12 Eylül gerekçeleri arasında terör, işsizlik, pahalılık ilk sırada yer alıyordu. Rahmetli ÖZAL enkaz devralmıştı.
Terör ağırlık, olarak üniversitelerde idi. YÖK yasasını çıkartarak üniversiteleri kontrol altına almaya çalıştı.
İnşaat sektörünü, toplu konutlarla açarak piyasayı canlandırdı. İnşaatla beraber 150 çeşit mal üretimine geçildi. İşsizliği ortadan kaldırmaya başladı.
Faizi düşürüp, depoculuğu, repoculuğu bitirmeye çalıştı. Pahalılığı ve enflasyonu yatırımla durdurmayı hedefledi. Kısmen de başarılı oldu.
Rahmetli ÖZAL´ dan sonra Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN´ da büyük bir enkaz devralmıştı. Sayın Erdoğan´ ı engellemek için her şey devreye kondu. DARBENİN HER TÜRÜ TEHDİT UNSURU OLARAK UYGULANDI. HALENDE UYGULANMAKTADIR.
Ak Parti ?kapandı, kapatılacak? yaygaraları arasında halkın sevgisini kazanacak güzel şeyler yaptı. Reisle Türkiye yatırımlar ülkesi oldu.
Belediyeler, emlak konut, kamu ve özel sektör yatırımlarında gaza basıldı ve milletimize hizmet sunuldu. Ülke ekonomisinde lokomotif inşaat sektörü oldu.
Yollar, okullar, hastaneler, barajlar, köprüler, kültür merkezleri, parklar, üniversiteler, havalimanları, hipodrumlar, otogarlar ve dahası pek çok proje millete arz edilerek, teveccühlerine sunuldu.
Hain FETÖ terör örgütü yapılanması ile 15 Temmuz öncesi ve sonrası süreçte üst akıl sahipleri Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye´ ye diz çöktürmek için, artık gizliden değil açıktan düşmanlık sergilediler.
ABD de başlatılan Zarrab kumpası ve Türkiye´ de KILIÇDAROĞLU senaryosu ile bir yeni oyuna start verildi.
Milletimiz Reisin etrafında kenetlendi. İddiaların mahiyetine bakmaksızın, bunların yeni kumpasların bir parçası olduğuna inandı.
Bugünlere kadar milletimiz bazı baskıları endirek hissetti. Lakin bu kez oyunlarında direk milletin sınır uçlarına müdahale edilmeye başlandı. Yani milletimiz bu kumpası biraz daha fazla iliklerinde hissedecektir.
Bankaların Rolü
İnşaatlarda ağırlıklı olarak kredi kullanılmaktadır.
Kredi faizlerinin yüksek olması ile konut satışlarının önüne engel konuyor.
Bir yandan da milletin bankalara borcunu kapatması için, gerekçeli bahaneler üretiliyor. Kredi geri çağırılıp, kapatılmaya yönlendiriliyor.
İnşaat sektöründe ikinci tehlike ABD´ daki gibi Mortgage olayıdır.
Bankaların yüksek faizle kredi vermesinin yanında, kredileri geri çağırmaları ve değerinin üzerinde kredi vermesi de bir patlama noktası olacaktır.
Çimento Yöneticileri
Bir başka acıdan ise yatırımları engellemek, krizi köpürtmek, tekel oluşturmak için sermaye sahipleri devreye girmektedir.
Çimento üreticileri Antalya satışları için 2018 yılı satış programını kapattı. Muhtemel bu süreç yatırımlar ile iki veya üç yıl devam edecektir.
Bu çimento fabrikaları dışında bölgeye çimento girişi söz konusu değildir. Bu firmalar şu an tekel oluşturuyor. İstediklerine çimento satıyor, işine gelmeyene vermiyorlar. Beton üretimi yaparak da, beton tesislerine rakip oluyorlar. Kendi ticaretlerine uymayan beton tedarikçilerine yaşama şansı vermiyorlar.
Bölgemizde oynanan oyunda müteahhitler mağdur ediliyor. Rekabetin olmadığı bu şartlarda müteahhitler fahiş fiyatlara beton almak zorunda bırakılıyor.
Bir taraftan demir fiyatlarının artması ile darbe alan sektöre ikinci darbe çimento ile vuruluyor.
İnşaat sektöründe demir ve beton üzerinden oyun oynanıp, sektöre zarar veriliyor.
Buna birde oyun dışına atılan, batırılan firmaları ve bunların neticesinde batan beton şirketlerini hesaba katarsak domino etkisi ile sektörde krize yol açılıyor.
İnşaat sektöründen birçok kişi ekmek yemektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜNE DARBE VURULARAK HÜKÜMETİN KÖŞEYE SIKIŞTIRILMASINA FIRSAT VERİLMEMELİDİR.
BİRİLERİ ÇOK PARA KAZANACAK DİYE HÜKÜMETE, MÜTEAHHİTLERE VE MİLLETE ZARAR VERİLMESİNE MÜSAADE EDİLMEMELİDİR.
OYUN VE TEHLİKE BÜYÜK. İLGİLİLERİN DİKKATİNE SUNULUR.
Kalın sağlıcakla?
