ARTIK ONLAR AK PARTİLİ

ARTIK ONLAR AK PARTİLİ

Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin haftalık olağan Meclis Grup Toplantısı`nda önemli konuşmalar yaptı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasının ardından çeşitli illerden partiye katılan belediye başkan

KIRIKKALE?DEN GENİŞ KATILIM

Eski MHP?li Yahşihan Belediye Başkanı Ahmet Sungur, Balışeyh Belediye Başkanı Ali Dedelioğlu ve Kılıçlar Belediye Başkanı Ömer Faruk Önder ile Saadet Partisi?nden istifa ederek bağımsız hareket eden Çerikli Belediye Başkanı Ömer Sakarya ve Büyükyağlı Belediye Başkanı Mevlüt Özçelik dün TBMM?nde yapılan AK Parti grup toplantısına konuk olup, AK Parti rozetleri taktılar. Kırıkkale?den bütün AK Partili Belediye başkanlarının ve AK Parti il teşkilatının yer aldığı toplantı da, geniş güvenlik önlemleri de alındı.

 

GAYET HAKLI OLARAK PAYLAŞAN BİR ÜLKEYİZ

Başbakan Erdoğan, partisinin meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, Mısır`da yaşanan halk hareketi ve ardından Devlet Başkanı Mübarek`in istifası ile Ortadoğu`da yaşanan diğer gelişmelere değindi. Erdoğan, gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, Mısır`da Mübarek`in istifası ile yeni bir sürecin başladığını söyledi. Mısır`da olaylar başladığında son derece samimi şekilde hissiyatlarını ortaya koyduklarını ve tavsiyelerini dile getirdiklerini belirten Erdoğan, ?Birileri susarken, birileri tepkisiz kalırken, birileri `bekle gör` politikası izlerken, biz cesaretle çıktık Mısır halkının haykırışlarına karşılık verilmesi gerektiğini savunduk. Mısır`da devlet başkanının istifası sonrasında, çıkıp açıklama yapanlar, aslında mahcubiyetlerini, çifte standartlı tavırlarını örte gayreti içindeler. Biz ise bugün haysiyetli, onurlu, ilkeli duruşumuzla Mısır karşısında mahcup değil, gururluyuz. Mısır`ın coşkusunu Mısır`la birlikte gayet haklı olarak paylaşan bir ülkeyiz? dedi.

 

?MISIR İÇİN ÖZGÜRLÜK, DEMOKRASİ DEMEKTEN ÇEKİNMEDİK?

Birileri, bazı ülkeler `Mısır`ın, Ortadoğu ülkelerinin ve İslam coğrafyasının demokrasiyi hak etmediğini, onlar için demokrasinin henüz erken olduğunu gizli ya da aleni ifade ederken; biz Mısır için demokrasi, Mısır için özgürlük demekten asla çekinmedik. Biz ileri demokrasiye, hukukun üstünlüğüne, temel hak ve özgürlüklere inanan bir siyasi anlayışa sahibiz. İlkeli olmak, samimi olmak, bu değerleri her zaman ve herkes için istemeyi gerektirir. Biz nasıl sandık yoluyla milletin tercihiyle iktidara gelmenin faziletine inanıyorsak, sandık yoluyla iktidarı bırakmayı da bir erdem olarak görüyoruz. İktidara halk getirir, iktidardan halk götürür" şeklinde konuştu.

 

?CHP`NİN DIŞ POLİTİKDA DA ACELESİ YOK?

Mısır`da devlet başkanının istifa ettiğini, yeni bir süreç başladığını; ama ana muhalefet partisi genel başkanı Kılıçdaroğlu`nun `dünyadan habersiz` şekilde Mısır`da devlet başkanın istifasından iki gün sonra bile çıkıp `Başbakan aceleci davrandı` dediğini, söyledi. Erdoğan, "İşte tıpkı mecliste nasıl aceleleri yoksa, dış politikada da aceleleri yok. On yıllar boyunca Türkiye`nin doğusuna, güneyine nasıl baktılarsa, bugün de aynı şekilde bakıyorlar. On yıllar boyunca nasıl umursamadılarsa, ilgilenmedilerse bugün de aynı durumdalar" diye konuştu.

 

ARITMAN`A `ARAP KADINLAR` TEPKİSİ

CHP`nin on yıllar boyunca Arapları, Ortadoğu`yu nasıl küçümsediyse, bugün de aynı yerde olduğunu belirten Erdoğan, başörtüsü tartışmaları ile ilgili `Arap kadınlar gibi` benzetmesi yapan CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman`a da isim vermeden tepki gösterdi. Erdoğan, "Arap kadınlarını tahkir edecek kadar vicdansız ve izansızlar. Öyle bir yaklaşım olabilir mi? Sizin hiçbir ülkenin kadınına, veya yaradanın yarattığı insanlara bu şekilde yaklaşma hakkınız olamaz. Ondan sonra kadın haklarından bahsediyorsunuz. Sizin kadın hakları dediğiniz sadece bu ülkenin kadınları için mi geçerli? Bu ülkenin dışındaki kadınlar için geçerli değil mi? Bunları anlamak mümkün değil. Bunlar tornadan çıkmış hanımlar. Bu CHP zihniyeti bu. Var mı böyle bir şey ya? Biz `yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz` derken ayrım yapmıyoruz. Hepsi için geçerli" şeklinde konuştu.

 

?NÜFUZ PEŞİNDE DEĞİLİZ?

Mısır`da en kısa zamanda serbest seçimlerin yapılmasını anayasal bir demokrasinin tesis edilmesini, katılımcı, çoğulcu bir anlayışla Mısır`ın yeni bir döneme girmesini arzu ettiklerini belirten Erdoğan, "Şundan herkes emin olmalıdır; nüfuz peşinde değiliz, tahakküm peşinde değiliz. Hiç kimsenin içişlerine karışmak, dizayn faaliyetlerine girişmek gayretinde değiliz. Son derece samimi bir şekilde kardeşlik, barış, dayanışma diyoruz. Bugüne kadar bölgemizde barış ve istikrarı zedeleyecek her girişimin karşısında cesaretle durduk. Tunus`un derdi bizim derdimizdir. Çünkü biz onları, tıpkı onların bizi gördükleri gibi kardeş görüyoruz. Mısır`ın meselesi bizim meselemizdir. Çünkü biz Mısırlıları tıpkı onların bizi gördükleri gibi kardeş görüyoruz" dedi.

 

DUYGULANDIRAN ANLAR

"Öyle zaman oldu ki kelimeler gelip boğazımıza düğümlendi. Bazı meseleleri içimize attık, sabrettik. Özel görüşmelerde cesaretle dile getirdiğimiz bazı hususları hassasiyetler nedeniyle açığa vurmadık, paylaşmadık" diyen Başbakan Erdoğan, ancak bugün bu hususlardan bir tanesini paylaşmak istediğini söyledi. Konuşmasının bu bölümünde Gazze`de yaşanan bir aile dramını anlatırken duygulanan ve zaman zaman sesi titreyen Erdoğan`ı, bazı vekillerin de gözyaşları ile izlediği görüldü.

 

Erdoğan şunları kaydetti: ?Ben sizden empati kurmanızı istiyorum. Kendinizi bir an olsun başkalarının yerine koymanızı istiyorum. Sizim bu empatiyi çok kolay kuracağınızı, o başkalarını hissiyatını çok iyi anlayacağını biliyorum. Allah kimseye vermesin. Düşünün dünyanın en büyük açık hava hapishanesinde, Gazze`de bir baba bir annesiniz. 5 yavrunuz evin önünde cıvıl cıvıl oynarken havadan yağan fosfor bombaları ile oracıkta düşüp ruhlarını teslim ediyorlar. Bir kez daha dua ediyorum; Allah kimseye yaşatmasın. Bu bizim ülkemizde de yaşandı.

 

Bahçeye çıkıyor, 5 yavrunun kanlı bedenleri önünde boğazınız düğümlenmiş, göğsünüz sıkışmış, kalbiniz adeta durmuş şekilde neye uğradığınızı anlayamaz şekilde sıkılı yumruklarla 5 yavruya bakıyorsunuz. İstiyorsunuz ki kardeşiniz gelsin ve sizi oradan uzaklaştırsın. İstiyorsunuz ki, kardeşiniz gelsin sizi kollarınızdan tutsun. İstiyorsunuz ki kardeşiniz, bacınız gelsin ve gözyaşlarınızı silsin. Ama kardeşiniz gelmiyor, gelemiyor. O yavruların cansız bedenlerini alıp siz kardeşinize gitmek istiyorsunuz.

 

Refah Sınır Kapısını geçip kardeşinizle kucaklaşmak istiyorsunuz. Yavrularınızın bedenini Nil Nehri`nde yıkayıp kardeş bir toprağa Kahire`nin mezarlıklarına defnetmek istiyorsunuz. Ama Refah Sınır Kapısı`nı geçemiyorsunuz. Orada sınırın öte yanında, sınır kapısının hemen arkasında tarihte Firavun`un zulmünü görmüş bir millet olduğunu, o milletin sizi kucaklamaya hazır olduğun biliyor ama o millete, kardeşlerinize kavuşamıyorsunuz. Siz Mısır`daki son olaylarda o tünellerden bu defa size koşan kardeşlerinizi kucaklarken, onlar on yıllardır size kucak açamıyor, sizi o tünellerin başında kucaklayamıyor. Bugün ise artık şu çok net görülüyor: Tam aksine bugün o Gazze?deki insanlar Mısır`daki kardeşlerine ekmek, yemek, su götürüyor. İşte fark bu. İşte bizi birbirimize bağlayan o kardeşlik bağı bu. İşte bazı ülkeleri belki yanıltan Belki Refah kapısından kuş bile uçurtmazsınız, belki ülkenizin etrafına aşılmaz duvarlar örebilirsiniz; ama biliniz ki, insanların yüreklerine, beyinlerine, ruhlarına hat çizemez, sınır koyamaz, onları mahkum, mahpus edemezsiniz?

 

?100 YILDIR ORTADOĞU`DA SADECE PETROL VE MISIR`DA PİRAMİT GÖRENLER?

 

Erdoğan, milyonlarca insanın mezarlıklarda ölülerle yaşadığı, on binlerin çöp yığınları arasında ölüm kalım mücadelesi verdiği bir sistemi, mazlumun ahının arşı inlettiği bir sistemi uzun süre ayakta tutmanın mümkün olmadığını da vurguladı. Dünyanın vicdanına seslendiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: "Son 100 yıldır Ortadoğu`da sadece petrol, Mısır`da sadece piramit görenler, sadece bunu görmek isteyenler, bu coğrafya için demokrasiyi çok görenler, çok büyük bir yanılgı içindeler. Zulüm ile, baskı ile abad olunamayacağını bugün bir kez daha tüm dünya görmeli ve anlamalıdır İşte onun için Mısır`ın sevincini sevincimiz, coşkusunu coşkumuz olarak görüyoruz."

 

?ORDUMUZA GÖREVİ DIŞINDA ALAN ÇİZMEYE GAYRET EDENLER?

 

Türkiye`de bazı grupların gösteri ve yürüyüş serbest olduğu halde zaman zaman Türkiye`deki mevcut yönetimi Mısır`la benzeştirmeye çalıştığını belirten Erdoğan, Mısır`da seçimler aylar sürerken, Türkiye`de 24 saatte tamamlandığını anlattı. Erdoğan, şöyle konuştu:

 

"Bizde şu anda bu tür eylem yapanlar, demokratik yoldan bu ülkede iktidar olma arayışında olmayanlardır. Bu tür gösterileri yapanlar, antidemokratik yollardan acaba bu ülkede bir şeyler olabilir mi? İşte bunlar 22 temmuz seçimleri öncesinde de üniversiteli bazı rektörlerle cumhuriyet yürüyüşlerini düzenleyenlerdir. `Ordu göreve` diye, ordumuza görevi dışında alan çizmeye gayret edenlerdir. Milletimiz ne dedi: `bu ülkede egemenlik kayıtsız şartsız milletindir` dedi. AK Parti`yi yüzde 47 ile iktidara taşıdı. Onların en fazla aldıkları oy ana muhalefet partisinin yüzde 23falan. O da üstelik yanında koalisyon ortağı olmasına rağmen. Böyle seçime katıldılar. 40 çürük yumurtadan bir sağlam yumurta olmaz.

 

Milletin derdi ile dertleneceksin, milleti kendin gibi göreceksin ve milletin nefesini kendi nefesin gibi hissedeceksin. Biz yolumuza böyle devam ediyoruz" dedi. Erdoğan, gösteri yapılacak yerlerin belirlendiğini ve isteyenlerin burlarda eylemlerini gerçekleştirebileceklerini belirterek, "Ama yok, `biz istediğimiz yerde bunu yaparız` dersen, kusura bakma. Halkın kendi özgürlük alanına müdahale ediyorsun Senin için miting yapmak ne kadar özgürlükse, halkım için normal yaşamını sürdürmesi o kadar özgürlüktür. Buna müdahale edemezsin, buna hakkın yok" diye konuştu. Erdoğan konuşmasını Mısır ve Tunus haklarına selam göndererek sona erdirdi.

 

 



Anahtar Kelimeler: 0