Son günlerin en moda demeçleri;
?Çözüme yaklaştık!?, ?Çözüm çok yakın!?, ?Çözüme en yakın noktadayız!??
Terörde çözüme nasıl ulaşılır?
Ya da terörün çözümü nedir?
Çözüme yaklaştığımıza dair demeçler verenler de öyle alelade kişiler değil haaa; tam tersi en yetkili ağızlar?
Yalnız?
İnsan düşünmeden edemiyor.
Şehitsiz gün geçmeyen?
Ordu ve askerin olabildiğince pasifize edilip, terör destekçilerinin bu işten ziyadesiyle memnun olduğu?
?Yeter ki meclise girsinler? diye olmadık tavizlerin verildiği?
Güneydoğuda istedikleri anda, istedikleri şehirde, istedikleri eylemi yaptıkları; ama hiçbir yaptırımla karşılaşmadıkları bir ortamda ?çözüm? kelimesinin anlamını merak etmeye başladım!
***
Bana göre ya da ciğeri yanmış bir şehit annesine göre ya da umutlarını bağladığı biricik evladını kaybeden şehit babasına göre çözüm şudur:
Katil başı idam edilir!
Örgüte ait tüm malzemeler Türkiye Cumhuriyeti Devletine teslim edilir!
Dağdan inmek isteyenler teslim olup cezalarını adil bir şekilde çektikten sonra, adam gibi bir hayata baştan başlar!
Kerkük, Musul, Süleymaniye, Telafer gibi şehirlerde Irak Devleti hâkimiyeti eline alır ve buralardaki Türkmen kardeşlerimizin can ve mal güvenliğini sağlar. Aksi halde, zaten Misak-ı Millî sınırlarımız içerisinde bulunan bu şehirlere Türk askeri çıkarma yapar ve yerleşir!
Meclisteki terör temsilcilerine hiçbir ayrıcalık tanınmaz; suç teşkil eden hareketlerinin cezasını çekerler!
Güneydoğu?da ve Kuzey Irak?ta güneş yeniden doğar!
Kandil?e, Kato?ya, Cudi?ye, Gabar?a uzaydan görünebilecek büyüklükte Türk Bayrakları dikilir!
Ve son olarak da ABD bölgeyi terk eder!..
?
Çözüm böyle olur işte!
Ne oldu?
Çok mu şey istedim?
Hiç de bile?
Sadece emanetimizi istiyorum!!!
