Çocuklar olmazsa gelecek olmaz

Çocuklar olmazsa gelecek olmaz

Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Av. Yeşim Oktar Varlı ve Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Av. Aylin Yurdakul, 11 Ekim Kız Çocukları Günü” dolayısıyla basın açıklamasında bulundular. Düzenlenen toplantıya Av. Sinem Oktar Toksarı, Av. Kader Atiye Şahin ve A

KIZ ÇOCUKLARA AYRIMCILIK

Başkan Yurdakul, tüm Dünya’da kız çocukların ayrımcılık, şiddet ve istismara uğradığına dikkat çekerek, toplumsal konumlarının güçlendirilmesine ve insan haklarının önemine vurgu yaptı. Günümüzde kız çocuklarının durumunun hiç de iç açıcı olmadığını söyleyen Yurdakul, “Kız çocukları dünyanın dört bir yanında ayrımcılığa, şiddete ve istismara maruz kalmakta, tecavüze uğramakta, meta haline getirilmektedir. Kız çocukları ücretsiz tarım işçiliğinden, mevsimlik işçiliğe, ev içi çalıştırılmaya kadar pek çok alanda emek sömürüsüne maruz kalmaktadır.”

18 YAŞ ALTI EVLİLİK

Türkiye`de her üç kadından birinin 18 yaşın altında evlendirildiğini ifade eden Yurdakul, “İçişleri Bakanlığı rakamlarına göre; son üç yılda 18 yaş altında evlenenlerin toplam sayısı 134 bin 629. 18 yaşını doldurmadan evlenen erkek sayısı ise 5 bin 763. reşit olmadan evlendirilen kız çocuklarının sayısı erkek çocukların sayısından 20 kat daha fazla. UNlCEF’in 2012 verilerine göre 15 yaşın altındaki kız çocuklarının doğum esnasında ölme riski 20 yaşındaki kadınlara kıyasla 5 kat daha fazla. Kız çocukların çocuk gelin olması ağır bir insan hakları ihlalidir.”

KÂĞIT ÜZERİNDE VAR OLAN HAKLAR

Tüm dünyada ve ülkemiz de kız çocuklarına sağlanmayan imkânlar ve haklar bu günün anlamını açıkça ortaya koyduğunu ifade eden Yurdakul, “Kâğıt üzerinde var olan haklara ve imkânlara erişim ise yine ülkemizde kız çocuklarımızın pek çoğu için oldukça zordur. 2012-2013 eğitim-öğretim yılı itibariyle yürürlüğe giren 4+4+4 olarak bilinen eğitim sisteminde kesintisiz eğitimin ortadan kalkmasının kız çocuklarının eğitimini olumsuz etkileyeceğini öngörmek bir "kehanet" değil kaçınılmaz bir sonuçtur. Bu sistemle 13 yaşından sonraki son 4 yıllık eğitime uzaktan devam edilebilmektedir. Bu durumun, aileler tarafından kız çocuklarının henüz temel eğitimini kurumsal ortamda tamamlamadan eve çekmesi, erken yaşta evlendirilmesi, iş gücü olarak kullanması, ekonomik nedenlerle okuldan alınması gibi durumları arttırmıştır. Bundan dolayı da kız çocuklarının eğitim hakları ellerinden alınmıştır.”

KALİTELİ EĞİTİME

Kaliteli eğitime, her türlü sosyal ve gelişim bazlı aktiviteye ulaşamamak çoğunlukla yoksul ailelerin çocuklarının özellikle kız çocuklarının kaderi olduğunu vurgulayan Yurdakul, “Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik" değişikliği de kız çocuklarının okuma özgürlüğü açısından olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Türkiye`de erişkin kadınla ilgili yaşanan pek çok olumsuzluğun başlangıcı çocukluk dönemine dayanmaktadır. Kız çocukları iyi bir eğitim alıp, insan haklarının kullanımında eşit konumda birer birey olduğunda, erken evliliğe zorlanmadıklarında hem kendileri hem aileleri hem de toplum için daha iyi bir hayatın mimarı olabilirler. Kendi ayaklan üzerinde durabilen, kendi kararlarını verebilen, sadece birer gölgeden ibaret olmayan sağlıklı bireyler olabilmeleri için kız çocukları ve kadına yönelik her türlü ayrımcılığı durduralım” dedi.