POLİTİK MALZEME
MPT’nin alt yüklenici bir firmaya verilmesi konusunda, ekmeklerini böldürtmeyeceklerini belirten Kavlak, “Her şeyden evvel, şunu ifade edelim ki, bizler bu konunun politik bir malzeme yapılmasından yana değiliz. Çünkü Milli Piyade Tüfeği konusu, politik malzeme olmayacak düzeyde önemlidir. Bizim için önemlidir, milletimiz için, Makine Kimya için, Kırıkkale için önemlidir. Türkiye için önemlidir. Biz bu konuda, herkesi hem stratejik, hem de sağduyulu ve duyarlı olmaya ve düşünmeye davet ediyoruz” dedi.
MKE LOKALİNDE GERÇEKLEŞTİ
Kavlak, MKE tarafından üretilen MPT’nin alt yüklenici bir firmaya verilmesi konusundaki spekülasyonlara cevap vermek ve Türk Metal Sendikası olarak yaptıkları çalışmaları anlatmak üzere Sivil toplum kuruluşları, odalar ve basın kuruluşlarının yer aldığı programı MKE lokalinde gerçekleştirdi.
ÖZ EVLADI
Sendika yöneticileri tarafından kapıda karşılanan Genel Başkan Kavlak, toplantıda yaptığı konuşmaya İstiklal Marşının yazarı Mehmet Akif Ersoy’un “Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip olursan, bu vatan batmayacaktır” dizeleriyle başlayan Kavlak, toplantıya katılan herkesin Kırıkkale’nin öz evladı olduğunu, Kırıkkalelilerin ekmeği, suyu, evindeki sıcak aşı olan Makine Kimya’ya sahip çıktığını, çıkmaya devam edeceğimizi bir kez daha kamuoyuna duyurmak üzere toplandıkları belirterek, ”Son zamanlarda Milli Piyade Tüfeği’nin üretimiyle ilgili olarak yaşanan gelişmelerle ilgili düşüncelerimizi ve kaygılarımızı sizlerle bir kez daha paylaşmak üzere bu toplantıyı tertip ettik. Bu konuda bugüne kadar göstermiş oldukları duyarlı yaklaşımdan dolayı, başta Kırıkkale Halkı olmak üzere, Makine Kimya’da çalışan kardeşlerime, sivil toplum örgütlerinin değerli temsilcilerine ve Kırıkkale’nin sesi olan yazılı ve görsel medya temsilcilerine teşekkür ediyorum.“dedi.
TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ
Türkiye’nin jeopolitik, jeo-ekonomik ve jeo-stratejik bakımdan dünyadaki en değerli coğrafyalardan biri üzerinde olduğunu İstiklal Savaşımızı verdiği yıllardan bugüne kadar geçen zaman içinde sahnelenen siyasi ve ekonomik oyunlara, bu oyunların sonucunda karşılaştığı durumlara bakıldığında bu coğrafyanın neden çok önemli olduğu da anlaşılabileceğini belirten Genel Başkan Kavlak “Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyanın dünya petrol ve doğalgaz kaynaklarının yüzde 60’sına sahip olması, bu coğrafyanın ‘kaynayan bir kazan’ haline gelmesindeki başlıca etkendir. Amerikalı eski bakanlardan biri(Dışişleri Bakanı Richard Burt), bir konuşmasında bölgedeki kaynaklara ulaşmanın gerekli olduğunu belirterek, “Türkiye, bize lazımdır” demiştir. Ama herkes şunu iyi bilsin ki, Türkiye, her şeyden önce Türklere lazımdır. Çünkü devletiyle, milletiyle, bayrağıyla, bağımsızlığıyla bu coğrafya, bu vatan bizimdir. İşte bu nedenle, bizler; hem vatanımıza, hem Kırıkkale’mize, hem de Makine Kimya’mıza sahip çıkmaya devam edeceğiz.” ifadesini kullandı
ÇALIŞMAK ZORUNDAYIZ
Türkiye’nin sıcak coğrafyada dimdik ayakta kalabilmek için iki refleksini doğru ve güçlü bir şekilde çalıştırmak zorunda olduğunu, bunlardan biri savunma, diğeri ise milli güvenlik olduğunu söyleyen Kavlak, “ Çünkü bu iki refleks, bağımsızlığın da teminatıdır. Bu refleksleri tam ve etkin olarak kullanabilmesi halinde, bağımsızlıktan söz edebiliriz. Makine Kimya’yı hem önemli hem de değerli kılan, savunma ve milli güvenlik anlamında son derece stratejik bir kurum olmasıdır. Kısaca söylemek gerekirse, Makine Kimya; Türkiye’nin hem savunması hem de milli güvenliğidir. Değişik isimler altında yaklaşık 600 yıllık bir özgeçmiş olan Makine Kimya’nın görevi, hem askerimizin hem de polisimizin ihtiyaç duyduğu araç ve gereçleri tamamen yerli kaynaklarla üretmek ve sağlamaktır. Makine Kimya, bugünkü adını aldığı 1950 yılından bu yana 65 yıldır, savunma sanayi gibi çok özellikli, kritik ve stratejik bir sektörde faaliyet gösteren, en değerli kurumlardan biridir. Bugün, Ankara, Kırıkkale ve Çankırı’daki 10 Fabrika ve 2 işletme müdürlüğünde, 6 bine yakın çalışanıyla Türkiye’yi ele güne muhtaç etmeyecek şekilde üretmeye devam etmektedir. Bizler de üyelerimizle birlikte, emeğimizle, alın teri ve göz nurumuzla bu alanda Türkiye için varız, var olmaya devam edeceğiz. Çünkü biz Makine Kimya’nın bu ülke için çok önemli ve çok değerli bir kuruluş olduğuna inanıyoruz. “ diye konuştu.
