Eğitimde vesayetin izleri silinmelidir

Eğitimde vesayetin izleri silinmelidir

Kırıkkale Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Oktay Sümer, yeni eğitim öğretim yılına girilmesi ile birlikte basın açıklaması yaptı. Eğitim çalışanlarının mesleki performansını artıracak ve onları verdikleri hizmetin önemine uygun bir hayat standardına çıkaracak

SORUNLARA ÇÖZÜM
Kırıkkale Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Oktay Sümer basın açıklamasını şöyle sürdürdü; ?Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun?da KHK ile yapılan değişikliği öğretmenlerin özür grubu tayin hakkına getirilen kısıtlama dışında temel sorunlara yaklaşım açısından önemli bir adımdır. Kök sorunlara yönelik kalıcı çözüm üretme adına 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu?nda da paralel değişiklikler yapılmalıdır. Yeni dönemde, başta sivil anayasa olmak üzere eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarına çözüm üretilmesi, 28 Şubat döneminden kalma militarist uygulamaların kaldırılması yönündeki beklentilerin bir an önce karşılanması gerekmektedir.?
 
İSTİHDAM MODELİ
MEB Teşkilat Kanunu?nda Yapılan Değişikliklerin Çoğunu Olumlu Buluyoruz
652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile yeniden düzenlenen Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun?da yapılan değişiklikleri bir iki nokta hariç olumlu karşılamaktayız. Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatının hantal yapısını ortadan kaldırmaya yönelik daire başkanlığı, genel müdürlük, müsteşar yardımcılığı gibi üst yönetim ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü kadrosunun daha esnek istihdam şekline dönüştürülmüş olması önemlidir. Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen olarak, ?hükümet memuru-devlet memurunun ayrılması, üst yönetimin istihdamında yerel yönetimlerdeki gibi daha esnek bir istihdam modeli uygulanması ve başarısızlıkların ?elimiz kolumuz bağlı, bürokratik oligarşi engeli var? yakınmalarına havale edilmesi kolaycılığının ortadan kaldırılmasına yönelik talebimizin gerçekleştiğini görüyoruz.
 
EĞİTİMDE VESAYETİN İZLERİ YOK EDİLMELİDİR
Ülkemizde demokrasinin üzerinde vesayet olduğu gibi, eğitimde de vesayet maalesef devam etmektedir. Eğitim ortamlarında sivilleşme, öğretim programlarında vesayeti meşrulaştıran öğretilerden arındırma işleminin yapılmasına acilen ihtiyaç vardır. Yeni değişen 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK?da da vurgulandığı üzere, eğitim ve öğretim ile ilgili gerekli görülen konuları tetkik etmek ve tavsiye niteliğinde kararlar almakla görevli Bakanlığın en yüksek danışma kurulu olarak tanımlanan Milli Eğitim Şurası?nın aldığı kararlar raflardan indirilmelidir. Bu bağlamda, 18. Milli Eğitim Şurası?nda alınan kararlar gereği, Milli Güvenlik Dersi?ne subaylar yerine branş öğretmenlerinin girmesine ilişkin karar başta olmak üzere, 28 Şubat postmodern darbe sürecinin dayatması sonucu uygulamaya konulan kesintisiz zorunlu eğitim, eğitim süreleri; 1+4 yıl temel eğitim, 4 yıl ortaöğretime hazırlık eğitimi ve 4 yıl zenginleştirilmiş seçeneklerle ortaöğretim olmak üzere pedagojik, kademeli ve yönlendirmeye uygun hale getirilmelidir.
 
EĞİTİMCİLERİN HAYAT STANDARDI YÜKSELTİLMELİDİR
Öğretmenliğin gelir düzeyi ve statüsünün yükseltilmesine dönük çalışmalara hız verilmelidir. Katkı düzeyi yüksek öğretmenler ödüllendirilmeli, ayrıca zorunlu hizmet alanlarındaki eğitim kurumlarında görev yapan eğitim çalışanlarına zorunlu bölge hizmet tazminatı ödenmelidir.
Eğitim çalışanlarına ödenmekte olan ek ders ücreti en az 12 TL?ye çıkarılmalı; ek ders ücretleri vergiden muaf tutularak, vergi matrahına dâhil edilmemeli, okul yöneticilerinin 6 saat derse girme zorunluluğu ?6 saate kadar derse girer? şeklinde değiştirilmelidir. İş yükünden dolayı 6 saat zorunlu derse düzenli giremeyen yöneticilerimiz, ?yedeği olmayan öğrencilerin eğitiminde istenmeden oluşan boşluktan dolayı vicdan muhasebesi yapmak zorunda kalmaktan? kurtarılmalıdır. İkili eğitim yapan okulların yöneticileri haftada 40 saatten fazla çalışmaktadır. Söz konusu okul yöneticilerinin çalışma süreleri dikkate alınarak, ek ders ücretlerinde artış yapılmalıdır. KHK ile ?ek ders? ve ?ek ödeme? ayrımı yapıldığından, Maliye Bakanlığı?nda bekleyen Ek Ders Taslağı yeniden gözden geçirilerek öğretmenlerin hak kayıpları karşılanmalıdır.
 
YÖK?ÜN YENİ KATSAYI YAKLAŞIMI
Meslek liseleri aleyhine uygulanan ?katsayı? uygulaması hala devam etmektedir. YÖK?ün bu uygulamayı kaldırmaya yönelik yeni yaklaşımlarını destekliyor ve çözümün gecikmemesini istiyoruz. Eğitimin prangaları olarak adlandırdığımız bu kısıtlamaların bu ülkenin kaderi olmaması için Eğitim-Bir-Sen olarak ısrarımızı sürdürmeye devam edeceğiz.
 
DÜZENLEME BİR AN ÖNCE YAPILMALIDIR
Kariyer Basamaklarında Yükselme sınavlarında başarılı olan, ancak kontenjan sınırlamasından dolayı değerlendirme sonucunda uzman öğretmenlik sertifikası alamayan öğretmenlere, Anayasa Mahkemesi kararı gereği, sertifikalarını vermeye ilişkin yaklaşım olumlu olmakla birlikte, sınavı kazanmış ancak kontenjan sınırlamasından dolayı değerlendirmeye başvurmadığından sertifika alamayanların mağduriyeti devam etmektedir. Bu durumda olanların mağduriyeti de giderilmelidir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi kararı gereği Kariyer Basamaklarına ilişkin yeni düzenlemenin hala yapılmamış olması, süre sınırlamasıyla sınava girememiş olanlara yeniden sınava girme hakkı tanınamaması, yıllardır eleştirdiğimiz bir sorun olarak durmaktadır. Düzenlemeler ivedilikle tamamlanarak, sınav takvimi bir an önce açıklanmalıdır.
 
MEB PERSONELİ YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİĞİ ÇIKARILMALIDIR
Sendikamız ile Bakanlık arasında imza altına alınan Kurum İdari Kurulu (KİK) kararları gereği, genel idare hizmetleri, yardımcı hizmetler ve teknik hizmetler sınıfı çalışanlarının atama ve yer değiştirmelerine ilişkin yönetmelik çalışması başlatılmış, taslak oluşturulmuş fakat yönetmelik bir türlü çıkmamıştır. Yardımcı hizmetler sınıfı çalışanlarının görev tanımları yapılarak, personelin atama ve yer değiştirme işlemlerinin amirlerin keyfi uygulamalarına bırakılmaması için yönetmelik bir an önce çıkarılmalıdır dedi.
SÜMER; tüm eğitim çalışanlarının yeni eğitim yılındaki çalışmalarında başarılar diledi.
 
  


Anahtar Kelimeler: 0