Bir sonbahar daha geldi.Hatta Trakya`yı görünce mevsimlerin değiştiği bir kez daha yinelendi.
Ama yinede ülkemizin 4 mevsimi bir arada yaşadığını bilmek çok iyi. İyi ki bu topraklara aidim. Camı açıp dışarıya baktığımda sonbaharın renkleri, sarının tonları sarmış her tarafımızı. Yalnız bazıları var ki hala yemyeşil direniyor sararmamaya, ama ne var ki onlarda sararıp dökecek yapraklarını beyazın soğuk kış günlerinin gelmesiyle başka bir güzelliğe bürünecek o güzelim dalları gövdesi beyazla ve buzla mücadele edecek elbet. Mevsimlerin bu değişikliği hayatlarımızdaki değişimler gibi değil mi?
Zamanın hızına ve akışına yetişemediğimiz şu koca ama bir o kadar da küçük dünyamızda her yeni günün bir dizilişi var.Tatil bitti üniversiteler, liseler,ilkokullar açıldı. Yepyeni bir döneme daha girildi. Öğrenciler için eğitim ve öğretimin her sezon değiştiği ülkemizde şimdi de bilgisayarlı eğitim olacakmış. Alman Helgası kullanıyormuş,bizim Ayşe`miz, Fatma`mız da kullanmalıymış. Teknolojinin gerekli ve zamanında kullanılması kanısındayım. Alman`ın, İngiliz`in yaptığını yapmayı istemek ne kadar doğru bilmem, ama eğitim, teknoloji örnek alınmalı. Bir diyeceğim yok lakin ilerlemek çocukların yeni bir şeyler öğrenmesini istiyorsak bilgisayarla değil, fen , kimya, fizik ile çocuklarımıza birebir laboratuar imkanları sağlanmalı.Bu dersler sevdirilmeli.
Çünkü bugün herkesin evinde artık bilgisayar var bunlara ulaşmak zor değil internet kafeler bir yığın.
Şu bilgisayarların çocuklarımıza verdiği radyasyon sağlıklarını nasıl etkiler?
Sağlıklarını demişken bugün teknolojisini eğitimini örnek aldığımız Avrupa ülkelerinde çocuklarına glikozlu ürünleri ne kadar yediriyor?
Tarım ürünleri ne kadar denetleniyor? Hormonlu,zirai ilaçların kullanıldığı ürünler çocuklarımızın sağlığını nasıl etkiliyor?
Her yanı başımızda bulunan baz istasyonlarının yaşama alanlarında saçtığı tehlike ne kadar denetleniyor?
Bunlar aklıma gelen birkaçı ve benim anne olarak kendi başıma çare bulacağım şeyler değil?
Duyarlı ve geleceğine önem veren toplumların birlikte çözebilecekleri sorunlar. Siyasetin, siyasetçinin üzerinde durması, araştırması, bilinçlenmesi gereken konular aslen ama bize bakacak olursanız bizde siyasetçinin derdi sürekli birbirinin açığını aramak.
Sadece bir tanesini örnek verecek olursam önümüz kış. Ülkemizde doğalgaza dışa bağımlıyız, kendi kaynaklarımızı yeterli olmadığından mıdır bilmem ama kışın umarım artan fiyatlar daha da artmaz. Bu gidişle kömürlü sobalar geri çıkacak. Elektrik zamlı, doğal gaz zamlı ne yapacak ülkem insanı? Ne yapacak derken sözüm vergisini ödeyen, alın teri ile gece gündüz çalışan, ülkesine ihanette bulunmayan, emeklisiyle zor kanaat geçinmeye çalışan ülkem insanına bindirilen yükten dolayı ne yapacak diyorum.
Yeter, bu ülkenin gerçek sorunları üzerinde gerçek çözümlere ihtiyacımız var.
ŞEHİTLERİMİZE ALLAH`TAN RAHMET AİLELERİNE SABIR DİLİYORUM?
