ÖZNUR ÖZDER BAZ


Memleketimin Halleri

Memleketimin Halleri


Memleket nedir bilir misiniz?
Annedir, babadır, sevgilidir, hasrettir, özlemdir, topraktır.
Memleket çatışmalı bu dünyada, bir arada yaşamak isteyen insanların ortak yaşam alanı olarak sevgi, saygı, huzur içerisinde olduğu bir yer olmalıdır. İnsan yaşadığı düzenin, coğrafyanın etkisini sosyolojik, fiziksel ve psikolojik olarak benliğinde bulundurur. Bu kaçınılmaz bir gerçektir.
İnsanın doğasını, doğallığını bozmadan yeni dünya düzenine sosyokültürel yapıya geçmişi unutmadan, geleceğe sahip çıkmak gerektiğine inanmaktayım. Bunun bir çok örneği de var. Neden Kırıkkale de daha iyi daha güvenilir yaşam alanı olmasın.
Koca şairler öyle dile getirir öyle anlatır ki memleketi gitmediğiniz, tanımadığınız diyarlara hayran kala bilirsiniz. Benim için de memleketim eşizdir ve eşiz güzelliklere sahiptir.
Mamafih kaçınılmaz gerçeklerimizde var. Yabancı bir derginin yaptığı bir araştırmaya göre asayiş sıralamasında yaşanılabilirlik açısından ilimiz 73. sırada olduğunu öğrendim.
Beni asıl bu konuya getiren olay bir ana haber bülteninde yayınlan Kırıkkale ile ilgili haberdi. Haberde çeşitli illerde mobese kameralarına yansıyan trafik hatalarını gösteriyordu. Fakat Kırıkkale?de mobese kameralarına yansıyan trafik hataları değil, gençler arasında yaşanan kavga ve bunun gibi birkaç örnek vardı.
Bu haberi hayret ve dehşetle izledim. Böyle mi olmalıydı?
Bir cumhuriyet şehrine bu yakışır mı tartışılır.
Ben doğduğum, büyüdüğüm şehri seviyorum. Vatanı sevmenin öncelikle yaşadığın alanı sevmekle başladığına inanıyorum.
 Kırıkkale?nin de öyle olmasını istiyorum ki, insanlar giderken bir daha asla gelmem demesin. Bunda geç kaldıysak ne yapılabilir? Anadolu?yu Bağdat?a bağlayan bu şehir yenilenmelidir. Yenilenerek insanların gidelim görelim neler olmuş dediği bir şehir olmalıdır. İnsanlar artık Venedik?e ne gerek, Eskişehir?i görün orada gondol sefası yapın diyorsa, devlet üniversitelerinin yanına özel üniversiteler kuruluyorsa, bunda ki katkının Eskişehir halkının ve yöneticilerinin emeği olduğunu düşünüyorum.
Küçümsüyorsanız küçük kalamaya mecbursunuzdur.
Ben yıllardır çehresi değişmeyen Kırıkkale?nin Ankara?ya başkentimize yakın oluşunu avantaj olarak kullanması gereken yerde oldukça dezavantaj hale getirmesinden kaygılıyım. İlimiz daha çok ilerlemesi gereken yerde 10 yıldır aynı yerde duruyor. Halkımızı bu derece dövüşken hale getiren olayın altında neler yatıyor? Bunun irdelenmesi kanısındayım.
 Üniversite bir şehrin sosyokültürel yapısında önemli gelişmeler sağlar. Anadolu?nun orta yerinde başkente bu kadar yakın bir şehirde okumanın ayrıcalıkları vardır.
En önemlisi bir çok değerli akademisyenin Kırıkkale?yi tercih etmesindeki sebebin yakınlığı dışında ilimizin başka çeşitlikleri de barındırması gerekir.
Kırıkkale?ye gelen yabancılar, özellikle de üniversite öğrencilerinin bir çoğu annemlerin iş yerine geldiği zaman anneme ?teyze sen buralı değilsin, Kırıkkalelilere benzemiyorsun? der. Canım annemde ?evet değilim. Ben Burdurluyum ama 35 yıldır burada yaşıyorum artık buralı oldum? der. Ben bir Kırıkkaleli olarak gidenlerin arkasından bazen güler, bazen de sinirlenirim.
Nedeni düşünülmeli. Neden tercih edilmiyoruz?
Neden Kırıkkaleli olandan korkuluyor?
  Bu konuda yerel yönetimlerin gerçekten çaba harcaması gerekiyor. Daha önceki yazılarımda gezdiğim illerden bahsetmiştim. İç Anadolu?daki bir çok şehrimiz zamanla bulunduğu coğrafyaya yeni alanlar katmış, olanları değerlendirmiştir. Binalar, gökdelenler yapmanın hizmet olduğunu düşünmüyorum. Küçük bir çeşme, küçük bir havuz yaparsınız insanlar faydalanır, çiçekler böcekler kuşlar tüm canlılar faydalanır.
En küçük yaşam alanlarımızı dahi ortaklaştırmak, paylaştırmak insanlığa hizmet sayılmaz mı?
Umutla, daha çağdaş Kırıkkale için?
  • Cuma 19.5 ° / 7.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 22 ° / 7.5 ° Güneşli
  • Pazar 24.3 ° / 9.1 ° Güneşli