Yabancı basın kuruluşlarının da temsilcileri ve muhabirlerinin katıldığı seminer ve gezi son derece verimli geçti. Seminerin açılışında konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç senede iki kez düzenlenen yerel medya eğitim seminerlerinin önemine değinerek, ``Özellikle bölgesel olarak seçtiğimiz iller, böyle bir toplantıya ev sahipliği yaptığında, kendiliğinden büyük bir sinerji meydana gelmektedir`` dedi.
Organizasyonun sorumluluğunu Basın yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü Basın Yayın Daire Başkanı Bahattin Akyön?ün yürüttüğü eğitim semineri ve gezi başladığı gibi sorunsuz tamamlandı. Konukların fazlalığı ve yer konusunun kısıtlı olmasına rağmen organizenin düzenli olması dolayısıyla fazlaca bir sorun yaşanmadı. İlk günden son güne kadar aksaklık yaşanmazken katılımcılar organizasyon ve programdan son derece memnun kaldılar
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, DSİ 15. Bölge Müdürlüğü Toplantı Salonu`nda gerçekleştirilen seminerden önce, aynı salonun girişinde ``Türk Basını (1830-1938) ile Şanlıurfa ve Yöresi`` fotoğraf sergisinin açılışını yaptı. Seminerin açılışında konuşan Arınç, peygamberler şehri, dinlerin beşiği, medeniyetler şehri Şanlıurfa`da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Toplantıya, Şanlıurfa`nın yanı sıra çeşitli illerden yerel medya mensupları, KKTC, Azerbaycan ve Arap medyasından 200`den fazla katılımcının bulunduğunu aktaran Arınç, programda katılımcılara hem mevzuat bakımından hem de son gelişmelerle ilgili yardımcı olunacağını belirterek, ``1998`de başlayan Yerel Medya Eğitim Seminerlerimizden bir diğerini bugün ve yarın olmak üzere Şanlıurfa`da yapacağız. Ben de şehrimizin böyle bir seminere ev sahipliği yapmasından çok memnunum. Senede iki kez bunu yapıyoruz, en son Edirne ve diğer şehirlerimizde yapmıştık. Ben faydalı olduğunu görüyorum. Benden önce başlamıştı ben de devam ettiriyorum. Özellikle bölgesel olarak seçtiğimiz iller, böyle bir toplantıya ev sahipliği yaptığında, kendiliğinden büyük bir sinerji meydana gelmektedir`` diye konuştu.
MESLEKTAŞLAR İLE TANIŞMA FIRSATI
Yerel medya mensuplarının farklı illere giderek, oradaki meslektaşlarıyla tanışmaları ve oranın tarihi ve kültür varlıklarını da bizzat görmelerine yönelik başlattıkları uygulamanın önemini vurgulayan Arınç, bir süre önce İzmir, Manisa ve Muğlalı gazetecilerin, bir otobüsle Konya ve Şanlıurfa`yı ziyaret ettiklerini, kendisine iletilen notta, `ilk defa Şanlıurfa`yı gören gazetecilerin olduğunu, burada geleneksel ev sahipliğinden çok memnun olduklarını` ifade ettiklerini aktardı. Arınç, bu uygulamaya devam edeceklerini, doğudan batıya, batıdan kuzeye, kuzeyden güneye, bütün yerel medya mensuplarını, Anadolu`yu ziyaretlerine vesile olacak ve onlara, değerli dostlarıyla, arkadaşlarıyla, meslektaşlarıyla tanışma imkanı sağlayacaklarını bildirdi.
