Dikta rejimine ?HAYIR´ diyoruz
Eğitim Sen Kırıkkale Şube Başkanı Yüksel Şahin, 16 Nisan´da yapılacak olan referandumda diktatörlüğe karşı çıkmak için ?Hayır´ diyeceklerini söyledi. Demokrasiden yana olduklarını belirten Şahin, ülkenin tek bir kişiye emanet edilemeyeceğini ve demokratik sistemin devam etmesi gerektiğini bildirdi. Şahin ?Bu anayasa değişiklik teklifi ?toplumsal sözleşme? değil, bir dayatmadır? dedi.
REFERANDUMDA HAYIR DİYORUZ
Eğitim Sen Şube Başkanı Yüksel Şahin, Tüm Emekli Sen Şube Başkanı Yüksel Doğan, CHP İl Başkanı Ahmet Önal, Alevi ve Kültür Derneği Şube Başkanı Hüseyin Güney, Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Yüksel Özbey ve üyeleri Cumhuriyet Meydanı´nda bir araya gelerek anayasa değişiklik oylaması ile ilgili basın açıklaması yaptılar. Grup adına açıklama yapan Eğitim Sen Şube Başkanı Yüksel Şahin, tek adam diktatörlüğüne hayır demek için Pazar günü sandıklara gideceklerini söyledi. Şahin ?Anayasalar, toplumsal değişim taleplerine cevap verdikleri, ülkenin birikmiş ve yakıcı sorunlarına cevap ürettikleri, mümkün olan en geniş rıza ve mutabakata dayandırıldıkları ölçüde ?Toplumsal Sözleşme? karakteri taşıyabilirler. Bu anayasa değişiklik teklifi ?toplumsal sözleşme? değil, bir dayatmadır. Bunun için referandumda ?HAYIR? diyoruz!? dedi.
REJİM TÜMDEN DEĞİŞECEK
Şahin açıklamasında şu ifadelere yer verdi ?Bu anayasa değişiklik teklifi, görünüşte on sekiz maddeden ibaret olsa bile, aslında anayasanın tamamının, rejimin ve yönetsel modelin esastan değiştirilmesi demek. Cumhurbaşkanı´nın parti genel başkanı olması, Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen isimlerin milletvekili olması, Cumhurbaşkanı´nın meclisi Feshetme yetkisinin bulunması, Cumhurbaşkanı´nın tek başına kararname çıkarması, Bakanların Cumhurbaşkanı tarafından seçilmişler değil, atanmışlar arasından belirlenmesi, kuvvetler ayrılığının yerine, katıksız bir kuvvetler birliğinin olması, Kısacası gücü ve iktidarı alabildiğine merkezileştirmek ve ?TEKEL?leştirmek demek. Türkiye´nin yüz yılı aşkın demokratik birikimine, parlamenter sistemine ağır ve öldürücü bir darbe vurmayı hedeflemek demek.?
DEMOKRATİK HAKKA SAHİP ÇIKIYORUZ
?Bizler, bu demokratik birikime ve mirasa sahip çıkıyor ve bu teklife ?HAYIR? diyoruz. 103 bin kamu emekçisi keyfi biçimde, gece yarısı KHK´ları ile sorgusuz sualsiz işinden atıldı, binlercesi hala açıkta. Kamu emekçileri her gün, ?yeni bir KHK yayınlandı mı?? endişesi taşıyor. Kazanılmış haklarımız, diplomalarımız, sendikal hak ve özgürlüklerimiz, çalışma hakkımız tekelleşmiş iktidarın keyfi saldırıları altında. İşimiz; keyfi, hukuksuz, kuralsız biçimde elimizden alınıyor. OHAL/KHK´lar Rejiminde Olup Bitenler, Gelecekte Olacakların Habercisidir. Sendikalar, yüzlerce dernek, vakıf, gazete, dergi, televizyon... Tekelleşmiş iktidarın yandaşı olmayan ne varsa kapatıldı. Ülke yarı açık ceza evine çevrildi. Gazeteciler, aydınlar, sanatçılar, sendikacılar, seçilmişler tutuklandı. Üniversitelere ve bilim insanlarına, barış isteyen akademisyenlere savaş açıldı. 5 binin üstünde akademisyen işten atıldı, akademiden uzaklaştırıldı.?
