakan o topraklardaki binlerce şehit kanı senin hiç vicdanını titretmedi de öldürülen o hainlerin akan kirli kanlarımı sana dokundu. Bu sözlerin seni bu derece mutlu etmesi seninde o bölücülerden hiçbir farkının olmadığının bir göstergesi değil midir?
KAN KUSAR OLDUK
Biz kürt kardeşlerimizle güle oynaya yaşarken ak parti iktidarında ne oldu da bu iki kardeş birbirine kan kusar oldu. Bizim tek derdimiz vatandır ve bölünmez bütünlüğümüzün karşısında olan herkesle mücadele etmektir. “Hayali Kürdistan’a başkent yapmak istediğiniz Diyarbakır, Büyük Türkmen Beği Uzun Hasan’ın şehridir. Don Kişotlar’ın başkenti olamaz.” Biz Ülkücü Hareket olarak bu vatanın sevdalıları olarak göğsümüzü siper ettik ve bugün buradan haykırıyoruz. Ne mutlu Türk’üm diyene.
İLK ŞEHİT OLMA ADAYIYIZ
Yıllardan beridir bu iğrenç manzarayı hep köşemizden ibretle izledik. Türk milleti olarak bıçağın kemiğe dayandığı nice büyük günde neler yaptığımızı herkes çok iyi bilmektedir. Bizler bu uğurda ölmeyi çok iyi biliriz. Gömdüklerimizin yerini de hala unutmadık. Kimse bizim sabrımızla oynamaya kalkmasın. Çünkü Milliyetçi – Ülkücü Hareket olarak yaptıklarımızın yapacaklarımızın teminatı olarak görülmesini istiyoruz. Hala Ruhi Kılıçkıran gibi ilk şehit olma adayıyız.
KURTULUŞ MÜCADELESİ
Hala Süleyman Özmen gibi kurşunların önüne atılmaya varız. Hala Dursun Önkuzu en ağır işkencelere dayanacak güçteyiz. Hala Baki Yeşiloğlu gibiyiz ve dimdik karşınızdayız. Ey gafiller ordusu ve onun yaltakçıları; Hala Alparslan Türkeş Gibiyiz ve "Türkiye`yi parçalatmayacağız, buna kararlıyız, bunu iyi anlayın! Kan dökmek gerekirse, vatanımızın bütünlüğü için kan da dökeriz! Devletimizi ayakta tutmak için canımızı da feda ederiz! Bundan haberiniz olsun! Yanlış yoldasınız! Kendinizi düzeltin!" 1980 Eylülünde belki bir gün lazım olur diye toprağa gömdüklerimizi çıkarmanın zamanı geliyor. Kurtuluş mücadelesini yeniden başlatma vakti çoktan gelmiştir. Oturmakla ve sadece slogan atmakla bu iş olmayacağını görmekteyiz. Gün çalışma vaktidir. Sen, ben yok biz varız.