MURAT KARADAĞ


Aynı senaryo, aynı film


Ne garip. Öyle değil mi?

Dün gibi hatırlıyorum

Akil Adamlar Kırıkkale´ye geldiğinde;
- Sus
- Konuşma
- Görme
- Akıl yürütme
- Yokmuş gibi davran
- Gerektiğinde alkış tut
- Hiç birini yapamıyorsan sessiz kal.
Demediler mi? benzer şeyler ifade etmediler mi?

Ama ağızlarının payını da alıp gitmediler mi?

O günden bugüne ne değişti Allah aşkına

Ne garip. Öyle değil mi?

Dün gibi hatırlıyorum

Diyarbakır meydanında katiller sürüsünün elebaşısının mektubu okunurken;
- Her şey barış için,
- Halkların kardeşliği
- Huzur dolu yarınlar için
- Onların da konuşmaya hakkı var,

- O da elebaşı onunda bir vasfı var
- Ayrıcalık verelim, bakalım ne diyecek,
- Asker tu kaka, yaşasın eşkıya demediler mi?

- Kürtçe türkülere gözyaşı dökmediler mi?

- Ellerindeki paçavrayla halaya durmadılar mı?


Ne garip. Öyle değil mi?

Dün gibi hatırlıyorum.

- Sözde barış için Türk bayrağı dağlardan taşlardan kaldırılmadı mı?

- Askeri birliğin içerisindeki bayrağa el uzatan itlere sessiz kalınmadı mı?
- İstedikleri haklar onlara da verilmedi mi? Hatta imtiyazlar bile sağlanmadı mı?
- Askerler darbe suçlaması ile hapsedilirken, kulaklar sağır, gözler ama olmadı mı?

Ne garip. Öyle değil mi?

Bu bak bugün neler oluyor?
- Şehitler gelsin
- Ağla
- Gözyaşı dök
- Ama Dik dur,
- Başını eğme aman ha soysuzlar sevinir
- Vatan sağ olsun
- Devletimiz büyük
- Hesabı sorulacak
- Asker-polis canımız, kanımız
- Omuz ver hele şehidimiz var,
Diyorlar. Demiyorlar mı?

Yahu bu senaryoyu kimler yazıyor, Kanlı eşkıyanın kuyruğuna kimler bastı
Dün ihaneti palazlandıran zihniyetle bu gün şehitlere ağlatan zihniyet aynı mı yoksa

Şehit polisimiz Fatih Sivri´yi yeni gömmüşken yüreğimize, yeni yeni teselli etmeye çalışırken ruh dünyamızı, anılarını dinlerken ikinci acı bir haber daha geldi Kırıkkale´ye.

 

Uzman Çavuş Musa Saydam. Balışeyh ilçesinin Akçakavak köyünden. Baba ocağı Sanayi Mahallesinde. Tam onu anlamaya çalışırken üçüncü bir acı haber daha geldi Kırıkkale´ye

 

Yani çifte acı yaşadık dün olduğu gibi bugünde aynı acıyı paylaşıyoruz. Tüm milletimizle. Tüm Kırıkkale tek vücut tek ses ?Şehitler ölmez vatan bölünmez? elbette bölünmez ve bölemezler 

Dün şehit uzman çavuş Musa Saydam´ı kalbimize gömdük. Acısını yüreğimizin derinliklerinde hissettik hep beraber. Acıları hafiler mi bilinmez ama ateş düştüğü yeri yakar dedik

 

Özel Harekâtçı Jandarma Astsubay Nurettin Öztürk. Özel görevle gittiği Kars´ta hain tuzağa düştü. Sulakyurt´un Kalekışla Köyünden. Bugünde onu uğurluyoruz içimiz kan ağlayarak

 
Yurdun dört bir yanında ayrı acı. Millet olarak her gün yeni şehitlerin acısını yaşıyoruz. Ne garip. Öyle değil mi? Dün aynı şeyleri yaşamıştık. Bugün aynı şeyleri izliyoruz 

 

Peki, kimin umurunda tüm bunlar?
Dün olduğu gibi bu gün de aynı senaryo mu oynatıyorlar? Nasıl bir filmin içerisindeyiz. Senaryonun hangi repliğini oluşturuyoruz? Kim bilir belki de başrol bize biçildi.


Bu sözler acıdan edilmiş, hüznü aklının önüne geçtiği için veryansın eden bir Kırıkkalelinin değil, bilakis yeter artık diyen bir öz Kırıkkalelinin yüksek sesle serzenişi.

Dün şehit Saydam´ımızı cenneti alaya yolcu ettik. Bu gün şehit Öztürk´ümüzü göndereceğiz efendimize komşu olur inşallah. Vatanımızı bölemezler diyerek vatan toprağına

 

Belki de birikmiş bir acının patlamasıydı. Belki de kandırılmışlığın bir isyanıydı bilinmez ama dün törende yaşananları anlatmaya gerek var mı? Bildiğiniz gibi 


Emanetleri namusumuz olacak elbette. Hem yetim, hem öksüzleri vardı ya onları baş tacımız edeceğiz mutlaka. Ne garip. Öyle değil mi? Bu filmi dün bize diretenler bugün ayrı senaryoyu oynamıyor mu? Ne dersiniz?

  • Salı 14.2 ° / 2.6 ° Güneşli
  • Çarşamba 13.6 ° / 5.1 ° false
  • Perşembe 4.7 ° / 0.8 ° Orta kuvvetli yağmurlu