Kırıkkale Belediye Başkanı Veli Korkmaz geçtiğimiz gün ani bir kararla basın toplantısı düzenledi..
Kırıkkale?deki yerel gazetelerin (Pusula ve Bayrak hariç) ulusal gazete ve ajans muhabirleri, yerel radyolar ve internet sitelerinin (2 site hariç) davet edildiği toplantıda Belediye Başkanı adının karıştığı malum.. Deniz Feneri e.V davası ile ilgili açıklama yaptı! Kendini savundu?.!
Korkmaz, toplantıya geçmeden önce Basın?dan! gördüğü ilgi karşısında heyecanlandı.. Heyecanını yenmek için masasına bırakılmış olan mikrofonların sehpalarının kaldırılmasını istedi.
Masaya mikrofon bırakan muhabirler samimiyetten olacak masanın hemen 40-50 santim mesafede yapılacak olan açıklamayı kaydetmek için hazırlıklarını tamamladı. Başkan önce saçını başını biraz düzelttikten sonra konuşmaya başladı..
Basın mensupları pür dikkat Başkanın açıklamalarını hem kayıt etti, hem de not aldı. Başkan öncelikle Yurt dışındaki bir davadan dolayı arandığı şeklindeki gazete haberlerine açıklık getirdi. Aranmadığını mahkeme kakarlarıyla açıklamaya çalıştı. Aranmadığını Belediye Başkanı olduğu günden bu yana defalarca dış ülkelere gittiğini örnek gösterdi..Konuyla ilgili elinde mahkeme kararı olduğunu ilan etti.
Hatta bu kararlara rağmen gazetelerde çıkan haberlerin tekzip edilmesi için noter kanalıyla tekzip yazısı bile gönderdiğini ancak yayınlanmadığını ima etti. Ardından yazılarla ilgili Mahkemeye başvurduğunu mahkemeden de tekzip kararı çıktığını belirterek ilgili gazetelere tekzip kararını göndereceklerini de ifade etti.
Ardından asıl konuya giriş yaparak Kılıçdaroğlu?nun yaptığı açıklamaların asılsız, ipe sapa gelmez iddialar olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu?nun kıskançlık nedeniyle zehir hafiyeliği yaptığını bildirdi ve Kılıçdaroğlu?nun mahkeme önünde hesap vereceğini kaydetti. Kılıçdaroğlu?nun Köstebeği kendi içinde araması gerektiğini belirtti.
Sonra iddia edildiği gibi telefon görüşmelerine değinerek (Her zaman yaptığı gibi) telefonla görüştüğü kanal ? yöneticisi Mustafa Çelik?in 35 yıllık arkadaşı olduğunu söyledi. ?Devamlı görüşürüz. Eski İçişleri Bakanımız Beşir Atalay Kırıkkalelidir ve mahalli idarelerden sorumlu idi. Beni ve bütün belediye başkanını her zaman arar ve sorardı" dedi.
Hatta Mustafa Çelik ile aile dostu olduklarını da belirterek ailece görüştüklerini anlatırken görüşmeleri genellikle sabit telefonla yaptıklarını ısrarla belirtti. Her gün görüşme yaptıklarını söylediği Çelik ile görüşürken cep telefonu bazı nedenlerden dolayı fazlaca tercih etmediklerini de üstüne basarak söyledi? Görüşmelerinin içeriğinden ise hiç söz etmedi. Ancak araya girildiğinde malum konunun basında yer aldığını ima etti.
Heyecanla başlayan toplantı karşılıklı soru cevap bölümüne gelindiğinde malum muhabbet moduna girildi. Bir iki soru karşısında Başkan Korkmaz kendince kısa cümlelerle açıklamalarını sürdürdü. Zaten yaptığı açıklamalarda telefon görüşmelerinin içeriği konusunda her hangi bir cümle etmedi. Kendisine sorulan içerik konusundaki soruya ise açıklama yapmadı. Belki de yapma gereği duymadı.
Korkmaz, ?Aile dostumuz? dediği Mustafa Çelik ile hemen her gün görüştüklerini, bu görüşmeleri de sabit telefondan yaptıklarını anlatırken aile dostu oldukları için ailece görüştüklerini de anlattı. Israrlı sorulara ise cevap vermedi.
(Bir alıntı)
DAKİKA DEĞİL SANİYE: İçişleri Bakanlığı`ndan Kırıkkale Belediye Başkanı`na telefon geliyor, bu telefonun gelmesinin hemen ardından Kırıkkale Belediye Başkanı, Deniz Feneri tutuklusu Mustafa Çelik`i anıyor. İki telefon arasındaki süre sizin yazdığınız gibi "iki dakika" değil, "iki saniye".
SABİT TELEFON BELEDİYE`NİN: Kırıkkale Belediye Başkanı "Ailelerimiz de görüşüyor, o yüzden sabit telefondan aradım" diyor. Ancak Belediye Başkanı`nın aradığı sabit telefon, evindeki telefon değil. Kırıkkale Belediyesi`ne kayıtlı sabit telefon... Tabii Belediye Başkanı`nın evindeki telefon, belediyeye kayıtlı değilse...
