***
Yukarıdaki kanun maddeleri eminim âşina olduğumuz cümleler ve kanun maddeleri içermektedir. Ülkemizin birlik ve bütünlüğüne, varlığına kastetmeye kalkacak olanlara karşı düzenlenmiş olan bu maddeler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti?nin varlığının ve bağımsızlığının da teminatıdır.
***
Bilindiği üzere 1982 Anayasası, 80 İhtilâlini gerçekleştiren askeri cuntanın hazırlamış olduğu bir anayasadır. Bundan dolayı da bazı maddelerin askeri bir disiplinle hazırlanmış olduğu bir gerçektir. Bu durumun birçoğumuzun hoşuna gitmemesi ve demokrasiyle bağdaşmadığının düşünülmesi de normaldir.
Ancak, 18 Ekim 1980 tarihinde kabul edilen ve 2 adet geçici 177 adet de kat?i maddeden oluşan anayasamızın bütünüyle ?tu kaka? ilan edilmesi ve antidemokratik maddedeler içerdiği iddia edilmesi ise hiçbir vicdan sahibinin kabul edebileceği bir anlayış değildir. Zira bundan önceki anayasalarda da çeşitli sorunlar tespit edilerek değiştirilmiş, ancak büsbütün çöpe atılmamıştır. Nitekim her anayasa değişiminde, ülkenin birlik ve bütünlüğüne dair ?kırmızı çizgiler? çizilmiş ve buna dair maddeler konulmuştur.
İşte yukarıda bahsettiğim 1982 Anayasasının ilk dört maddesi de o tarzdaki maddelerdir.
***
Ancak son yıllarda bu anayasa ile ilgili eleştiriler öne sürenler en çok da ilk dört maddeye kafayı takmış, değiştirilmesi teklif dahi edilemez durumdaki bu maddelerin tartışmaya açılması fikrini ortaya atmışlardır.
Öncelikle şunların iyi bilinmesi gerekir:
Osmanlı Devleti?nin de son dönemlerine doğru ortaya atılan bu tür liberal ve aşırı özgürlükçü fikirler, koskoca bir imparatorluğun çöküşünü hızlandırmıştır. Devlet, elbette tebaasına karşı insaflı olmalıdır. Ancak bu insaf, kendisini yıkmaya, bölmeye çalışan fikirlere karşı da tedbirini alıp çeşitli davranış şekilleriyle de bunu göstermelidir. Aksi halde devlet otoritesi hakkında şüpheler doğmaya başlar.
Yine tarihin bize verdiği derslere göre, devlete sorun çıkaranlar, sürekli ?kimlik tanınması? yönünde baskı kuranlar ve bu amaçlarla isyan çıkaranlar, kendilerine gösterilen hoşgörü ve yumuşak başlı davranışlara rağmen bölünmüş ve ayrı devletçikler haline gelmişlerdir.
Doğal olarak, çeşitli millet ve kökenden gelen bu grupların ayrışması sonucunda da Osmanlı Devleti yıkılma sürecine girmiştir?
(Devamı yarın)
(Devamı yarın)