ENFLASYON FARKININ ÖNEMİ
Geçmiş yılların aksine imzalanan toplu sözleşmeye dayalı olarak enflasyon farkının ödenmeyecek olması, yükselen enflasyon dolayısıyla maaş zamlarını erittiğini ifaden Delice, “Memura seyyanen 123 lira zam verilmesine karşın ilk beş ayda enflasyonun yüzde 5,36 olması, memuru enflasyona ezdirdi. Memurlar, yüzdelik zam yerine 123 lira seyyanen artış verilmesinin ve enflasyon farkı ödenmemesinin mağduriyetini yaşıyor. Seyyanen verilen 123 lira memur maaşlarında yıllık ortalama yüzde 5,2 civarındadır. Geçmiş yıllarda yüzdelik zammın yanında enflasyon farkı ödeniyordu. Gerçekleşen enflasyonun, verilen zammı geçmesi halinde memurun maaşına enflasyon farkı yansıtılıyordu. Bu yılki seyyanen zam uygulaması, artan enflasyon sebebiyle memuru mağdur etti. Zira ilk beş aylık enflasyon yüzde 5,36 olarak gerçekleşti. Buna göre hükümetin memura önerdiği yüzde 3 zam sürecin yönetiminde başarılı olamayan yetkili sendikalar tarafından kabul edilseydi şimdiden memura enflasyon farkı çıkacaktı.”dedi.
MEMURLAR GELİR KAYBI YAŞAYACAK
Delice, “Önümüzdeki aylarda gerçekleşecek enflasyon da dikkate alındığında seyyanen zam sebebiyle memurlar önemli ölçüde gelir kaybına uğrayacak. İlk altı aylık dönemde enflasyonun yüzde 6 civarında çıkması durumunda her bir memur için en az 60 lira ile 200 lira arasında kayıp oluşacak. Enflasyonun yüzde 3’ten yüksek çıktığı için aynı durum ikinci altı ay için de geçerli olacak. Yaklaşık 3 milyon memurun iki yıllık zamlı maaşları, Ağustos 2013’deki toplu sözleşmeyle belirlendi. Buna göre maaşlara yüzdelik zam yerine seyyanen zam yapıldı. Bütün kamu görevlilerinin maaşları brüt 175, net 122,92 lira artış gösterdi. Ancak seyyanen zam uygulaması şimdiden mağduriyetlere kapı araladı. Memurlar, hükümetin teklif ettiği yüzde 3+3 zam dahi alsalardı yıllık gelir artışları daha yüksek olacaktı. Zira enflasyon şimdiden 5,36 oldu. Bu durumda ilk beş ayda bile 2,36’lık enflasyon farkı oluştu. Sonraki aylarda gerçekleşecek her enflasyon artışı memurun aleyhine bir tablo ortaya çıkaracak. Seyyanen zam uygulaması yüksek maaşlı ile düşük maaşlı arasındaki makası bir ölçüde kapatırken, maaşı nispeten yüksek olan kesimler bu durumdan büyük ölçüde olumsuz etkilendi. Örneğin müsteşar ve genel müdür düzeyindekilerin maaşı yüzde 2 arttı. Temmuzda zam almayacakları göz önünde tutulursa seyyanen zam uygulamasıyla 1+1 zam almış oldu.”diye konuştu.
TOPLU SÖZLEŞMENİN ÖNEMİ
Delice, “Hükümet ise toplu sözleşme masasında ilk olarak yüzde 3+3 zam önermişti. Buna ilaveten enflasyon farkı ödenecekti. Yıllık enflasyonun yüzde 10’u aşması halinde yüksek maaşlı memurlar ciddi gelir kaybına uğrayacak. TÜİK tarafından açıklanan yüzde 5,36 oranındaki beş aylık enflasyon artışı, memurun 2014 yılı maaş artışını geride bıraktı. Tüm memurlar hükümetten memur maaş zamları, şimdiden enflasyon artış oranının altında kaldığı için, aradaki farkın maaşlara zam olarak yansıtılmasını talep etmektedirler. Aktif Eğitimciler Sendikası olarak, memura 2014 yılı için birinci ve ikinci altı aylık enflasyon artışı dikkate alınarak, yetkili sendikaların toplu sözleşme sürecindeki başarısızlıklarının bedelinin tüm çalışanlara ödetilmemesini, en azından hükümetin 3+3 teklifinin altında olmayacak bir oranda enflasyon farkı ödenmesini teklif ediyoruz.”şeklinde konuştu.