Medyanın ulusal ve yerel düzeyde gelişmiş olmasının, demokrasinin yerleşmesi açısından çok önemli olduğunu vurgulayan Arınç, ``Yerel medya yetirince gelişmemiş olursa demokrasimiz, bir yönüyle eksik kalmış demektir. Küreselleşmeyle birlikte medyanın uluslararası bir nitelik alması, yerel medyanın önemini azaltmamış, bilakis daha da artırmıştır. Çünkü toplumun günlük taleplerini, beklentilerini ve şikayetlerini yansıtan kurum, yerel medyadır. Yaygın medya ülke çapında, okurun ilgisini çekebilecek haber ve yorumlara yer verir. Yerelde olan sorunları, tam ve doğru bir şekilde ancak yerel medya yansıtabilir`` dedi. Yerel medya mensuplarının bulundukları illerde nitelikli işler yaptığını, büyük ölçekli medya kuruluşlarının imkanlarından yoksun olmalarına rağmen bölgelerinde gazeteciliği hakkıyla yerine getirdiklerini ifade eden Bülent Arınç, şöyle devam etti:
``Zaman zaman yaşadığınız şehrin sorunlarını sayfalarınıza, ekranlarınıza, mikrofonlarınıza taşıyorsunuz, bu sorunları tartışıyor ve olumlu bir zemin bulmaya çalışıyorsunuz. İnsanlarımızın haber ihtiyaçlarını gideriyor, onları olan bitenden haberdar ediyorsunuz. Sizler, yaşadığınız şehre sayfalarınızla, ekranlarınızla birer ayna tutuyorsunuz, yaşadığınız şehirdeki insanlar sizlerin gözüyle olaylara bakıyor, sizlerin sesinden gerçekleri duyuyor. Sizlerin mikrofonlarından meramlarını dertlerini ifade edebiliyorlar. Sizler, medya sektörünün Anadolu`daki kılcal damarları gibisiniz; büyük medya kuruluşlarının varlığı da sizlere bağlı, onların hiçbir zaman dolduramayacakları boşlukları dolduruyor, haber ihtiyacını gideriyorsunuz.``
AJANS HABERCİLİĞİNE ÖNEM VERİLİYOR
Hükümet olarak yerel medyanın öneminin farkında olduklarını, bu farkındalık doğrultusunda yerel medyanın gelişmesi ve güçlenmesi için önemli çalışmalar yaptıklarını aktaran Arınç, ``Özellikle yerel medya, yazılı medya konusunda Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğümüz birinci derecede sorumludur. Genel Müdürlüğümüz tarafından ajans haberciliği üyeliği, önemli bir hizmet olarak verilmektedir. Haberin giderek pahalılaştığı, çeşitlendiği ve önemli hale geldiği günümüzde sunulan bu hizmet, yani yerel medyaya yönelik ajans haberciliği hizmeti, yerel medyamızın büyük ölçüde işini kolaylaştırmaktadır`` diye konuştu. Basınla ilgili yapılan çalışlarda yurt dışındaki Türkçe yayın yapan basın mensuplarını da unutmadıklarını ifade eden Arınç, ``Basın kartı yönetmeliğinde yaptığımız düzenlemeyle yurt dışında Türkçe yayın yapan yerel medya mensuplarına da artık basın kartı verebiliyoruz`` dedi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yerel medyaya yönelik çalışmalarının artarak devam edeceğini kaydetti.
BASIN DAHA ÖZGÜRLÜKÇÜ YAPIYA KAVUŞTURULDU
Son yıllarda Basın Kanunu ve ilgili yasalarda yapılan değişikliklere de değinen Arınç, ``Sağlanan konsensüsle 2004 yılında Basın Kanunu değiştirildi ve bugüne kadar sorunsuz bir biçimde devam ediyor. Bir diğer önemli değişiklik de bundan bir kaç ay önce TBMM`den geçen, resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren yeni Radyo Televizyon Üst Kuruluyla ilgili kanundur. Burada radyo, televizyon ve isteğe bağlı yayın hizmetlerinin düzenlenmesi ve denetlenmesi gibi konular daha çağdaş ve daha özgürlükçü bir yapıya kavuşturulmuştur`` diye konuştu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, Türk Ceza Kanunu`nda 6 maddelik değişik yapılacağını bu çalışmayla ``özel hayatın gizliliğinin korunması, soruşturmaların gizliliği ilkesinin ihlali ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs`` konularında yeni düzenlemeler getirileceğini söyledi. Basın için önemli olan bu mevzuat değişikliğini geçen hafta Adalet Komisyonunda görüşmelerini tamamlayarak, Meclis Genel Kuruluna sevk ettiklerini belirten Arınç, ``Yapacağımız çalışmanın iki ana konusu var; birisi özel hayatımıza müdahaleyi daha ağır kurallara bağlama, ikincisi basın mensuplarına yazdıkları haberler ve köşe yazıları gibi konulardaki bilginin ifşa edilmesi gibi bütün bu konularda ceza sürelerinin biraz daha azaltarak, suçun unsurlarını yeniden tanımlayarak haklarında açılan binden fazla davayı belki onların lehine biraz daha iyi sonuçlara ulaştırma çabasıdır. Sanırım birkaç gün içinde Meclis tatile girmeden bu 6 maddelik değişikliği parlamentodan geçireceğiz. Bu konudaki beklentileri, yasama dönemi bitmeden karşılamış olacağız`` şeklinde konuştu.
