Taşeron çalışanların çalışma şartlarını,
Kimi müteahhitlerin zaten üç kuruş olan maaşlarından hangi adlarla ne tür kesintiler yaptıklarını,
İş güvencelerinin iki dudak arasında olduğunu,
Yarın sabaha iş güvenceleri olmadan ev geçindirmeye çalıştıklarını birçoğumuz biliyoruz.
Ortaya atılan yeni vaatler,
Açıklanan yeni projeler,
Bu şekilde üç kuruşa çalışan garibanın ümitsiz vaatlere kapılmasına yol açıyor.
Yapılan en son açıklamaya göre
Yapılan işin, o kurumdaki ?asli işlerden? olması gerekiyor ki ?kadro hayali? kurulabilsin!
Pekiiiii,
Böyle bir durumda ?Özel Güvenlikçilerin? durumu ne olacak?
Öyle ya,
Yaptıkları iş, çalıştıkları kurumun asli işi mi, değil mi?
Belli mi?
Herkes kafasına göre bir yorum yapıyor bu konuda!
Misal;
Üniversitede çalışan özel güvenlikler, kadro alabilir mi, alamaz mı?
Üniversitenin ?asli görevi? eğitim vermek?
Peki, koskoca bir alana sahip olan ve on binlerce insana hizmet veren üniversite gibi bir kurumun güvenliğinin sağlanması asli iş değil midir?
Varsayalım, asli iş değil, peki üniversitenin az sayıdaki kadrolu güvenlikçisi neden bu alanda istihdam edilmiş?
Üniversitenin hastane gibi farklı birimlerinde durum nedir ve nasıl yorumlanacaktır?
Ya da üniversite haricindeki hastanelerde görev yapan özel güvenlikçilerin statüsü nedir?
Tüm bu sorular kafaları allak bullak eden sorular!
Nasıl olmasın ki?
Yetkisi sıfır, sorumluluğu dağları aşan özel güvenlikçiler zaten önüne geçenin ?şamar oğlanı? değil mi?
Bir de geçim derdi işin içine girince özel güvenlikçiler iyiden iyiye kendilerini ?üvey evlat? olarak görmeye başladılar.
Bu insanların kendilerine güvenip, kendilerinden emin olarak işlerine odaklanmalarını istiyorsanız eğer,
?Kadro şart!?
