YUNUS PEHLİVANLI


MKE Kaybettikçe

MKE Kaybettikçe


“MKE kaybettikçe kim kaybediyor?” diye sormaya gerek var mı, bilmem. Kırıkkale’nin nüfusunun her sene azalması bu sorunun en bariz cevabı olsa gerek. Kırıkkale’ye Silah İhtisas Organize Sanayi kurmaya uğraşan devletlüler keşke Silah Fabrikasının elinden alınmaya çalışılan Milli Piyade Tüfeğine öncelikle sahip çıksalar kısa vadede çok daha rantabl bir iş yapmış olacaklar.

Silah OSB elbette ayrı ve güzel bir girişim. Ancak hani derler ya (Tosya’ya pirince giderken evdeki bulgurdan olmak)... Kırıkkale Silah Fabrikasının elindeki bulgur, yani MPT (Milli Piyade Tüfeği) üretimi elinden büyük oranda gitmek üzere.

Yazının sonunda da soracağım, ama en başta bir kez sorayım:

Sayın Kırıkkale Milletvekilleri, Sayın İl Başkanları, Sendika ve Oda Başkanları ve elbette Türk Metal’in Genel Merkez Yöneticileri, MKE’ye bu gün sahip çıkmayacaksanız ne zaman sahip çıkacaksınız?

Önce Milli Piyade Tüfeği nasıl bir silah, kısaca bildiklerimi aktarayım:

Milli Piyade Tüfeği, Kırıkkale Silah Fabrikasında 3 ayrı ekip ve 40 uzmanın 2 senelik çalışması sonucu üretilebilir duruma getirildi. (Öncelikle emeği geçen herkesi kutluyorum.)

Şarjörü 7.62 mm çapında 20 mermi alıyor. Dakikada 650 mermi atışı yapabilen MPT’nin etkili menzili ise 600 metre. 4180 gram ağırlığında ve 92 cm uzunluğundaki bu silah, hem sağ hem sol elle çalışabiliyor. M-4 ve M16’larda kullanılan gaz-piston sisteminden esinlenerek yapılan bu silahın en önemli bir diğer özelliği ise 15 bin mermi atılarak denenmiş olması. Ve ayrıca 47 evet tam 47 ayrı testten başarıyla geçmiş olması.

MPT böylesine cazip ve kaliteli bir silah olunca teknoloji hırsızlarının da hemen hedef tahtasına oturdu. MKE, Fransa’da açılan Silah Fuarına katılmış ve burada MPT-76 ile Bora Keskin Nişancı Tüfeğini sergilemişti. Teknoloji hırsızları MPT yerine yanlışlıkla Bora’yı çalmışlar daha sonra silahın MPT olmadığını anlayınca iade etmişlerdi. Bu hırsızlık olayı bile MPT’nin dünyada ilgi odağı olduğunun bir göstergesidir diye düşünüyorum.

Ayrıca Sayın Abdullah Gül Cumhurbaşkanı iken Kırıkkale ziyaretinde Silah Fabrikasını ziyaret etmiş ve kendisine burada bir saate yakın brifing verilmiş ve Sayın Abdullah Gül MPT silahıyla özel olarak ilgilenmişti.

Burada tam kesin olarak bilmemekle birlikte bir bilgiyi aktarayım. MPT-76 projesi MKE’de yürütülürken bu silahı üretmede kullanılacak CNC tezgahı, presler, frezeler başta olmak üzere bazı tezgahların alındığını, bu tezgahların faturasını ise  özel bir firmanın ödediğini duymuştum.Bu şirket taa işin başında bu projenin paydaşı ve ortağı idi de bu konu fabrika çalışanlarından saklandı mı, onu bilemiyorum?!! Eğer böyle bir durum var idiyse Türk Metal Sendikası yöneticileri bu olaya taa o zaman el koymalılardı diye düşünüyorum.

Esas işi ve ana görevi neredeyse 100 yıldır silah üretmek olan Silah Fabrikası, kendine özel sektörden niye paydaş arasın? Üstelik bu silahın projesi Silah Fabrikasının ürünü iken...

Türk Metal Şube Başkanı Öcal, yaptıkları eylemde: (MKE olarak 35 bin tane MPT’yi üretebileceğimiz ve Kale Kalıp tarafından üretilen 8 parçayı da yarı fiyatına üretebileceğimiz belirtilmişken MKE’yi kimse dinlemedi…) diyerek olayın başka bir vahim noktasına parmak basıyor. MKE’yi dinlemeyenler kimler sendika başkanı keşke onları da açıklasaydı!

Yalnız, sendikanın bu meseleyi Kırıkkale’nin ve Türkiye’nin gündemine taşımada geç kaldığını düşünüyorum.

MKE’nin paydaşı olan söz konusu özel şirketin yönetim kurulunda eski bir MKE Genel Müdürünün ve eski bir Kırıkkale Milletvekilinin bulunmasını ayrıca dikkatlerinize sunmak isterim.

