On üç asker şehit oldu, Allah rahmet eylesin?
Hemen münafık ve yandaş basın devrede, uçaklarda kendi askerine bomba yağdıran bir ordu havası?
Hatta bir haysiyetsiz gazete ?şehit? ibaresini bile çok görmüş.
Anasının ırzını koruyanlara bu makamı çok gören münafıklar, mürtetlerin yanında kaç puan aşağılarda bilmiyorum, Allah bilir.
*
Askere dava açmak için devlet seferber oldu?
Ya Habur ihmali ile başlayan, şerefsizleri, devlet nezdinde muhatap alan, her türlü rezilliklere göz yuman siyasi mantıkla ilgili neden bir soruşturma yok?
Barzani ağabeylerinin oturak âlemlerine katılmak için Kandil?in dibinde keyif çatan başvekile ?başını kaldır bak, Kandili görürsün, orada senin ülkeni bölmek için bıçak bileyenleri neden görmüyorsun, acaba bir körlük mü var, diye endişelenip doktora bile götürmeyen devlet bunu neden soruşturmaz.
Bir gün Molla Kasım gelir mi dersiniz?
*
Hükümet sözcüsü sayın sulu göz Arınç Bey, vurulan şehit anasına PKK renkleri içinde ağlayarak poz verirken neden şehit analarına bu kadar soğuk?
Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yaparken, gazeteci soruyor:- Irak?ın kuzeyindeki teröristlere karşı operasyon gündeme alındı mı?
O gazeteci zannımca iyi anlamamış bu zihniyeti, Ruhban okulu, ekümenik, Suriye vs. Clinton?un talimatlarında bu meselelere yer mi kalır?
*
Başvekile sihirli bir dokunuş mu oldu bilmiyorum?
Dün, ?Kürt sorunu vardır, bunun adı Kürt sorunudur? dedi..
Bu gün ise ?Kürt sorunu değil, terör sorunudur? diyor?
Dün Denktaş?ın söylediklerinden dolayı ihanete varan yorum yaparken; bu gün onun bire bir sözlerini tekrarlıyor?
Son günlerde Kemal Kılıçdaroğlu?na ikinci kelimesi ?yalamak? olan bir söz söyledi?
Terbiyeme müsait değil söyleyemem ama aklıma da gelmiyor değil?
*
Bir AKP li vekil, ?başbakana dokunmak ibadettir?, demiş.
Hıristiyanlarda böyle bir gelenek var sanırım?
Acaba dinler arası diyalog miyalog derken karakterlerinde değişmeler mi oluyor bazılarının.
Seçim öncesi de ?hâşâ- peygamberle teşbih edenler oldu da, bu endişem güçlendi?
*
Kıdem tazminatlarıyla ilgili bakan bey yüreklere su serpmiş?
Kazanılan haklara dokunulmayacak, bu gün kü çalışanlar mağdur edilmeyecek?.
Ve memnuniyet yılışıklıklarını görüyoruz?
Bize dokunmayan yılan bin yaşasın mantığının dik kulakları, çocuklarına yönelik bir mağduriyet sermayenin lehine kabul etmekten utanmayacaklar.
Hep öyle olmuyor mu?
