Tarih: 01.08.2017 20:23

Grevli gerçek toplu sözleşme hakkımızdır!

Facebook Twitter Linked-in

OHAL/KHK REJİMİNİN KALKTIĞI, EŞİT, ÖZGÜR, BARIŞÇIL, LAİK, DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE İSTİYORUZ! 

Grevli gerçek toplu sözleşme hakkımızdır!

2018-2019 yıllarını kapsayan Toplu İş Sözleşmelerine (TİS) ilişkin görüşmelerin başlaması dolayısıyla bir basın açıklaması yapan KESK Kırıkkale Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve Eğitim-Sen Şube Başkanı Yüksel Şahin, Grevli gerçek toplu sözleşme olmadan taleplerinin yerine gelmiş sayılmayacağını belirterek, ?OHAL/KHK rejiminin kalktığı, eşit, özgür, barışçıl, laik, demokratik bir Türkiye istiyoruz. OHAL Kaldırılsın, ihraç edilen kamu emekçileri görevlerine iade edilsin? dedi.

MASANIN İKİ UCU

Kamu emekçilerinin 2018-2019 dönemi toplu sözleşme görüşmeleri 1 Ağustos´ta başladığını kaydeden Şahin, şöyle konuştu: ?Masanın bir tarafında, 15 Temmuz darbe girişimini Allah´ın bir lütfu gibi görüp 20 Temmuz 2016´dan beri ülkeyi OHAL/KHK ile yöneten, darbecilerle mücadele adı altında muhalif tüm kesimleri susturmaya çalışan, tüm demokratik hakları gasp eden, KHK´larla bir gecede yüzbinlerce kamu emekçisini haksız/hukuksuz bir şekilde işten atan AKP hükümeti ile yandaş Memur-Sen var. Masanın diğer tarafında ise, kamu emekçileri hareketinin kurucusu, yürütücüsü, tüm haksız/hukuksuz uygulamalara olduğu gibi KHK´larla işinden atılan yüzbinlerce kamu emekçisine sahip çıkan kamu emekçilerinin gerçek temsilcisi KESK var!?

4688 SAYILI YASA ILO NORMLARI VE AİHM KARARLARINA GÖRE YENİDEN DÜZENLENMELİDİR!

?4688 sayılı yasa ILO sözleşmeleri başta olmak üzere uluslararası hukuk ve AİHM kararlarına aykırı içeriği ile grevli toplu sözleşmeli sendikal mücadelenin önünde engeldir. Bu yasayla ?Her sendikanın kendi üyesinin hak ve çıkarlarını savunma´ ilkesi ayaklar altına alınmıştır. Yasanın bu halini Hükümet ile birlikte hazırlayan yandaş konfederasyon böylece üyesi olmayan yüz binlerce kamu emekçisinin iradesini gasp etmektedir. 4688 sayılı yasa ile kamu emekçilerinin hak ve çıkarını koruyup geliştirecek gerçek bir TİS yapmak mümkün değildir.?

OHAL/KHK REJİMİNDE TOPLU SÖZLEŞME OLMAZ!

?4688´in yanı sıra, AKP´nin OHAL´i temel hak ve özgürlükleri, sendikal hakları engellemek için kullandığı bir ortamda gerçek bir TİS yapma koşulları yoktur! İki kişinin dahi yan yana gelmesine izin verilmediği, grevlerin, eylem ve etkinliklerin, anayasal güvence altında olan basın açıklamalarının dahi yasaklandığı, alanların barikatlarla çevrildiği bir ortamda TİS taleplerimizi emekçilere ve kamuoyuna açıklamamızın, hükümetin dayatmalarına karşı itirazlarımızı ve demokratik haklarımızı kullanmamızın iktidarı rahatsız edeceği açıktır. AKP, sesimizi kısarak, tüm koşulların lehinde olduğu bir ortamda ortada pazarlık yapılan bir masa varmış görüntüsü yaratarak, çok önceden belirlediği yüzdelik zamla kamu emekçilerini iki yıl daha oyalayacak satış sözleşmesini dayatmaktadır. Koltuk değneği ise yandaş Konfederasyon Memur-Sen´dir.?

MEMUR SEN + AKP İŞBİRLİĞİYLE YENİ SATIŞ SÖZLEŞMESİ YOLDA!

?AKP Hükümetiyle iktidarın arka bahçesi durumundaki Memur-Sen, 3 milyon kamu emekçisinin, 2 milyon emeklinin aileleriyle toplam 20 milyon emekçinin önümüzdeki iki yılını ipotek altına almaya çalışmaktadır. Memur-Sen ?Yeni Satış Sözleşmesi? imzalamanın önünde engel olarak KESK´i görmektedir. KESK sizin yeni bir satış sözleşmesi yapmanıza izin vermeyecek, çirkin pazarlıklarınızı teşhir edecek, bedeli ne olursa olsun sendikal hak ve özgürlükler mücadelesinden taviz vermeyecektir.?

Haber: Murat Karadağ

 

 

BERABER YÜRÜDÜLER BU YOLLARDA

?2015 Satış Sözleşmesi ile 2016 enflasyon farklarını yok ettiler. 2016 yılında kamu emekçileri 12 ay çalıştı ama enflasyon farkı ve vergi dilimi soygunu ile 11 ay maaş aldı. Aile-eş yardımında, özel hizmet tazminatlarında, doğum ve ölüm yardımlarında, harcırahlarda, fazla mesai ücretlerinde, ek ders ücretlerinde artış olmadı. Hükümetin teklifinin altında bir teklife imza attılar. Kamu emekçilerinin can alıcı taleplerini ?TİS konusu olmadığı ?gerekçesiyle KPDK´ya sevk edip çürümeye bıraktılar. Bu kurulu, kamu emekçilerinin iş güvencesinin ortadan kaldırılıp sözleşmeli ve performansa dayalı çalıştırmanın planlanmasının yapıldığı bir platforma dönüştürdüler. Haksız, hukuksuz bir şekilde gece yarısı KHK´leriyle ihraçlar, açığa almalara değil ses çıkarmak kendi üyelerini bile sendika binalarına sokmadılar. Sürgün, rotasyon, performansa göre ücretlendirme, iş güvencesinden yoksun olarak sözleşmeli çalıştırma, atamalar, kadrolaşma, mülakat gibi uygulamalarda ayırımcılık had safhaya ulaştı.?

ÇAĞRI VE TALEBİMİZDİR!

?OHAL kaldırılmalıdır! İş güvencesini tamamen yok eden, meclisi devre dışı bırakan, hukuksuz ve keyfi KHK´lar geri çekilmelidir! İhraç edilen ve açığa alınan tüm kamu emekçileri görevlerine iade edilmelidir! Aradan geçen süreler için bütün hak kayıpları karşılanmalıdır! İş güvencemizi ortadan kaldıracak sözleşmeli çalışma, performansa göre ücretlendirme vb. çalışmalara son verilmelidir! Emekçileri hukuksuzca işten çıkaran, iş barışını bozan, yerellerde imzalanmış TİS´leri bile tek taraflı fesheden, seçilmişlerin yerine atanmış kayyumlar geri çekilmelidir. Gerici/mezhepçi eğitime karşı bilimsel, demokratik, özgürlükçü, laik eğitim hakkı sağlanmalıdır! İnsanca yaşanacak bir ücret sağlanmalıdır. Bunun için en az ücret alan kamu emekçisinin maaşı Temmuz 2017 itibariyle kira, yakıt, ulaşım çocuk ve aile yardımı hariç 3.450 TL´ye yükseltilmelidir. Kira yardımı olarak aylık 427 TL, aile/eş yardımı aylık 350 TL, çocuk yardımı 350 TL, asgari ücret tutarında yılda iki ikramiye ve ulaşım için aylık abonman bilet ücreti ödenmelidir. Kamu ve özel sektör dâhil tüm çalışanların ücretlerinin asgari ücret tutarındaki kısmı vergiden muaf tutulmalı, üzerindeki miktar için vergi kesintisinin en alt sınırına sabitlenmelidir. Tüm ek ödemeler emekliliğe ve emekli aylığına yansıtılmalıdır. Başta lisans mezunu tüm kamu emekçilerinin ek göstergeleri 3600´e, ön lisans mezunu olanların 3000´e çıkarılmalı, ek gösterge adaletsizliğine son verilmelidir.  Özelleştirilmeler durdurulmalı, sözleşmeli, taşeron, esnek kuralsız çalışma yasaklanmalı, 4/C´liler kadroya alınmalı, herkese güvenceli iş ve gelecek sağlanmalıdır.?

TALAN FONU OLAN VARLIK FONU LAĞVEDİLMELİDİR

?Yeni bir İşçi Sağlığı ve Güvenliği Yasası yapılmalı, ayrımsız tüm çalışanlara uygulanmalıdır. Meslek hastalıkları tanımlanmalıdır.  Ek ödemeleri düzenleyen 666 Sayılı KHK ile yaratılan ücret adaletsizliği ve mağduriyetler giderilerek, aynı unvanda farklı kamu kurumlarında çalışan tüm kamu emekçilerine eşit ücret ödenmelidir. Kadrolaşma, sürgün, rotasyon, soruşturma, mobbing, mülakat gibi ayrımcılık yaratan bütün uygulamalara son verilmelidir.  Kadın kamu emekçilerine; çalışma yaşamında uygulanan ayrımcılık, mobbing, baskı ve şiddete son verilmeli, uygulayanlar hakkında etkili cezai yaptırımlar getirilmelidir. İstihdam, terfi ve unvan değişikliklerinde cinsiyet eşitliği sağlanmalıdır. En az 50 çalışanın bulunduğu işyerlerinde ücretsiz nitelikli hizmet verecek kreş ve bakımevleri açılmalıdır. İdarenin kamu emekçileri üzerinde çeşitli yöntemlerle uyguladığı baskılar son bulmalı, ayrımcı politikalardan vazgeçilerek özgür örgütlenme ortamı sağlanmalıdır. Kamu hizmetleri herkese parasız, eşit, nitelikli, ulaşılabilir olmalıdır. Kamu hizmetleri işletmecilik esaslarına göre değil, toplumsal fayda gözeterek sağlanmalıdır! Yandaş Konfederasyon kamu emekçilerinin hak ve çıkarlarını peşkeş çekerek hormonlu büyümeye devam ededursun, KESK olarak toplu sözleşme görüşmelerini bir kez daha kamu emekçilerinin gerçek sorunlarını ve taleplerini gündeme getirmek için değerlendirecek, taleplerimiz için fiili ve meşru mücadeleyi yükselteceğiz.?

HABER: MURAT KARADAĞ




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —