Bu satırları okuyan siz değerli dostlara bir ricada bulunmak istiyorum.
Hemen şimdi,şöyle masanızın üstüne iki tane dosya kağıdı koyun ve bu dosya kağıtlarına Kırıkkale ile ilgili 5-6 tane haber yazmaya çalışın.
Ya da bu kağıtlara Kırıkkale insanını ilgilendirecek yorum ve makale yazmaya çalışın.
Bu haberleri,yorumları ve köşe yazılarını bu gün, yarın,ertesi gün ,bir sonraki gün, yani her gün ama her gün yazmaya çalışın.
Bu satırları okuyan değerli okuyucular, her gün, her gün iki dosya kağıdı haber ve yorum yazma teklifini düşünmek bile sanırım sizi yormaya yetmiştir.
Düşününki önünüze günde 40 tane tertemiz dosya kağıdı ebadında kağıt koyacaklar ve bu kağıtları her Allah’ın günü hiç okunmamış,hiç bilinmeyen haber ve yorumlarla dolduracaksınız.
Gazetenin sahibi,sorumlu müdürü,muhabiri akşam olup kafalarını yastığa koyduklarında bile, herkes uykusundayken onlar;yarın ne yazalım ki okuyucunun ilgisini çekelim? Hangi haberi manşete taşıyalım ki kamuoyunda gerekli hassasiyeti oluşturalım ? Ya da şu haberi verirsek hangi fincancı katırlarını ürkütürüz ? gibi bir çok soru ile sabaha ulaşırlar.
Şu anda gündemde yerel seçimler olduğu için haber bulma ve yazma konusunda çok fazla sıkıntı olmaz. Ama bu yoğun günler geçtiğinde Kırıkkale’de yaprak kımıldamadığı yüzlerce gün vardır.Ama siz gazete olarak yine her gün ama her gün yeni ve taze haber bulmak zorundasınızdır.
Hadi her gün yeni ve taze haber buldunuz diyelim.Bu seferde yazdığınız haber yada yorumlar, bir kesimi mutlu ederken diğer kesim bu haber ve yorumunuzdan hiç hoşlanmaz. Geçen hafta yazdığınız haber ve yoruma o gün alkış tutanlar, bir hafta sonra yazacağınız haber ve yoruma bu sefer tepki üstüne tepki gösterirler.Yani ne kadar objektif olursanız olun her zaman herkesin sevdiği bir medya kuruluşu olamazsınız.Bu basının ve basın mensuplarının ezelden beri yaşadığı bir kaderin devamı olsa gerektir.
Evet.
Pusula Gazetesinde yazmaya başlayalı yaklaşık 8-9 ay oldu.Ancak Kırıkkale’de yayımlanan bir çok gazetede fasılalarla sanırım 30 yıldır yazıyorum.Profesyonelce olmasa da yazmak benim için bir sevda.Pusula gazetesinde yazmaya başladığımdan bu yana bu gazetede gördüğüm ve yaşadığım en büyük fark ise yazdığım yazılara sansür ve kısıtlama olmamasıdır.
Bundan dolayı gazetemiz sahibi Mehmet Altundağ’a teşekkür etmek isterim.
Gazetemizin sorumlu müdürü ve yılların deneyimli gazetecisi, Murat Karadağ başta olmak üzere, her gün değerli yorumlarıyla gazetenin yayın politikasında kalemini hissettiren Habilhan Pehlivanlı’yı ve diğer yazar arkadaşları, gazetenin grafikeri Yusuf Çalan’ı ,muhabir Ferman Aybars Gök’ü ,matbaa çalışanlarını ve emeği geçen herkesi tebrik ediyor 9.yılına ulaşan Pusula’nın 19’cu ve 29’cu yıllara da ulaşmasını diliyorum.