ÜLKEYİ KHK İLE YÖNETİYOR
?Bu kadar olup bitenin üstüne referandumda anayasa değişiklik paketi onaylanıp geçerse: Bir kararnameyle toplu pazarlık ve toplu sözleşme düzeni ortadan kaldırılabilir. Çalışanların iş güvencesi, kıdem tazminatlarımız, emeklilik ve sosyal güvenlik haklarımız bir talimatla yok edilebilir. Grevler, sendikal eylem ve etkinlikler, her türden hak arama mücadelesi suç sayılabilir, yasaklanabilir. Getirilmek istenen tek adamlık rejimi; baskıyla, tehditle biat eden, hak aramayan, örgütsüz köleler topluluğu yaratmak demek. Bizler, emeğimizin hakkı ve geleceğimiz için ?HAYIR? diyoruz. Anayasa değişiklik teklifi geçerse, sürekli hale gelecek olan OHAL/KHK´lar rejiminin adı faşizmdir. Faşizm, kadın düşmanlığının, erilliğin ve otoriterliğin doruğudur. Kadın emeğinin değersizleştirilmesi ve kadınların kamusal alandan yeniden eve sürülmesidir. Bu durum, var olan cinsiyet ayrımcılığının daha da derinleştirilmesi, şiddet, taciz, tecavüz, kadın cinayetlerinin ve çocuk istismarının daha da meşrulaştırılması demek.?
İNSANLAR KUTUPLAŞIYOR
?Bu anayasa değişiklik teklifinin geçmesi; daha fazla kutuplaşma, halkların, inançların, mezheplerin, cinslerin birbirine düşman edilmesi ve çatıştırılması demek. Bizler bu referandumda; Anayasanın hazırlanış, referanduma sunuluş biçimini ve içeriğini doğru bulmadığımız için, Parlamenter demokrasiyi yasama, yargı, yürütme kuvvetleri arasındaki denge, fren ve denetleme mekanizmalarını; Meclisin yasamaya dair tek ve en üst yetkili organ olma özelliğini; bağımsız yargının varlık koşullarını; kamu kurumlarının kamu yararı ve liyakat temelinde çalışmasını ortadan kaldıracağı için, Çoğulcu ve katılımcı bir anlayışla hazırlanmayarak toplumsal çatışmayı sürekli kılabileceği için, OHAL koşullarında hazırlanarak, OHAL koşullarında halkoyuna sunulduğu için ?HAYIR? diyoruz.?
DEMOKRATİK VE LAİK ÜLKE İÇİN
?Özgür, demokratik ve laik bir ülke için, Emek, demokrasi, barış, özgürlük ve ortak geleceğimizi savunmak için, ?Referandumda ?HAYIR? diyoruz. Teklif, tek bir kişiye mutlak bir iktidar, denetlenmeyen sınırsız bir yetki verilmesi demek. Türkiye´nin gerçek ihtiyacı, köklü ve derinlemesine bir demokratikleşme, laik, demokratik bir cumhuriyet ve bunu bağıtlayacak bir anayasadır. Kırıkkale Emek ve Demokrasi güçleri olarak; toplumsal kutuplaşmayı artıracak ve tek adamlığı kurumsallaştıracak, ortak bir toplum metninden uzak, OHAL koşullarında hazırlanan ve 12 Eylül darbe Anayasasından bile daha gerici olan bu Anayasa değişikliği teklifini reddediyoruz. Herkesi 16 Nisan pazar günü sandığa giderek, kararlı l bir şekilde ?HAYIR? oyu kullanmaya ve oylarına sahip çıkmaya davet ediyoruz.?
