KARNE HEYECANI YAŞANACAK
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Kırıkkale Şube Başkanı Oktay Sümer eğitim-öğretim döneminin sona ermesi dolayısıyla bir değerlendirmede bulundu. Sümer yaptığı değerlendirmede şunları söyledi, “2013-2014 eğitim-öğretim yılı, 17 milyonu aşkın öğrencinin karne heyecanıyla bitiyor. 28 Şubat bakiyesi 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitimin sonlandırılması ve eğitimin kesintili hale getirilerek kademelendirilmesi amacıyla hayata geçirilen, bazı çevrelerin 28 Şubat ruhunun yok edilmesi dolayısıyla tepki gösterdiği 4+4+4 yeni eğitim sistemi, eğitim çalışanlarını ilgilendiren mevzuat çalışmalarında gecikmelerden etkilenmemiş, felaket tellallarına rağmen ikinci yılında başarı testini geçmiştir.”
EĞİTİMDE ÖNEMLİ DÖNEM
“Eğitim-Öğretim dönemi; ülkemizde kadınların eğitim ve çalışma hayatının önüne konulan en büyük bariyer olan, başörtülü kadınlara devlet eliyle şiddetin sembolü haline dönüşen, kamusal alan yalanının sona ermesi, 28 Şubat mağduru eğitim çalışanlarının görevlerine iadesi, toplum mühendisliği uygulaması olan andımız uygulamasının kaldırılması, okullarda imkânlar ölçüsünde ibadet yerleri tahsisi, yeni sisteme uygun okul dönüşümlerinin yapılması, şube müdürlüğü görevde yükselme sınavının yapılarak atamaların gerçekleştirilmesi, SBS yerine yeni uygulama olan TEOG’a geçilmesi, öğretmenlerin ve bakanlık personelinin özlük hakları ile ilgili sorularını/sorunlarını iletebileceği 444 9 446 numaralı özel danışma hattının uygulamaya geçirilmiş olması, eğitim çalışanlarının aile bütünlüğünün sağlanması amacıyla eş durumu tayinlerinde olumlu yaklaşımların sergilenmesi nedeniyle çözümün öne çıktığı bir dönem olmuştur.”
YENİ PROJELER
“Milli Eğitim’de yeni eğitim-öğretim dönemi başlamadan önce özellikle çalışanlar açışından çözüme kavuşturulması gereken sorunlar yaz döneminde ortadan kaldırılmalıdır. Kasım 2012’de Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’te yapılan değişiklikle sadece imam hatip ortaokulları ve liselere verilen kız çocukların inancı gereği başını örtmesi tüm öğrencilere uygulanmalıdır. Bakanlık, hiçbir öğrencinin inanç özgürlüğünü kısıtlamamalı, yönetmelikteki sınırlamayı kaldırarak, kız öğrencilerin haklarını toptan iade etmelidir. Kamuda çalışan kadınlara uygulanan başörtüsü yasağının, Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen’in çeşitli eylem ve etkinlikleri sonrası 12 milyon 300 bin imzayla toplumun iradesini yansıtmasıyla ortadan kaldırılması, hem kamuoyu hem de çalışanlar tarafından son derece olumlu karşılanmıştır. 1982 yılından kalma darbe döneminin iklimini yansıtan kamu personeline yönelik kılık ve kıyafet yönetmeliği topyekûn olarak değerlendirilmeli, bir an önce değiştirilerek, çalışanların saçı, bıyığı, ayakkabı topuk boyu, pantolonunun kumaşı, kazağının yakası gibi birçok gereksiz ve gülünç ayrıntılar ortadan kaldırılmalıdır.”