HABİLHAN PEHLİVANLI


Atlar, ne asil canlılar

Atlar, ne asil canlılar


Rahmetli dedem (Zekeriya Pehlivanlı) televizyonda atların olduğu bir film ya da bir program gördüğü anda pür dikkat izler, coşar, “Allah Allah” diye bağırır, hatta duygulanır ağlardı.

Lise ikinci sınıftayken kaybettiğim dedemin atlara olan bu yoğun sevgisine çok fazla anlam veremezdim o yıllarda. Çünkü Kırıkkale’de at eşittir at arabası, o da eşittir at dışkısı kokan ve trafiği yavaş işleyen yollardı. Bu yüzden de çok sevmezdim açıkçası atları.

Ama dedemin eski fotoğraflarını inceledikçe, o asil canlıların üzerindeki duruşunu gördükçe de etkilenirdim, ne yalan söyleyeyim.

Öte yandan büyükbabamın amcası rahmetli Mahmut Dedem de (Ormancı Mahmut Eroğlu), “ormancı” olduğu için, yaptığı iş gereği at üzerinden hiç inmemiş ve atlara karşı ilgisi yüksek bir kişiydi.

Aradan geçen yıllarda Türkiye’de at merakı olan en meşhur kişi eski futbolcu Sergen Yalçın olunca; onun bu merakı kendisini kumara sevk edince; kumar merakı yüzünden genç yaşta futbolculuğu bırakınca ve Türkiye’de at merakı eşittir at yarışları, o da eşittir onulmaz bir kumar merakı olunca atlara karşı hiç de ilgim olmamıştır.

Ta ki geçtiğimiz ay, arkadaşım Musa Eren vesilesiyle Kubilay Sürmeli ile tanışıncaya kadar…

Tamamen kendi amatör merakı ve atlara olan ilgisinden dolayı Bahşılı’ya açtığı at çiftliğinde ilk kez bindiğim atın sırtında hissettiğim heyecanı, 14 yaşında ilk kez araba kullanırken dahi hissettiğimiz zannetmiyorum!

İnsanların “düşmekten korktuğu” atın sırtında, Allah’ın yarattığı en asil canlılardan olan atın sırtında kendimi ne kadar güvende hissettiğimi ve sırtına binen insanla adeta bir bütün olan o asil canlıları kelimelerle anlatmak mümkün değil!

Yazımın başından beri, dikkat ettiyseniz “hayvan” diyemiyorum atlara…

Zira o kadar asil, o kadar naif, o kadar “insancıl” canlılar ki, “hayvan” kelimesini kullanmak atlara hakaretmiş gibi geliyor bana…

Adeta sizi anlayan, sizin duygu ve düşüncelerinize göre hareket eden canlılar olarak, atların neden bu kadar sevildiğini daha ilk binmemde anladım.

Zekeriya Dedemin de, Mahmut Dedemin de atlara karşı olan ilgisini bu şekilde çok daha iyi anladım.

Türk Milletinin, atalarımın bin yıllardır neden dünyanın en iyi at binen milleti olduğunu çok daha iyi anladım.

Orta Asya’dan beri, evlerinin bir ferdi olarak gördükleri atlarla neden bu denli bir bağ kurduklarını çok daha iyi anladım.

Ve…

Can sıkıntısından saçma sapan işlere meyleden Kırıkkale insanına böyle güzel bir hizmeti sunan Kubilay (Sürmeli) kardeşime, gerek halkımıza böyle bir hizmet sunduğu için, gerekse içimdeki bu at sevgisini ve genlerimdeki at binme merakını ortaya çıkardığı için çok teşekkür ederim.

Allah yolunu açık etsin…

  • Cuma 19.5 ° / 7.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 22 ° / 7.5 ° Güneşli
  • Pazar 24.3 ° / 9.1 ° Güneşli