Harran Oteli`ndeki öğlen yemeğinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, HSYK`nın yeni bir yapıya kavuştuğunu söyledi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ``Bu savcılardan, (HSYK`nın yaptığı son değişiklikler) bir veya birkaç tanesinin isimleri kamuoyu tarafından çokça bilindiğinden, görevlerinden bir şekilde ayrılmış olmalarının belli bir çevrede adeta bir sevinç meydana getirdiğini görmekteyiz`` dedi.
HSYK kararlarının geçmişte tamamen yargıya kapalı olduğunu, ancak 12 Eylül`de yapılan referandum ile birlikte ``meslekten çıkarma`` kararlarına karşı yargı kararlarının kabul edildiğini aktaran Arınç, sonradan yapılan bir uyum yasasıyla da geçmişte meslekten çıkarılanların bu haklardan nasıl istifade edeceklerini de düzenlediklerini ifade etti. 12 Eylül`de yapılan referandum sonucunun, Türk Milleti`nin vermiş olduğu çok önemli bir karar olduğunu belirten Arınç, bu kararda Şanlıurfa`nın payının çok büyük olduğunu söyledi.
Şanlıurfa`nın referandumda yüzde 95 oranında ``evet`` oyu verdiğine ve genel toplamdaki yüzde 58`lik ``evet`` oyunun içinde en büyük katkısı olan il olduğuna dikkati çeken Arınç, şunları kaydetti:
``Geçmişte toplanamayan, toplandığı zaman da karar alamayan HSYK gitti, yerini birbiriyle uyumlu, hakimlik ve savcılık mesleğinin kendilerine yüklediği sorumluluğun ışığında karar veren bir yapı aldı. Dün gündeme gelen atamalarda sanırım bir kaç savcının ismi tartışılıyor. Bunlar, 3-3,5 senedir `Ergenekon` ismi verilen bir terör örgütüyle ilgili soruşturma yapan, iddianame yazan ve bu davayı takip eden savcılardır. Şimdi onlardan birkaç tanesi farklı görevlere ya yükseltilerek, terfi ettirilerek atanmışlardır veya üzerlerindeki özel yetkiler kaldırılmış, yeni savcılara yeni yetkiler verilmiştir. Ancak böyle özetleyebilirim.
HABER FOTOĞRAFÇILIĞI
AA Görsel Haberler Daire Başkanı Ömer İlhan Tekdal da ``Haber Fotoğrafçılığı`` konulu bir sunum yaptı. Haber fotoğrafının değerini belirleyen ölçütleri ``etki, yakınlık, zamandalık, şöhret, sıradışılık, çatışma, duygu`` olarak nitelendiren Tekdal, bir takım fotoğraf teknikleri kullanılarak durağan fotoğrafların da daha dinamik hale getirilebileceğini söyledi.
SEMİNER SONA ERDİ
BYEGM Genel Müdürü Murat Karakaya da seminerde özellikle sarı basın kartı ve basın özgürlüğü konularının gündeme geldiğini ve bu konularda görüş alışverişinde bulunulduğunu anlattı. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç`ın katılımıyla Şanlıurfa`da yapılan seminerin çok faydalı geçtiğini ifade eden Karakaya, yakın bir tarihte yapılacak 21. Yerel Medya Semineri`nin RTÜK`ün yanı sıra yazılı ve görsel basının da desteğiyle daha çok soru cevap şeklinde gerçekleştirmeyi planladıklarını söyledi. Konuşmanın ardından BYEGM Genel Müdürü Murat Karakaya, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Hilmi Bengi, AA Yönetim Kurulu Üyesi Reşat Yazak ve diğer ilgililer tarafından katılımcılara sertifika verildi. Daha sonra toplu fotoğraf çekimi yapıldı.