KOLAT’TAN BÜYÜK SÜRPRİZ
8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle İl Kültür Merkezi’nde ‘Kadınlar Günü’ programı düzenlendi. Programda Vali Ali Kolat, eşi İlksen Kolat’a doğum günü sürprizi yaparak çiçek takdim etti. Kadınların toplumda saygın bir yeri olduğunu belirten Kolat, Peygamber Efendimizin ‘Cennet annelerin ayaklarının altındadır’ sözünün her şeyi açıkça anlattığını söyledi. Kırıkkale’nin bazı yerlerinde erken evliliğin olduğunu ve bu soruna çözüm bulmak için çalıştıklarını belirten Kolat, genç kızları uyardı. Eğitim ve öğretim bitmeden evliliğin olmaması gerektiğini belirten Kolat, küçük yaşta evlenenlerin ilerde büyük sorunlar yaşayabileceğini iddia etti.
SEVGİ HOŞGÖRÜ VE FEDAKARLIK
Kolat, hayatın her alanında, sevgiyi, fedakarlığı, hoşgörüyü ve duyarlılığı temsil eden kadınların, huzurlu, sağlıklı ve çağdaş bir toplumun temel taşları olduğunu belirtti. Kolat, kadınların sosyal ve siyasal hayatta hak ettikleri konuma yükselmeleri ve geleceğe güvenle bakmalarının ise yetiştirdikleri nesillerin mutluluğunun ve başarılarının en temel şartı olduğunu kaydetti. Kolat ayrıca "Kadın hak ve özgürlüklerindeki ilerlemeler, kadınlarımızı toplumsal yaşamda hak ettikleri konuma taşımaya devam etme olup, bu mücadele, demokrasiler ile insan haklarının gelişmesine de büyük katkılarda bulunmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.
EŞİT HAKLARA SAHİP OLMALIDIR
Kadınların siyasi alan başta olmak üzere, sosyal ve kültürel alanlarda, eğitimde, hukukta, aile içinde, çalışma hayatında erkeklerle eşit haklara sahip olması ve bu hakların pozitif ayrımcılıkla zenginleştirilmesinin kadınlara verilen değerin bir ifadesi olduğunu belirten Kolat, “Kadınların toplum içerisinde sahip olduğu önemin bilincinde olan Kurumumuz, pozitif ayrımcılık yaklaşımıyla kadın haklarının idare nezdinde savunuculuğunu yapmak üzere ayrı bir Kamu Denetçisi görevlendirmiştir” dedi.
KADININ DEĞERİ
Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Bülent Pişi ise yaptığı açıklamada, “Bu yaşadığımız çağda kadın değeri daha anlaşılır bir noktaya gelmiştir. Toplumda var olan cinsiyet ayrımcılığını, kadına yönelik şiddeti en aza değil sıfır noktasına indirmek zorundayız. Kadının toplumsal yaşama katılmasını engelleyen, eğitim, sağlık gibi temel hizmetlerden yararlanmasına izin vermeyen sosyal, psikolojik ve yasal tüm engelleri 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesi ile yeniden düşünmemiz gerekir.İl Müdürlüğümüzce verilen tüm hizmet alanları açısından baktığımız zaman; sosyal yardımlar başta olmak üzere Müdürlüğümüzün müracaatçı kitlesinin büyük bir kısmını kadınlar oluşturmaktadır.”
BİR ÇOK PROJEMİZ VAR
“Korunmaya muhtaç çocuğun bakımı için destek isteyenler ve evinde bulunan engellilerin bakımını gerçekleştirmek için evde bakım hizmetinden yararlanmak üzere başvuruda bulunanların büyük bir kısmını yine kadınlar oluşturmaktadır. Bu durum yoksulluktan da en çok kadın nüfusunun etkilendiğinin en belirgin göstergelerinden birisidir.Aile içi iletişim, evlilik hayatı, Aile İçi Şiddetin Önlenmesi, yasal bilgilendirme gibi başlıklarla verdiğimiz “Aile Eğitim Programı” AEP seminerlerimizin katılımcılarının büyük bir kısmı da kadınlardan oluşmaktadır. Ayrıca kadınların ihtiyaçlarına göre ilimizde bulunan kadın örgütleri ile işbirliği içerisinde “kadının insan hakları eğitim grupları da oluşturularak kadınlara detaylı grup çalışmaları ile eğitimler verilmektedir.”
EĞİTİMİN ÖNEMİ
“Eğitim ile birlikte kadınlarımıza ihtiyaçları doğrultusunda psiko-sosyal danışmanlık ve hukuki rehberlik yapılmaktadır. Yine şiddet mağduru kadınların ve çocuklarının yararlandığı Kadın Konukevinde hizmet vermekteyiz. Kadın Konukevleri, kadınlara öncelikle can güvenliği, kendini toparlamak için zaman ve hayatlarına daha uzun vadeli ve geniş açıdan bakabilmeleri için ihtiyaç duydukları emniyetli bir ortam sağlamaktadır. Bunu sağlamanın en önemli aracı kadın konukevlerinin adres ve telefonlarının gizli tutulmasıdır ve bunu kalaylaştırmak, kurumumuzun olduğu kadar bu alanda çalışmalar yapan tüm ilgili sektörlerin de yardım ve katkılarını gerektirmektedir.”
SÖZLEŞMELER VAR
“Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslar arası sözleşmeler; 2011 yılında yürürlüğe giren yeni Medeni Kanundaki düzenlemeler; 2005 yılında yürürlüğe giren yeni Türk Ceza Kanunu, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadın Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ülkemiz adına kadına hak ettiği değeri vermek açısından atılmış çok önemli adımlardır. Yapılan anlaşmalar ve yasal düzenlemeler kadına karşı her türlü ayrımcılığı önlemeyi hedeflemektedir. Ancak halen kadın cinayetleri gözlerimizin önünde devam etmektedir; medyada, iş yaşamında ve toplumsal yaşamda bir çok alanda kadın kimliği istismar edilmektedir. Kızlarımız bir takım engellerle eğitimlerine devam edememektedir. Halen ülkemizin değişik yerlerinde çocuk yaşta evlendirilen kızlarımız bulunmaktadır.”
