Fark ediyormusunuz bilmiyorum ? bir rüzgar esiyor ülkede çok derinlerden ve bugüne kadar alışagelmişin dışında esiyor , Daha önce evlerin içerisinde kaynıyordu dert kazanı insanlar geçinemedikçe çocuğunun ayakkabısını , bezini , mamasını anlamadıkça öfkesini , sitemini aile içerisinde yaşıyor veya aile bireylerine , kendisine, zarar vererek yaşıyordu . Bu tepki intaharlar, aile içi şiddet vs Şimdi giderek anlıyorlar ki , bu tüm yaşadıklarının sorumlusu ne kendisi nede aile bireyleri tüm bunların sorumlusu 12 Eylül faşist askeri rejimi ile başlayan ve bugün Akp ile yürütülen neo liberal politikalar , bu politikalar sürekli birilerine kazandırırken birileri kaybettiriyor . Her tarafın kazandığı bir sistemden bahsedilerek yutturulan bu sistem laik seküler sözde Kemalist 12 eylül rejimi tarafından , Özal a uygulattılar , şimdi ise sözde dindar , muhafazakar kesimin sesi Akp üzerinden uygulamaya sokuldu.
20yıldır bu kesimin siyasi manipülasyon u üzerinden uygulanıyor , ne zamanki bu talan ve soyguna itiraz edilse hemen tedavüle bir ezan , kuran veya bayrak tartışması sokularak ortak sorun üzerinden birlik olması gereken sosyal sınıf kesimleri hemen ayrışıyor , gerçek gündem öteleniyor , tali gündeme sapılıyor , bugün küçük , büyük , bir çok işyerinde çoban ateşleri , eylem startları ki çoğunluğu sendikasız kuryelerin ,fabrikada çalışan işçilerin oluşturduğu , geçim dertli bir dip dalga gelmekte , önümüzdeki baharda , bu dalganın daha da sert eseceği görülmekte , insanlar günlük 11-12 saat çalışarak evinin, çocuğunun ihtiyaçlarını karşılayamazken, devlet erkini elinde tutanların 3-5 ayrı yerden yüklü maaş aldığını , çocuklarının vakıf adı altında organize ettikleri aslında birer şirket gibi kamu mallarını kendi aralarında paylaştırıldığının , en yüksek puanları alsanızda bir yere yerleştirilmeyeceğini biliyor , kısaca özetlersek kaybedenler kulübünde yer alanlar artık kazananlar kulübün e geçmek , hakkını almanın yolunun birinin inayetiyle değil , kendi mücadelesiyle olacağını anlamaya başladı , dahada anlayanları çoğaltmaktan geçiyor , şunun iyice anlamak gerekiyor , sadece o , nun gitmesi yetmiyor onun sürdürdüğü bu kamu mallarını yabancı şirketlere peşkeş çekilerek , kaynak transferi ile yabancı ülke çiftçisi ve sanayicisini , finans sektörünü besleyen bu ithal ikameci sistemi Yok etmek , Demokrasi ve hukukun üstünlüğü nü tesis edecek , sadece sermayeye değil , eşit yurttaşlık temelinde tüm vatandaş ları eşit kabul edecek bir düzeni kendi vatandaşlarımız ve ülkemizin bekası için kurmalıyız , yoksa bu oligarşik düzenin ,insanlara vadedeceği hiç bir şey Yok. zamdan ,zulümden , yoksulluk ve yolsuzluk dan başka , Demokrasi sadece oyuncuları ( parlemento, hükümet ve bürokrasiyi ) tribünden seyiredilen , 4-5 yılda bir sandığa gidilerek oy verilerek oynanan bir siyasi oyun değil , demokrasi hayatın her alanında varolma oyununa dönüştürme düzenidir . Bu düzeni , Ancak müdahaleci olursan tarihin çöplüğüne gönderebilirsin , tercih senin halkım .
