Güçlü Türkiye saray ile değil, fabrikalarla kurulacak

Güçlü Türkiye saray ile değil, fabrikalarla kurulacak

Saadet Partisi İl Başkanı Veysel Kutluca, parti yaptığı basın açıklamasında, gündemin öne çıkan konu başlıkları hakkında değerlendirmelerde bulundu.

“GÜÇLÜ TÜRKİYE SARAY İLE DEĞİL, FABRİKALARLA KURULACAKTIR”

Malazgirt Zaferi’nin yıl dönümü nedeniyle Ahlat’ta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen Bakanlar Kurulu’nu eleştirdi. Kutluca, “Ahlat’ın öncelikli ihtiyacı 1.071 metrekare büyüklüğünde köşk değil 1.071 insanımızın çalışacağı fabrikadır. Güçlü Türkiye, kaynaklarımızı tüketen saraylarla değil; üreten fabrikalarla kurulacaktır” dedi.

“ÜRETMEYEN EKONOMİ İFLASA MAHKÛMDUR”

Ekonomik kriz dönemlerinde köşk ve saray yapmanın israftan başka bir şey olmadığını belirten Kutluca, “Bakınız; Muş Şeker Fabrikası 2018 yılında, bu iktidar döneminde satıldı. 2019 yılında ise Ahlat köşkünün temeli atıldı. Siz kalkacaksınız, fabrikayı satıp köşk yapacaksınız. Sonra da çıkıp ‘ekonomik kriz yok, dış güçlerin oyunu var’ diyeceksiniz. Millete tasarrufu öğütleyenler, israf ve şatafattan vazgeçmedikçe ülke ekonomisinin düze çıkması mümkün değildir. Her zaman dedik, demeye devam edeceğiz; üretmeyen ekonomi iflas etmeye mahkûmdur” ifadelerini kullandı.

“NE VERGİ ÖDEYECEK ESNAF KALACAK NE DE DEFTER TUTACAK MUHASEBECİ KALACAK”

Ekonomide yaşanan sorunlara yönelik iktidarın pansuman çözümler üretmeye devam ettiğini belirten Kutluca, yürürlüğe konulan “Enflasyon Muhasebesi Uygulaması” hakkında konuştu. Kutluca, “Enflasyon zaten haksız bir vergidir. Enflasyon muhasebesi ise bir ‘tuzak vergidir’. Ve maliye tarihimize, AK Parti iktidarı tarafından kara bir leke olarak düşürülecektir. Üzülerek ifade ediyorum ki; enflasyon muhasebesi uygulamasında ısrar edilirse ortada ne vergi ödeyecek bir esnaf ne de defter tutacak serbest muhasebeci, mali müşavir kalacaktır. Bunun bedeli Türkiye’ye ağır olacaktır” diyerek, tepkisini dile getirdi.

“ÇOCUKLARIMIZIN HAYALLERİ ELLERİNDEN ALINDI”

Okulların açılmasına sayılı günler kaldığını belirten Kutluca, ekonomide yaşanan problemlerin gelecek nesillerin eğitim hayatını da olumsuz etkilediğini kaydetti. Kutluca, “Okul masrafları artık dayanılabilir değil. Eğitim masraflarını karşılayamayan milyonlarca insanımız var. Daha bir iki gün önce çanta alamayan bir kız çocuğunun röportajını izledik. İzlerken yüreğimiz parçalandı, içimiz burkuldu. Beslenme çantasına sadece ekmek koyup okuluna giden çocuklarımız var. Bu ülkenin çocuğu hayal kuramıyor. Bu ülkenin çocuğunun hayalleri ellerinden alındı. Artık yeni Türkiye'de okul fişleri, ‘Ali müteahhit ol!’, ‘Öde Oya öde!’, ‘Sus Ayşe sus!’ şeklinde olacak” diye konuştu.

“TÜRKİYE, BİR CİNNET HÂLİ YAŞIYOR”

Türkiye’de ekonomi kadar sosyal hayatta yaşanan problemlerin artık tehlikeli bir boyuta ulaştığını vurgulayan Kutluca, şunları kaydetti: “Adeta Türkiye bir cinnet hali yaşıyor. İşte en son yaşadığımız Narin Güran olayı. 21 Ağustos’ta Kur’an kursundan dönemeyen Narin kızımız, 8 gündür; AFAD ve jandarmanın da içinde olduğu 150 kişilik bir ekip ile aranıyor. 11 dönümden fazla alan arandı.

“BU DURUM SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL”

Ailemizin yaşadığı bu dram, Türkiye’nin dramıdır. İnsanlarımız cinnet haberlerini izledikten sonra, sıradaki kurban olmaktan korkuyor. Bu, asla sürdürülebilir değil. Tekraren hatırlatıyoruz; burası kartellere teslim edilmiş Meksika değil, çetelere diz çöktüremeyen Brezilya değil. Burası Kurtlar Vadisi Türkiye’si değil. Gerçek hayatta yaşananlar ancak dizilerde yaşanabilir.”

“BU AYIP ÜLKEMİZE FAZLA”

Son günlerde kamuoyunda büyük tepkilere neden olan İsrail’i korumak ile görevli ABD gemisi ile yapılan ortak tatbikat hakkında da konuşan Kutluca, “TCG Anadolu Savaş Gemimiz, İsrail’i korumak için görevlendirilen ABD savaş gemileri ile ortak tatbikat yapıyor. Bunu da ülkemizin resmi kurumlarından değil, ABD’den öğreniyoruz. Bu ayıp artık ülkemize fazla. Buna yüreğimiz dayanmıyor. Türkiye’nin adının bir terör devleti ile yan yana anılması, zulme destek olması asla kabul edilemez. Bu anlayışı reddediyoruz. Türkiye’yi savunması gereken savaş gemileri, mazluma bomba yağdıran bir terör devletinin güvenliğini sağlayan gemilerle tatbikat yapamaz. Türkiye, manda ve himaye ile yönetilen bir ülke değildir. 55 yıldır şahsiyetli dış politikadan kastımız tam da budur” dedi.

“FİLİSTİN İÇİN BİR ARAYA GELMİŞ GENÇLERİN SESİNE KATLANAMIYORLAR”

 “İsrail’le ticareti kesemiyorlar, destekçileri ile tatbikat yapıyorlar; bir yandan da farklı düşüncelere sahip Filistin için bir araya gelmiş gençlerin seslerine katlanamıyor” diyen Kutluca, “Bu gençlerimizden biri şu anda Arnavutköy’de geri gönderme merkezinde tutuluyor. Suçu nedir? TRT World’un panelinde İsrail’e tedarik edilen petrolü ifşa etmesi. Gücün, İsrail’e gösterilmesi gereken bir dönemde bu kabul edilemez. Genç arkadaşımızın derhal çıkarılması ve iktidarın artık hatalarına karşı daha kabullenici bir tavır takınması gerekir” diye konuştu.

“İSTİKLAL DE, İSTİKBAL DE SAADET PARTİSİ’NDE”

Tüm bu karamsar tablonun Millî Görüş iktidarı ile sonlanacağını vurgulayan Kutluca, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Biz dünyanın beyninin ve kalbinin yeniden aziz Anadolu olacağına inanıyoruz. En önemlisi, biz çizdiğimiz bu kötü tablonun değişeceğine inanıyoruz. Aziz milletimiz müsterih olsun. Biz daha önce yaptığımız gibi yine yapacak ve ülkeyi hep birlikte yeniden düzlüğe çıkaracağız. Çünkü biz istiklalin de, istikbalin de Saadet’te olduğuna inanıyoruz.”