Efendimizin ahlâkını örnek almalıyız
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Hakkı Ünal, ?Peygamberimizin fiziki özelliklerinden, yediğinden, içtiğinden bahsedilmez ama ahlakından, edebinden, sabrından, cesaretinden bahsedilir. Peygamber Efendimizin yüce ahlakını örnek almalıyız? dedi.
İSLAMİ İLİMLER FAKÜLTESİ İŞBİRLİĞİYLE
İslami İlimler Fakültesi ve Kırıkkale İl Müftülüğü işbirliğiyle gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmasını yapan İl Müftüsü Bekir Gerek ?Allah ve Peygamber tasavvuru itikadî ve amelî anlamda çok önemli bir konudur. İnsan ve toplum hayatında inanç her zaman çok önemli olmuştur. Yanlış bir inancın örneği olarak 15 Temmuz gecesi hain darbe girişimini planlayanların, kendi zihin kodlarında oluşturdukları Allah ve Peygamber tasavvuruyla insanları nasıl aldattıklarını ve yaşattıkları tahribatı çok acı örnekleriyle birlikte yaşadık. Bu çarpık anlayışın benzerlerini Suriye´de, Irak´ta ve dünyanın değişik yerlerinde görmekteyiz. Bu durumdan en başta dinimiz İslam ve Müslümanlar zarar görmektedir. Allah´ı ve Peygamberimizi doğru anlamalıyız ki kendisini peygamberin üzerinde gören insanlara toplumumuzda iltifat edilmesin? dedi.
REHBERİMİZ KUR´AN OLMALI
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı ve Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Hakkı Ünal, ?Allah zamandan ve mekândan münezzehtir. İhlas suresi bize Allah inancını ve tasavvurunu çok güzel bir şekilde anlatıyor. Allah´ın tek olduğu, yarattıklarına benzemediği, doğurmadığı ve doğurulmadığı İhlas suresinde anlatılıyor. Allah hakkındaki en doğru bilgiyi ve tasavvuru Kur´an-ı Kerim´den almak durumundayız. Allah ile insan arasında iki yönlü bir ilişki vardır. Allah´tan insana doğru ve insandan Allah´a doğru. Birincisine vahiy diyoruz ikincisine ise dua diyoruz. Birincisi sadece Allah´ın seçtiği peygamberlere özgüdür. Allah kulları arasından seçtiği insanlara vahyini bildiriyor ve bu vahyin diğer insanlara bildirilmesini istiyor. İkincisi ise ?Dua edin icabet edeyim? ayetinde belirtildiği gibi dua ile oluyor. Eğer insanlar Kur´an-ı Kerim´de anlatılan yaratıcının dışında başka bir şey düşünürlerse bu çok tehlikelidir. Allah´la görüştüğünü, konuştuğunu söyleyenlere itibar edilmemelidir. İlim sahibi olan insanlardan gerekli ilmi alırız ama körü körüne kimsenin peşinden gitmeyiz. Rüya ve ilham gibi gizemli şeyler bilgi kaynağı değildir. Hiçbir âlim bunu bilgi kaynağı olarak kabul etmemiştir. Ancak peygamber rüyaları bu konuda istisnadır çünkü onlar vahiyle bağlantılıdır. Bizim inandığımız Allah şefkatiyle, merhametiyle ve bütün sıfatlarıyla Kuranı Kerim´de anlatılan Allah´tır. Önümüzde rehber olarak Kuranı Kerim var, Peygamberimiz ve aklımız var. Eğer bu üç kaynağa uyarsak şarlatanlara itibar etmeyiz? dedi.
AKLIMIZI İYİ KULLANACAĞIZ
Ünal konuşmasını şöyle sürdürdü ?Kuranı Kerim´in, Peygamberimizi (sav) bize Allah´ın kulu ve Resulü olarak tanıttığını belirten Prof. Dr. İsmail Hakkı Ünal, ?Kuranı Kerim´de Peygamberimizin fiziki özelliklerinden, yediğinden, içtiğinden bahsedilmez ama ahlakından, edebinden, sabrından, cesaretinden bahsedilir. Peygamber Efendimizin yüce ahlakını örnek almalıyız. Bir hadiste Peygamberimiz (sav) ?Hristiyanların Meryem oğlu İsa´ya yaptıkları gibi beni aşırı şekilde övmeyin. Ben ancak Allah´ın kuluyum. Bana Allah´ın kulu ve Resulü deyin? buyuruyor. Peygamberimiz (sav) kendisine özel bir muamele istemedi ve hiçbir zaman kral gibi yaşamadı, sade bir hayat yaşadı. Bizim güvenilir kaynaklarımızda anlatılan Peygamberimiz bu şekildedir. Dolayısıyla peygamberlere verilmemiş özellikleri bazı insanlara atfederek din açısından kandırılmaya açık hale gelmemeliyiz. Buna izin verirsek vebalden kurtulamayız. Aklımızı kullanacağız ve dini ilimlerde uzman kişilere danışacağız.?