MURAT KARADAĞ


Kime oy vereceğiz?

Kime oy vereceğiz?


Bildiğim kadarıyla herkesin kafası çok karışık… Hem de öylesine karışık ki piyasalar bile durdu.

Seçime bu kadar az bir zaman kalmışken birçoğumuz ne yapacağımızı bilmez bir halde öyle bakıyoruz olanlara. Meydanlardaki gelişmelere.

Kime oy vereceğiz?

Özellikle suyu içilebilir, kaldırımları yürünebilir, trafik sorunu çözülmüş, yol kanalizasyon, su problemi olmayan modern bir şehirde yaşamak isteyenler bu soruyu cevaplamakta zorlanıyor.

Kime oy vermeyeceklerini biliyorlar ama kime oy vereceklerini bilmiyorlar.

Bu şehrimizin siyaseten nasıl kısır, sığ ve donanımsız olduğunun göstergesi bu işte.
Öteden beri süre gelen bölgecilik illeti, kişilerin liyakatine göre değil yöresine göre tanımlanması.
Hizmete değil, bölgesel yakınlığa göre tercih kullanma, körü körüne siyasi düşünce vs.

Modern bir şehir, bölgecilikten uzak insanların birbirine saygılı olduğu bir ortamı isteyen biri oyunu iç rahatlığıyla bir siyasetçiye veremiyorsa o şehirde aslında siyaset yapılmıyor demektir...

Her şeye rağmen 18 gün içinde bir seçim yapmak zorundayız. Tercihimizi bir an önce belirlemeliyiz.

Kazanması iyi olana değil, kaybetmesi iyi olan için, yani yaptıklarının hesabını veren için oy vermeliyiz.

Cumhuriyet şehri, Türkiye’nin en genç ili Kırıkkale gerçekten acı çekiyor. Hak etmiyor bu günkü konumunu

Bu acıyı kim dindirecek, kim Kırıkkale’yi yaşanabilir modern şehirler standartlarına taşıyacak?

Kim, yollarından-kaldırımlarından, virane görünümlü park ve bahçelerinden, merkezindeki harabe yapılarından, keşmekeş trafiğinden utanmayacağımız bir şehir kurmamız için öncülük edecek?

Kim şehri bölgecilik illetinden uzaklaştıracak?

Ahbap çavuş ilişkileriyle yönetimlere kim dur diyecek?
Kim ‘Kırıkkaleliler yolun ortasından yürür veya çitleği meşhur’ imajından kurtaracak?
Gönül rahatlığıyla ‘şu aday” diyebileceğimiz bir aday var mıdır? Elbette vardır.
Görebildiğim kadarıyla en kararlı seçmenlerin bile kafasında “iyi bir aday” var veya yok.


Tuhaf utanılacak sevinçler peşindeyiz…

Kimin kazanacağını bilmiyorum.

Ama kim kazanırsa kazansın bu şartlarda Kırıkkale daha uzun süre dertlerini çözmeyi beceremeyecek, bunu kestirebiliyorum…

Çünkü trilyonlarca lira borç, yapılmamış en basit hizmetler, en önemlisi bölgecilik adına karşı karşıya getirilmiş insanlar.

10 yıllık süreçte beklentileri boşa çıkmış sıradan vatandaşlar, tüyü bitmemiş yetimin parasını hoyratça harcayan eş dost yakınlarına dağıtan bir yönetim vs.

Tüm bunları üst üste koyduğumuzda 30 Mart’ta sandığa giderken bin düşünüp bir karar verecek olan Kırıkkaleler oylarıyla sadece Kırıkkale’nin geleceğini değil ülkemizin kaderini oylayacaklar

Elbette herkes hür iradeleriyle kendi geleceğine, kendi çocuğunun istikbaline yön verecekler. 10 yıl önce boyunun uzunluğuna bakıp tercihini ona göre kullananlar 30 Mart’ta yine tercihlerini o yönde kullanarak “Yeniden” diyecekler.

engin çağrıyol
7.03.2014 11:22:32
YAZAR İŞİNİ İYİ YAPANA DENİR. ARKADAŞ İŞİNİ GERÇEKTEN İŞİ BİLYİYOR KONU VE MALZEMEYİ İYİ SEÇİYOR. TEBRİKLER

menduh
7.03.2014 11:48:17
son derece isabetli olmuş ama çoook zor. Gerçekleri yazmışsın ama kolay değil sende biliyorsun

  • Çarşamba 29.4 ° / 15.1 ° false
  • Perşembe 29.3 ° / 13.5 ° false
  • Cuma 27 ° / 10.3 ° Güneşli