Hükümet devleti yönetemiyor

Hükümet devleti yönetemiyor

Öztürk, Ziyaret ettiği her yerde her fırsatta ülkemizin başkanlık sistemi ile yönetilmesini dikte eden Cumhurbaşkanı Erdoğan Balıkesir'deki konuşmasında bu kez de devletimizi hukuki ve ticari izahı itibariyle kâr marjının amaçlandığı bir Anonim Şirket gi

MHP MYK ÜYESİ KIRIKKALE MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI AV. HALİL ÖZTÜRK CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN ÜLKENİN ANONİM ŞİRKETİ GİBİ YÖNETİLMESİNE YÖNELİK AÇIKLAMALARINA TEPKİ GÖSTERDİ:

Hükümet devleti yönetemiyor

Öztürk, “Ziyaret ettiği her yerde her fırsatta ülkemizin başkanlık sistemi ile yönetilmesini dikte eden Cumhurbaşkanı Erdoğan Balıkesir’deki konuşmasında bu kez de devletimizi hukuki ve ticari izahı itibariyle kâr marjının amaçlandığı bir Anonim Şirket gibi yönetilmesine dair isteğini ortaya koydu. Bilindiği gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik kurumları vasıtasıyla hukukun çizdiği kurallar içerisinde yönetilebilecek bir devlettir. Devleti ekonomik rahatlık hukuki bütünlük içerisinde bağımsızlığına halel getirmeden hizmet esaslı değil de parlamenter sistemin yok edilerek kâr marjının hedeflendiği bir ticari şirket gibi yönetmek yöneticilerin tavrı ve düşüncesi olamaz.” dedi.

HÜKÜMET DEVLETİ YÖNETEMİYOR

Cumhurbaşkanının devlet yönetme yeteneğinin kalmadığını bildiren Öztürk “Erdoğan’ın Ülkeyi kuvvetler ayrılığını ortadan kaldırarak tek gücü elinde bulunduran bir başkan olarak yönetmeyi amaçlayan ve bu doğrultuda vatandaşımızı 400 milletvekili verin başkan olayım şeklinde zehirlediğini, devlet felsefesini idrak edememiş bir şekilde hayallerine bir yenisini daha kattığını belirtti. Devletin bir hükmi şahsiyet olduğu ne için var olduğu ve neyi amaçladığı açıktır. Hayallerine göre parlamenter sistemi yıkacak, başkanlık sistemini getirip tek söz sahibi olacak ülkeyi de bir Anonim Şirketi olarak görecek ve belki de bu bağlamda ülkemizi yarın öbür gün dünyaya arz ederek kâr marjı hedefleyecek. AKP iktidarı dönemindeki üretime dayanmayıp tüketime dayanan, var olanı geliştirmeye değil özelleştirip kaynak sağlamaya dayalı günü kurtaracak ekonomi politikalarından bunu anlamak gayet kolaydır” dedi.

HEDEFLERİ TC İBARESİNE KALDIRMAK

Ayrıca Öztürk; Terör örgütü ile sürdürülen çözülme ve bölünme sürecinde PKK ya verilen tavizlerin son noktası Nevruz Bayramında PKK Elebaşısının görüntülü silah bırakma mesajıdır”diyerek bu sürecin ne kadar ciddiyetsiz ve riskli bir noktaya geldiğini ortaya koydu. AKP ile HDP el ele kol kola ülkemizi bölme çalışmalarına devam ediyorlar. Halkımızı buradan uyarmak istiyorum manzara gayet net İmralı Canisi bir assolist gibi çıkacak sesli-görüntülü mesaj verecek, gövde gösterisi yapacak. Bunun kabul edilir bir yanı olamaz. AKP’nin PKK ya vermiş olduğu tavizlere halkımız dur demeli. Partimiz olarak adaletli, güçlü ve refah Türkiye için yönetime talibiz. Aksi takdirde AKP ve PKK al gülüm ver gülüm şeklinde birbirlerini ağırlayacaklar ve T.C ibaresini kaldırarak A.Ş getirecekler. Kırıkkale’yi bu tehlike konusunda uyarmak istiyorum” dedi.

ÇANAKKALE MİLLİ BÜTÜNLÜĞÜN TEMİNATI

18 Mart Çanakkale Zaferinin 100.Yıldönümü ve Şehitleri Anma Gününe ilişkin açıklamada bulunan Öztürk, “Çanakkale Savaşı, Türk Milletinin birlik ve beraberlik içinde olduğu müddetçe, feragat ve dayanışma duygusuyla, iman ve mücadele ruhuyla her türlü badireyi ve tehlikeyi atlatabilecek azim ve iradeye sahip olduğunun ispatıdır. Çanakkale’yi Çanakkale yapan, çok büyük sayısal üstünlüğe sahip düşmanın, bitmek tükenmek bilmeyen mermilerinin sesi değil, yaralı düşman askerini sırtına alıp onu düşman mevziine kadar götürerek dünyaya insanlık dersi veren kahraman Mehmetçiktir. Çanakkale’yi Çanakkale yapan, eline kına yakıp cepheye gönderdiği oğluna “ya şehit ol, ya gazi” demek suretiyle, vatanın her bir karış toprağını evladının canından üstün tutan Türk analarının fedakârlığıdır.

ŞEHİTLERİN ARMAĞANI

Çanakkale Zaferi, Türk Milletinin tarihin hiçbir döneminde bağımsızlık ve özgürlüğünden taviz vermeyeceğinin bir göstergesi ve kendisine vurulmak istenen esaret zincirinin parçalanıp atılmasıdır. İşte bu gün, milletimizin bağımsızlık tutkusunun destansı sayfalarından birisi olan tarihimizde unutulmaz iz bırakan yüz binleri aşkın şehit ve gazimizin bizlere armağan ettiği Çanakkale Zaferinin 100.Yıldönümünü ve “Şehitleri Anma Günü”nü büyük bir gururla kutluyoruz. Bu vesileyle, üzerinde yaşadığımız bu kutsal vatan topraklarını bizlere armağan eden, milletimizin varlığının, birliğinin ve beraberliğinin ölümsüz sembolleri olan başta Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi ve ayrıca son yıllarda ülkemizi parçalamaya çalışan vatan haini bölücülere karşı mücadele ederken genç yaşta şehit düşen ve gazi olan övgülerin en güzeline layık asker, polis ve tüm güvenlik görevlisi kahramanlarımızı minnet ve rahmetle anıyorum. Ruhları Şad mekânları Cennet olsun...” dedi.



1

Ahmet Önal Hızlı Başladı

2

Erdoğan; Mehmet Kardeşimi Kucaklıyorum

3

Kırıkkale’nin Milli Şahsiyeti Hiçbir Şeyle Ölçülemez

4

Romanlar’dan Saygılı’ya Tam Destek

5

Saygılı : Sivil Toplum Örgütleri Bizim İçin Kıymetli

6

Ulusoy; 900 Araçlık Otopark Yapacağım

7

Baran; Saygılı'nın Yanındayız