İdam geri gelsin

İdam geri gelsin

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici idam cezasının geri getirilmesini istedi. Destici Küçük çocukları hunharca öldüren ve Mehmetçiğimizi şehit eden teröristler için idam cezasının geri gelmesi gerekir” dedi.

İDAM CEZASI GERİ GETİRİLMELİ
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici idam cezasının şeniden getirilmesini istedi. Destici özellikle son günlerde yaşanan küçük çocukların ölümü ile ilgili olarak yaptığı açklamada "Küçük yaştaki çocukları kaçırıp tecavüz ettikten sonra öldürenler ve askerimize kurşun sıkarak, onları şehit edenler için yani teröristler için mutlaka idam cezasının geri getirilmesi lazım." dedi.

KESKİN’İN TARİHİ DOKUSU VAR
BBP Genel Başkanı Destici, Keskin Belediye Başkanı Dede Yıldırım’ı ziyaret ederek, partililerle bir araya geldi. Burada açıklamalarda bulunan Destici Keskinin tarihi dokusu bakımından birçok ilden daha eski bir yapıya sahip olduğunu söyledi Destici, “Bu tarihi insanlara tanıtmak gerekir. Belediye Başkanımız Dede Yıldırım’a bu konuda destek vereceğiz. Keskin’in kalkınması için elimizden geleni yapacağız.” dedi

PARTİLİLERLE SOHBET ETTİ
Bir süre partililerle sohbet eden Destici, Belediye Başkanlığında gazetecilere yaptığı açıklamada, elbette ki Cumhurbaşkanın halkın seçmesini başından beridir savunduklarını belirterek, Cumhurbaşkanını halkın seçmesinin en doğru seçim sistemi olduğunu düşündüklerini belirtti.Cumhurbaşkanlığı görevinin Türkiye’nin en yüksek temsil ve denetleme makamı, olduğunu ifade eden Destici, şunları söyledi:"Cumhurbaşkanı, Yasama, Yargı, Yürütme dediğimiz bu 3 kuvvetin denetimini gerçekleştiriyor. Türk milletinin garantisi, garantörü dolayısıyla bir daha seçilme endişesi yaşamaması gerekiyor. İkinci bir defa seçilmek için bire takım tavizlerin verileceği bir makam olmaması gerekir.’’

SORUNLARI YAŞIYORUZ
‘‘Bakın bugün o sorunları yaşıyoruz. O yüzden bizim isteğimiz gerekirse anayasa değişikliği acilen yapılsın. Cumhurbaşkanının tek dönem seçilmesi için geçmişte de önerdik, şimdi de öneriyoruz. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi en doğru seçimdir ama 5 ya da 7 yıllık süre için yani tek dönem için seçilmelidir. Peki nasıl bir Cumhurbaşkanı? Milletin her kesimin benim Cumhurbaşkanım diyebileceği bir Cumhurbaşkanı seçilmesi gerekir. Bence bir partinin Cumhurbaşkanı olursa başbakandan farkı olmaz. Onun için bence ortak bir konsersuyum oluşturarak herkesin evet olabilir dediği isim üzerinde uzlaşılmalı. Mümkünse tek adayla gidilebiliyorsa gidilmeli. Tabi ki farklı adaylar olabilir. Bu da normaldir, demokrasinin gereğidir.’’

İDAM CEZASI GERİ GETİRİLMELİ
On binlerce çocuğun akıbetinin bilinmediğine değinen Destici, kamuoyunun bunlardan ancak canlarının yandığında farkına vardığını belirterek şunları kaydetti:‘‘Kaçırılarak tecavüz edip öldürüldükten sonra bulunursa ya da hunharca öldürülüp bir kör kuyuda bulunursa o zaman Türkiye kamuoyuna düşüyor. Bunların tedbirleri alınmıyor. Ülkeyi yönetenler maalesef bunlarla ilgili 12 yıldır bir çözüm üretemedi. Biz açık ve net söylüyoruz. Kim neyi hak ediyorsa onu bulmalı ve adalet işlemeli. Bu küçük çocuklarımız kaçırıp tecavüz edip öldürenler için mutlaka ama mutlaka idam cezası geri getirilmeli. Halkın yüzde 95` de bunu istiyor zaten. Hakkın haklıya teslim edilerek adaletin yerine gelmesi gerekir’’

DOĞRU BULMUYORUZ
Bir gazetecinin Fethullah Gülen`in Türkiye`ye iade edilmesi ile ilgili bir soru üzerine Destici: "Ben tabi ki doğru bulmuyorum. Çok net bir şekilde ifade ediyorum. Yani Türkiye`yi yönetenlerde bu kararlarından dolayı pişmanlık duyacaklar diye düşünüyorum. Başta paralel devlet iddiaları olmak üzere bu tür iddiaların sanal ve izafi olduğunu başından beridir söyledim. Böyle düşünüyorum böyle inanıyorum. Çünkü belge yok ve ispatlanan bir şey yok ortada. Kendileriyle ilgili birtakım soruşturmaların akabinde bu tür iddialar gündeme geldi ve getirildi. Düne kadar dünyanın her tarafında başta okullar olmak üzere yapılan faaliyetlerin takdirle anıldığı, övgüyle söz edildiği Fethullah Gülen, bugün ABD’de hem de örgüt üyesi, örgüt başı ya da terör suçlusu gibi iade edilmesinin ben gerçekten adilde bulmuyorum ahlaki de bulmuyorum" dedi.
Destici, Türkiye’de hukukun dışına çıkan, devletin gizli belge ve bilgilerini yabancılara aktaran, casusluk yapan, kamu düzenini bozan, yasalara uymayan, meşru hükümete karşı darbe girişiminde bulunanlar varsa elbette bunlarla ilgili hukuk içerisinde işlemler yapılması gerektiğini söyledi.