Gelelim işin asıl önemli noktasına:

Şu anda TSK’nın envanterinde yaklaşık 500 bin G-3 tüfeği bulunduğu bildirilirken Silah Fabrikasında üretilen MPT-76 tüfeğinin, G-3’lerin yerini alacağı ifade ediliyor. İşte belki de bu sebeple Savunma Sanayi Müsteşarlığının talimatı ya da isteğiyle yeni bir piyade tüfeği yapılması için MKE harekete geçirilmişti. Yani bu şu demek: Belki hemen olmasa da parça parça olmak üzere TSK’ya 500 bin MPT-76 tüfeği alınabilir. 3-4 gün önce Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Savunma Sanayi toplantısından çıktıktan sonra yaptığı basın toplantısında, (TSK’ya 35 bin MPT alınacağını) bildirmesi 500 binlik alımın işaret fişeği olabilir. İşte bu olasılığın gerçekleşmesi durumunda, bu ihale kimde kalırsa, o tarafın ihya olacağı manasına gelir.

Geçtiğimiz süreçte MKE Silah Fabrikasının teknik personeli, üzerine düşeni yapmış MPT-76’yı en güzel şekilde projelendirip hayata geçirmiştir. Bundan sonraki süreçte MKE’nin bu üretim sürecinde alacağı payın azaltılma ihtimali MKE çalışanlarını elbette korkutmakta ve üzmektedir.

Bundan sonra bu konuyu cansiperane savunmak daha çok sendikanın görevidir. Sendikanın bu konuda kendisini ispatlamasının tam zamanıdır.     

Gelelim SSM raporuna. Savunma Sanayinin 2011 yılındaki 106 sayfalık faaliyet raporunu incelediğimizde 147 projenin imzalandığını 2011 yılı itibariyle SSM’NİN 4 MİLYAR DOLARLIK kaynağa sahip olduğunu öğreniyoruz. Raporu incelerken Savunma Sanayinin projelerinden ve kaynaklarından en çok Aselsan, Havelsan gibi kurumların faydalandığını, MKE’nin ise MPT ile birlikte birkaç projede yüklenici ya da projeci olarak faydalandığını görüyoruz. Bunun MKE adına övünülecek bir durum olmadığını antrparantez ifade etmeliyim.

2011 SSM raporunda Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, yerli üretim savunma sanayinin önemini vurgulayarak Türkiye de üretilmeye başlanan İnsansız hava aracı Anka-Altay Milli Tankı-Korvet Savaş Gemisi Milgem-Atak Helikopteri-Kirpi Mayın Aracından söz ettikten sonra: “…Bütün bu gelişmeler gösteriyor ki ülkemiz sanayine, araştırmacısına, mühendisine, teknisyenine, işçisine güven karşılıksız değildir…” diyor.

Savunma Sanayi Müsteşarı Murat Bayar ise: “…2011 yılı itibariyle Savunma Sanayi mamullerinin yerli üretimden karşılanma oranı % 54’e çıkmıştır …” diyerek memnuniyetini belirtiyor.

Raporda bunları okumak çok güzel... Yalnız, iş uygulamaya gelince sanki farklılaşıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü daha önceden mermi alımını MKE’den yaparken 2012 yılından itibaren yurt dışından mermi almaya başlıyor. Bunu ne ile izah edeceğiz?.. 150 milyon mermi üretme kapasitesine sahip olan Gazi Fişek Fabrikasından, Belçika, Arabistan, Katar, Yemen ve Tunus’a mermi satılırken MKE’nin Emniyete mermi satamamasını anlamak çok zor. İsrail’in IMI firmasına bile M-60 tank modernizasyonu yaptırmakta beis görmeyenlerin MKE den yapılacak alımlarda ve siparişlerde gösterdikleri cimriliklerini anlamak çok zor.

Türkiye’nin ikinci bir MKE’si mi var?

Özet olarak. Son cümle: MKE kaybettikçe Kırıkkale kaybediyor. İster sendikacı olun, ister siyasetçi olun, vekil olun, il başkanı olun, dernek ya da oda başkanı olun, esnaf olun, emekli olun, ne olursanız olun... Eğer, “ben Kırıkkaleliyim” diyorsanız MKE’deki bu meseleye lütfen duyarsız kalmayın. Çünkü ne başka Kırıkkale ne de başka MKE var!..

levent güleşen
13.01.2015 23:20:06
yunus bey konuya olan yaklaşım ve duyarlılığınız için çok tşk ediyorum size.altay milli tank ve havadan taşınabilir boran projesinin geliştirilmesi ve testlerinde görev yapan birisi olarak bu silahlar mke için gurur kaynağı olacak projelerken fabrikalar şu anda işsizlikten durma noktasına gelmiştir. görünen oki ilerisi daha karanlık ve kötü görünmektedir kırıkkale halkı olarak şunu iyi bilmeliyizki kaybeden tüm kırıkkale olacaktır. tekrar size sonsuz teşekkürü bir borç biliyor yardımlarınızın devamını diliyorum sağolun varolun.

  • Perşembe 29.3 ° / 13.5 ° false
  • Cuma 27 ° / 10.3 ° Güneşli
  • Cumartesi 26.1 ° / 9.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı