HABİLHAN PEHLİVANLI


Çıktığı kabuğu beğenmeyen ?tosbağalar*?(2)

Çıktığı kabuğu beğenmeyen ?tosbağalar*?(2)


(Dünden Devam) 
Ve kaplumbağa sendromunun en acı yansımalarından birisi de yaşadığı şehri, -kendi memleketi de olsa- insanlarını ve ortamını beğenmeme ve aşağılamadır.
Özellikle güzel şehrimizde çok karşılaştığımız bu tip insanlara Kırıkkale?nin doğal değil (kendiliğinden gelişip büyüyen) sunî (yapay) (çevresel etkenlerle büyüyüp gelişen) bir şehir olduğunu henüz anlatabilmiş değiliz. Her fırsatta Kırıkkale?yi ?dünyanın en büyük köyü? olmaktan kurtulamamış, şehirleşememiş olmakla itham edenler neden bir yere bir çivi çakıp, küçümsedikleri ama kendilerinin de doğup büyüdüğü bu ?büyük köyü? şehir yapmak için çaba göstermemişler?! Madem bu insanlar kendileri o kadar kültürlü ve şehirli insanlar, hiç mi ?Karanlığa küfredeceğine bir mum da sen yak.? sözünü duymamış ya da okumamışlar. ?Kırıkkalelileri başka şehirlerde tanımanın en kolay yolu, yol ortasından yürüyen birilerini aramaktır?? diyenler hangi bir gün bir belediye başkanının kapısını çalıp ?engin? şehircilik bilgilerini onlarla paylaşmışlardır?! Yol ortasında yürüyen insanların, kaldırımları olmayan bir şehirde havada mı yürüyeceklerini düşünüyor bu insanlar? Kendi cehaletlerini de bu yolla gösteren muhterem şahısların, 40-50 senede, bir şehrin 10 haneden 50-60 bin nüfusa yükselmesinin ne demek olduğundan haberleri var mı acaba?!. Elbette biraz daha mantıklı düşünüldüğü ve yapıcı, destekleyici olunduğu sürece neler yapılabileceğinin örnekleri de gözler önündedir.
Yapılan aşağılamalardan bir tanesi de insanlarımıza karşı olanıdır. Adam, ister Kırıkkaleli, ister başka şehirli olsun, kafaya koymuş bir kere: ?Kırıkkale?nin insanı kötü!!!?
Eğer toplu bir ortam hakkında genel bir kanıya varılmak isteniyorsa, insanların genel durumuna bakmak gerekir. Ben de kabul ediyorum, bu şehirli olanların hepsi dört dörtlük insanlar değil, konuşma tarzımız ve konuşma ağzımız da biraz kabaca gelebilir insanlara. Bu konuda gösterilebilecek en iyi çaba insanların gelişimi için okuma ve güzel konuşma kurslarına yönlendirilmesidir.
Hani az önce de söyledim, benim insanım dört dörtlük değil belki, ama sıcaktır, sevecendir, cana yakındır. Geneli mütevazı ve kibri olmayan insanlardan müteşekkil bu şehirde biraz kibri olan ve ?çıktığı kabuğu beğenmeyenler? zaten her fırsatta ?ANKIRILIYIM? derler, 1989 öncesine özlem duyarak? 
Bir de KIRIKKALE ? KIRKLARELİ meselesi var ki o konuya hiç girmiyorum.
Bahsettiğim kibirli insanlar, ?ANKIRILIYIM? ifadesiyle asıl kendilerini ne kadar küçülttüklerinden haberi olmayan insanlardır!..
Kırıkkaleliye çok bile!?, ?Kırıkkaleliysen bu davranışa müstahaksın!?, ?Kırıkkaleli o hizmetten ne anlar. İki gün sonra canına okurlar? gibi aşağılık ithamları ise Kırıkkale?yi seven ve Kırıkkalelilik bayrağını taşıyan insanların vicdanlarına bırakıyorum. Zira ben ne insan olarak, ne Müslüman ve Türk olarak, ne de Kırıkkaleli olarak hiçbir kötü davranışı, tavrı ya da ithamı hak ettiğime inanmıyorum.
İşim esnafla ise ondan, devlet memuruyla ise devlet memurundan hızlı ve saygılı bir hizmet beklerim. Bu beklenti, benim bu dünyada yaşadığım sürece beklentim olacaktır. Çünkü ben en iyisini hak ettiğime inanırım. Elbette karşımdakine de aynı nezaketi, güler yüzü ben de gösteririm.

(Devamı Yarın)
  • Perşembe 29.3 ° / 13.5 ° false
  • Cuma 27 ° / 10.3 ° Güneşli
  • Cumartesi 26.1 ° / 9.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı