Ey, ruhu bedeninin en uygunsuz yerine sıkışmış,
İnsanlık onuruna erişebilmek için bir bağırsak gazı kadar haysiyetli olamayanlar?
Ey, Yüce Yaratıcının kendisini ?ahsen-i takvim? üzere yarattığı türden zannedip
Aslında ?belh´üm adal? olanlar?
Rabbinin ilk emrini hiçe sayıp ?Oku?mayanlar, cahiller?
Bilmez misiniz, bizler ?Yaratılanı Yaratan´dan ötürü severiz? deyip
Sonra da insanları sınıflandıranlardan değiliz!..
Bilmez misiniz, bu ülkede yaşayıp, ekmeğini yiyip suyunu içtiği topraklara ihanet etmeyen,
Helalinden yiyen içen, eken biçen, alnının teriyle kazanan hiç kimsenin dini, dili, mezhebi, etnik kökeni, derisinin rengi bizim için ayrıştırma sebebi olmamıştır hiçbir zaman?
Bilmez misiniz, Türk´ün gönlü yücedir?
Bilmez misiniz, Türk, komşusunun, arkadaşının,
Hele hele vatanını koruyan şerefli Türk Ordusunun hiçbir neferinin
Alevi mi, Sünni mi olduğunu sormaz, sorgulamaz!!!
Velev ki Yarbay Mehmet Alkan Alevi?
Sizler, ne Onun bu vatanı korurken gösterdiği şeref ve haysiyete,
Ne de bu vatan uğruna can veren kardeşinin tabutu başında feryat ederken göstermiş olduğu samimiyete zerre kadar yaklaşamazsınız?
Çünkü sizler,
Yani bu ülkeyi ayrıştırmaya çalışanlar,
Şerefiyle Türk Milletine hizmet veren,
Bu uğurda şehit ya da gazi olan bir neferin dahi
Tırnağının kiri olamazsınız?
***
26 Ağustos 1071´de ve 30 Ağustos 1922´de bu toprakları bizlere vatan eyleyebilmek üzere can vermiş, kan vermiş yiğitler,
Sizler müsterih olun,
Bu toprakları koruyan, kollayan Alevi ya da Sünni daha çooookkkk torunlarınız var?
Ruhlarınız şad olsun!..