MPT DÜNYADAKİ EN DAYANIKLI TÜFEKLERDEN BİRİDİR
Genel Başkan Kavlak, Türkiye’de sanayinin oluşmasında Makine Kimya’nın rolü büyük olduğunu, bugüne kadar sadece savunma alanında değil, sivil alanda da Makine Kimya, ürettikleriyle marka olduğunu, Makine Kimya, mühimmat, silah, roket ve patlayıcı maddeler ve kimyasallar olmak üzere binlerce ürünü üretecek altyapıya ve imkâna sahip olduğunu söyledi.
KIT İMKÂNLARLA
Kavlak, sözlerine şöyle devam etti “Kurum; sahip olduğu öneme paralel olmayan kıt imkânlara rağmen, işçisiyle, mühendisiyle, tüm çalışanları ve yöneticileriyle askerimizin ve polisimizin ihtiyacını karşılayacak yeni ürünler geliştirmeye devam etmektedir. İşte Milli Piyade Tüfeği de Makine Kimya’nın en değerli eserlerinden biridir. Güvenilirliği ve hassasiyeti bakımından Milli Piyade Tüfeği, dünya genelinde ,ilk sıralara yerleşmiştir.Hatta Milli Piyade Tüfeği, Sayın Genel Müdürün ifade ettiği gibi dünyadaki en dayanıklı tüfeklerden biridir.Milli Piyade Tüfeği, Türk Malıdır, Türkün malıdır.Üzerindeki markada, bizim işçilerimizin, alın teri ve göz nuru vardır.Milli Piyade Tüfeğini yapanlara, üretenlere bu vesileyle bir Türk vatandaşı olarak teşekkürü bir borç biliyorum..Herkes şunu iyi bilsin ki; Biz, bu alın terini, bu göz nurunu, bu emeğin ürettiği Milli Piyade Tüfeğini kimseye peşkeş çekmedik, çekmeyeceğiz..Son günlerde Milli Piyade Tüfeği ile ilgili hepimizi ilgilendiren, ilgilendirmekle kalmayıp, düşündüren ve üzen açıklamalar duyuyoruz..Her şeyden evvel, şunu ifade edelim ki, bizler bu konunun politik bir malzeme yapılmasından yana değiliz ve buna da izin vermeyiz.Çünkü, Milli Piyade Tüfeği konusu, politik malzeme olmayacak düzeyde önemlidir.Bizim için önemlidir, milletimiz için, Makine Kimya için, Kırıkkale için önemlidir.Türkiye için önemlidir.Biz bu konuda, herkesi hem stratejik, hem de sağduyulu ve duyarlı olmaya ve düşünmeye davet ediyoruz.”
ÇALIŞMA ARZUSUNU BALTALAR
Kavlak, Türk Metal Sendikası olarak Milli Piyade Tüfeği, Makine Kimya’nın eseri olduğunu Milli Piyade Tüfeğini üretecek her türlü teknik ve idari donanım Makine Kimya’da var olduğunu ifade ederek konuşmasına şu şekilde sürdürdü: “Alt yüklenici firmaya, Makine Kimya’ya eşdeğer bir pozisyon verilmesi doğru değildir. Bugün 15 bin tüfeğin üretimine talip olanlar, yarın üretimin tamamını isteyebilir. Böyle bir yaklaşım, bir zamanlar yoktan var etme azmiyle, tek motorlu uçak bile üretmiş olan Makine Kimya’daki çalışma arzusunu baltalar, kurumun itibarına gölge düşürür. Sadece kurumun değil, hem çalışanların, hem de Kırıkkalelilerin itibarına da gölge düşürür… Oysa Milli Piyade Tüfeği, Kırıkkale’de üretilmiştir. Kırıkkale’de yaşayan emekçilerin eseridir. Ama üretim alt yüklenici firmaya verildiği takdirde, emekçiler, ürettiklerinin karşılığı olan ekmeği yiyemeyeceklerdir. Bu emeğin, karşılığı olan ekmeği yeme hakkı, sadece ve sadece Kırıkkalelilerin hakkıdır. Milli Piyade Tüfeğinin üretiminin yaklaşık yarısının özel firmaya verilmesi demek, Makine Kimya’da çalışanların, Kırıkkalelilerin ekmeğinin yaklaşık yarısının elinden alınması demektir. Biz, böyle bir paylaşımı adaletli bulmuyoruz, istemiyoruz.”
BASINA TEŞEKKÜR ETTİ
Türk-İş Genel Sekreteri, hem de Türk Metal Sendikası Genel Başkanı olarak, gerek bölge milletvekilleri, gerek hükümet ve iktidar partisi yetkilileri ile defalarca görüştüğünü belirten Kavlak, “Son olarak, tarafımızdan kaleme alınan bir mektupla Sayın Başbakan’a durumu ilettik. Kırıkkale Şube Başkanımız ve kurullarımız, bölgede bu konuda var olan duyarlılığı, Türkiye kamuoyu ile paylaşmak amacıyla elerliden geleni yaptı ve yapmaya devam ediyor. 5 ve 6 Ocak tarihlerinde, üzerimize düşen sorumluluğun gereği olarak kitlesel açıklamalar yaptık. Değerli Sivil toplum örgütü temsilcileriyle durumu paylaştık, desteklerini aldık. Kırıkkale Basını, son derece saygın bir yaklaşımla bizlere bu konuda destek veren haber ve yorumlarla bize destek verdi. Ben bu desteklerin, duyarlı ve sorumlu yaklaşımların bundan sonra da devam edeceğine yürekten inanarak, bizi dinleyenler, bizi anlayanlara, bize destek verenlere tekrar tekrar teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi.