ALS beyni AKP eğitimi felç ediyor

ALS beyni AKP eğitimi felç ediyor

Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Yücel Karabacak, siyasi iktidar tarafından Milli Eğitim'de siyasi bir darbenin yapıldığını söyledi. AKP'yi ALS hastalığına benzeten Karabacak, ALS hastalığının beyni, AKP'nin ise eğitimi felç ettiğini bildirdi.

EĞİTİMİ FELÇ ETTİLER

Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Yücel Karabacak, MEB temel kanununda yapılan değişikliğin siyasal bir darbe olduğunu söyledi.

Bu kanunu protesto etmek için Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan Türk Eğitim Sen üyeleri, ALS hastalığına dikkat çekenlere destek vererek buzlu kovayı üzerlerinden döktüler. ALS hastalığının beyni felç ettiğini, AKP’nin ise eğitim sistemini felç ettiğini belirten Karabacak, yapılan siyasi darbenin hesabını soracaklarını bildirdi.

Düne kadar üstün başarı belgesi olan okul müdürlerinin sırf yandaş sendikaya üye olmadıkları için AKP tarafından tasfiye edildiğini belirten Karabacak, bunun hukuka aykırı olduğunu ve savcılığa bu konuda suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.

 

DARBE VE KIYIMDIR

Karabacak konuşmasının devamında, “14 Mart 2014 tarihinde 6528 sayılı Kamuoyunda dershaneler yasası olarak da  bilinen MEB Temel Kanunun’da yapılan bir değişiklikle MEB’de siyasi iktidarca sivil bir darbe yapılmıştı. Bu darbe kanunu ile AKP MEB’de kendi devletini kurmak üzere gerekli yasal dayanağı oluşturmuştu. Biz o günler de kamuoyuyla bu konuların ehemmiyetini paylaşmış, kanunla AKP’nin kendi yandaşı olmayanları tasfiye edeceğini defalarca söylemiş, eylemler yapmış, derdimizi, sıkıntımızı ve durumun vahametini anlatmaya çalışmıştık. Hatta o zaman şunu da söylemiştik. Bunlar diktatör yaklaşımla Türk Alfabesinin adı olan ABC’yi AKP yaparlar demiştik. İşte o seviyeye getirdiler. O kadar gözlerini karartmışlar ki  bu siyasi zihniyet sonunda eğitimin tecrübeli kadrolarını tasfiye ederek eğitim-öğretime büyük bir darbe vurmuştur.Bunun adı darbedir bunun adı kıyımdır.”

 

EĞİTİMDE OPERASYON

“İşte geçen hafta tek kelimeyle eğitimde tasfiye ve kıyım operasyonu tetikçileri tarafından gerçekleştirildi. 4 yılını doldurup değerlendirilmeye alınan 114 eğitim kurumu müdürlerinden 68’ine 75’in altında puan vererek adeta kıyım yapmışlardır. Peki bu 68 Okul ve Kurum müdürümüzü gerçekten başarısız olduğu için mi elemişlerdi. Elbette ki hayır. Elenen hiçbir kurum müdürünün veya okulun başarı ya da başarısızlığına bakmadılar. Bu tetikçilerin, bu emirerlerinin tek ölçüsü vardı. Siyasi ve sendikal yandaşlık! Eğer siyasi iktidardan yana ve malum sarı sendikaya üye iseniz başarılısınız değilseniz başarısızsınız. Şimdi sizlere soruyorum. Bir okul müdürünü en iyi kim tanır. Elbette o okulun öğretmeni, personeli, öğrencisi, velisi.”

 

 

TETİKÇİLER GÖREV YAPTI

“Ne gariptir ki Okulun öğretmeni, öğrencisi, okul aile birliği başkanı okul müdürü için tam puan verip devam etmek istiyoruz derken; okul müdürünün adını – soyadını dahi bilmeyen, hangi okulumuz nerede bunu bilmeyen Milli Eğitimin tetikçilerinden, kuklalarından bir takım zevat, başta Milli Eğitim Müdürleri olmak üzere müdür yardımcıları, şube müdürleri, aynı okul müdürüne çok düşük puanlar vererek o okul müdürünü hadsizce,hesapsızca eliyor. İddia ediyorum! Milli Eğitim Müdürü İsmail Çetin’e sesleniyorum.Gelsin buraya, içimizden hangileri okul müdürüdür cevap veremez, veremeyecek , çünkü tanımıyor.Tabi aklında şu varsa idi bilemem.”Çok da tanımam gerekmiyor zaten eleyecektim sendikasını bilsem yeterli” diyor ise bu da en basit ifadesiyle alçaklıktır, rezilliktir.”

 

 

DÜŞÜK PUAN VERİLİYOR

“Peki neden düşük puan  veriyor. Çünkü ağa babaları ona öyle emretti. Peki 75’in üstünde puan verdiklerine başarılı olduğu için mi verdi. Hayır yine emir öyle geldi. Onlarda gereğini yaptı. Ahlaksızca, alçakça kıyım yaptılar. Şöyle bir şey olabilir mi?  Milli Eğitim de İlçe Milli Eğitim Müdürleri, İl Milli Eğitim müdür yardımcıları, şube müdürlerinin puan verenlerin tamamına yakını EBS üyesi. Hatta 3’ü yönetim kurulu üyesi. Bunların vereceği puandan “hayır iş” beklenmesi mümkün mü? Çünkü bunların işi hep şer hep şirret! Vali Bey’de gereğini yapamamıştır ya da yapmamıştır.Bu haksızlığa bu kıyıma isteyerek ya da istemeyerek ortak olmuştur. Kendisine konu hakkındaki tereddütlerimizi ilettik. Kendisi de okul müdürlerimiz kaygılanmasın hiçbir sıkıntı olmayacak demiş, söz vermişti. Milli Eğitim Müdürüyle de görüştük.”

 

HAKLAR GASP EDİLİYOR

“O da aynısını söylemişti. Ve şöyle bir kanaat oluşmuştu. Eğer okul müdürlerimiz, birinci ve en önemli paydaşlar olan okulun öğretmeni, velisi ve öğrencisi tarafından desteklenmiş ve yeterli puanı almışsa o müdürümüzle yola devam edilmesi noktasındaydı. Ve iddia ediyorum. Elenen 68 müdürün tamamına yakını okulunca desteklenmiştir. Ve bu okul müdürlerimiz Valiliğin, Bakanlığın, Milli Eğitim Müdürünün verdiği başarı belgeleri,aylıkla ödül, takdir belgeleri, gibi ödüllerle onurlandırılmıştır. Bir başarı belgesi kime verilir. Başarılı olana.Daha bir ay önce başarılısın deyip onurlandırdığın bir okul müdürünü başarısızsın deyip elemeyi hangi mantıkla hangi izanla açıklayabilirsin.Bu olsa olsa akıl tutulmasıdır.İzan yoksulluğudur.Yani diyorum ki o zevata sizler akıl fukarası izansızlarsınız.”

 

 

ÖĞRETMENLERİN ALIN TERİ

“Bugün bir öğretmenevindeki fiziki değişimi, hizmet kalitesindeki profesyonelliği, eğitimciler yakışır bir yer haline geldiğini Kırıkkale’de kime sorsanız söyler. Halk eğitim de halka sunulan hizmetin ne kadar arttığını,açılan kursların projelerin sayısının arttığını hiç kimseye sormuyorsanız gidin Valiye sorun o söyler.Çünkü vali bey çok iyi biliyor.Eski adı SBS bugünkü adı TEOG olan Liseye geçiş sınavlarında, Üniversite sınavlarında okullarımızın derece yaptığını, ulusal uluslararası projelere imza attıklarını milli eğitim bilmiyor mu puan verenler bilmiyor mu? Milli Eğitim müdürü Vali çıkıp da başarılıyız demiyor mu? Elbette biliyor. Peki bu başarıda okul müdürlerimizin payının büyük olduğunu bilmiyorlar mı?Bu kadar mı körler.Biliyor ama gaye eğitim öğretimin başarısı mı?Değil, yandaşlarını koltuğa oturtmak.”

 

ADİL OLMALI

“Milli Eğitim Müdürü sıkıntı olmayacağına, adil tarafsız  olunacağına dair söz vermişti. Ne yazık ki o da sarı sendikanın ve siyasi iktidarın tetikçiliğine, kuklalığına soyunmuştur. Makama saygımız vardır. Ama bu aşamadan sonra kendisine saygımız kalmamıştır.  Eğitim öğretim camiasındaki itibarlarını diğerleri kaybetmişti şimdi oda kaybetti.Sözüm ona Milli eğitim müdür yardımcısı şube müdürü olanlar var.Bir kısmı malum sendikanın yönetim kurulu üyesi.Bunların o koltukları işgal eden adam müsvetteleri olduğunu biz çok iyi biliyorduk.Milli Eğitim Müdürünü konuştuğumuz da bir adam sanmıştık ama gördükki o da kukladan başka bir şey değilmiş.Makamının adamı kalıbının adamı değilmiş.Anladık ki ondan bi adam değil olsa olsa cansız manken olurmuş.Ve bu cansız mankenin de artık Kırıkkale’de bir dakika dahi görev yapmaması eğitim-öğretim için en büyük kazanç olacaktır.Milli Eğitim Müdürü başta olmak üzere bu haksızlığa ve rezalete ortak olan herkese sesleniyorum.Bir an evvel İstifa edin.Defolun gidin.”

 

YANLIŞTAN DÖNÜLMELİ

“Bu yanlıştan bir an evvel dönmeliler, Aksi takdir de oluşacak enkazın altında önü sonu onlar da kalacaktır. Ve bu yaptıkları zulüm, haksızlık yanlarına kalmayacak, hesabı sorulacaktır. Unutmasınlar ki “ her hesabın bir tersi, her zulmün bir süresi var,bir tilki hükmü varsa bir de kurt töresi var”

Biz her zaman yaptığımız gibi yine Türk mahkemelerine başvuracağız. İnanıyoruz. Adaletin ve hakkaniyetin tesis edileceğine mahkemelerimizce bu yanlışa dur denileceğine inancımız tamdır. İlla ki adalet tecelli edecektir.Bu haksızlığı bu mesleki ahlaksızlığı yapanlardan hesap sorulacak. İşte bunun için basın açıklamamızın sonunda savcılığa suç duyurusunda bulunacağız, Kırıkkale Valiliğine de sorumlular hakkında soruşma yapılması için dilekçemizi şubemiz olarak vereceğiz. Sorumluların gerekli cezaya çarptırılmasını talep edip  bu işin de sonuna kadar takipçisi olacağız İnşallah Vali Bey bu kez gereğini yapar. Zira Yüce Allah Kuran’da şöyle buyuruyor: “Zulmedenlere en küçük bir meyil göstermeyin, yoksa cehennem ateşi size de dokunur.’’Yine bilsinki zulme rıza zulümdür.”

 

BUZ DÖKTÜLER

“Son günlerin fenomen bir eylemi var.ALS denilen bir hastalık var.Beyni felç eden bir hastalık.Bu hastalığa yakalananların Allah yardımcısı olsun.Ancak bu hastalığa dikkat çekmek ve meydan okumak üzere dünyada milyonlarca kişi hatta birçok ünlü “buzlu su eylemi” yapıyor.Ve bu eylemde fenomen oldu.Amaçları dediğim gibi ALS hastalığına dikkat çekmek. Biz de diyoruz ki ALS beyni AKP EĞİTİMİ FELÇ etti.Hatta ülkeyi felç etti.Eğitime zarar veren, Eğitim sistemimizi çökerten, felç eden bu hastalığın adı AKP’dir.İşte Türk Eğitim-sen Kırıkkale şubesi olarak bu hastalığa dikkat çekmek için buzlu su döküyoruz.” dedi.