3`üncü Yargı Paketi Af, İmtiyaz, İltimas Değil

ASKERİ MAHKEMLE KARARLARI
Özdağ, "21 yıl cezaevinde yatması gereken Caner Erdinç, Haluk Kırcı 21 yıl yatarak ve yaklaşık 15 gün önce çıkmıştı. Bu insanlarla ilgili bir adaletsizlik söz konusu idi. Sol görüşlü eylemcilerin aynı suçtan 12 yıl yatıp çıktığı bir suçtan sağ görüşlü eylemcilerin 21 yıl ceza evinde kalmış olmaları veya başka bir görüşe göre de 26 yıl ceza evinde kalmış olmaları adalet adına bir eksiklik idi. Şimdi bu üçüncü yargı paketi içersinde ben milletvekili olduğumdan itibaren konu ile ilgilendim. Bu konuyu Bülent Arınç ve Genel Sekreterimiz Haluk İpek ve Grup Başkan Vekillerimizle paylaştım. Bu konu adalet komisyonunun gündemine bir önerge ile geldi. Ben bir kanun teklifi hazırlamıştım. Bu önergeye MHP`li milletvekilleri de destek verdiler. Ardından genel kurula geldi. Üçüncü yargı paketi içersinde 104`üncü madde 3`üncü geçici madde olarak tecelli etti. Burada adaletin tesisi söz konusudur. Burada gecikmiş bir adalet söz konusudur. Çünkü bu bir af değildir. Bu bir imtiyaz değildir. Bu bir iltimas değildir. Sadece ve sadece eşit suça eşit ceza verilmesi noktasında çalışma ve çabadır. O nedenle benim gayretim bu noktada idi. Bu konuyu başka mecralara çekmeye gerek yok. 1960`ın askeri mahkeme kararlarını, siyasi suçlar için 1971`in askeri mahkeme kararlarını, siyasi suçlar için 1980`in askeri mahkeme kararlarını siyasi suçlar için ortadan kaldırma adına bir çalışmamız var" dedi.
DARBELERİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU ÜYESİ
Kendisinin aynı zamanda Darbeleri Araştırma Komisyonu`nun üyesi olduğunu da belirten Özdağ, askeri mahkeme kararlarının hukuki olmadığını; emir komuta zinciri içersinde görev yapan askeri hakimlerin çalıştığı müesseseler olduğunu söyledi. Özdağ, "Buradan adaleti beklemek mümkün değildi. O nedenle böyle bir çalışma yapılırken hala daha yaraları kanatmaya gerek yok. Ortak acılarımızı ayaklar altına artarak kimsenin kirletmeye hakkı yok. O nedenle ben diyorum ki Madımak da bizim, Başbağlar da bizim acılarımız. Sivas da bizim, Maraş da bizim acımız. 1 Mayıs 1977 de bizim ortak acımız. Hiç kimse öldürülmemeliydi. 12 Eylül öncesi insanlar öldürülmeliydi. 5 bin kişi öldürüldü. Sol sağı, sağ solu öldürdü ve birileri de gelerek Türkiye`de darbe yaptı" Diye konuştu.